Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
Rüknettin’in kalbi için kehanetler
ı rüknettin'in aynalarda ağladığı kadar var. bir mevsimin kıyısından tutarsan rüknettin kurak ovalara yağmurlar yağar ayak bileklerinden kavrarsan bir harfi kalbin şiir olup vadilerini sular. senin de vadilerin vardır rüknettin! kehanetler kurarsın, yağmalarsın kendini kurtarıp o yangında ilk önce kalbini niyedir, aynalarda azalır
Sayfa 102 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
- Bazen hayatın çok kenarında kalıyor, tek bir düşünceyi yaşıyor gibi oluyoruz. O zaman büsbütün başka şeyler aklıma geliyor... - Mesela... - Darılmaz mısın? - Ne münasebet, niçin darılayım?.. - Mezarında bütün sevdiği şeylerle, mücevherleri, altın süsleriyle, sevdiklerinin tasvirleriyle yatan bir eski zaman ölüsü gibi bir şey... Kapılar kapanınca uyanıyor ve eski hayat başlıyor... Yıldızlar parlıyor, sazlar çalıyor, renkler konuşuyor, mevsimler doğuruyor... Fakat hep ölümün ötesinde, hep bir tasavvur, bir başkasına ait rüya gibi... - Evvela sen bir İsis gibi o duvarların birinden yavaşça çıkıyorsun, eski desenin gerginliğinden sıyrılıyorsun, benim parçalanmış vücuduma eğiliyorsun... Ama, biliyor musun ki hakiki sanat da budur. Bütün bu ölüler bu dakikada bizim kafamızda yaşıyorlar. Kendi hayatını bir başkasının düşüncesinde yaşamak, zamana kendinden bir şey kabul ettirmek.
Sayfa 172 - İKİNCİ BÖLÜM: NURANKitabı okudu
Olmayan Yanım
Küçük harfleriyle başlamıştı yaşamaya, ufak adımlarıyla; sakindi etraf, ıssızdı sokaklar. Işıltılı gözleriyle, puslu bir bakış atıyordu etrafa; en masum hali ile bir anlam arıyordu etraftaki koşuşturmacalara. Zaman geçti sonra… Mevsim hazan oldu, mevsim bahar. İlkbaharı da yaşamıştı yorgun bedeni, sonbaharı da ama şimdi; yeryüzünde mevsimler değişse de o hep kışı yaşıyordu. Hoyrat geçiyordu kışlar. Issız sokaklarında adım adım yalnızlığı kuşanıyordu üstüne. İnsanlar gelip geçiyordu ömründen ama hiçbir durakta bekleyen ol(a)mıyordu onlara… -Özge Bilge
Sayfa 177Kitabı okudu
Nedense bir köşede hayali bir çevrimin varlığını daha derin hissediyorum, yani bak mevsimler aylar,sen, bir de ben şarabımla (midemi kavuran). Özlüyorum. Aylaklık baskısını arttırdıkça (ben işte o ikinci tür aylaktanım deyu yüreğime su serpiyorum; hani o hep yüreğinde ve zihninde bir şeyler yapma potansiyelini barındırıp da, dileğini su yüzüne çıkaramayanlardan)
Sayfa 15 - Everest
12 EYLÜL'ÜN TÜM ANNELERİNE
ANNEM* Ömrün boyunca hep koşturdun durdun Evlatların için ordan oraya Mamak yollarında çile doldurdun Kıymet vermedin hiç pula paraya Allah'a zikrinle ne kadar yakın İblis'ten ne kadar uzaksın annem Kar demedin geldin, ayaz demedin Mevsimler tükendi, yllar tükendi Sabırlar tükendi, sen tükenmedin Geldin de kırıldı zalimin bendi Cennetteki yerin hazır olmalı Topuğun çiğnesin kalbimi annem " Mamak 1982. İki yıla yaklaşan süre içinde, gelmediği görüş günü yok.Karda kışta, ayazda, temmuzun sıcağında zorla okutulan Îstiklal Marşlarından sonra yüzünütel kafeslerin ve kirli kalın camların arkasından seçmeye çalıştığım annem için...
Reklam
Nedense bir köşede hayalî bir çevrimin varlığını daha derin hissediyorum, yani bak mevsimler aylar, sen, bir de ben şarabımla (midemi kavuran.) Özlüyorum. Aylaklık baskısını arttırdıkça (ben işte o ikinci tür aylaktanım deyu yüreğime su serpiyorum; hani o hep yüreğinde ve zihninde bir şeyler yapma potansiyelini “ barındırıp da, dileğini su yüzüne çıkaramayanlardan) özlem kısılıyor hele iletilmesi -bunu böyle yazmayı istemiyorum- çünkü boş bir kağıtta bir ya da hiç sözcük de onu imleyebilir.
O adam benim babam!...
Aynamda iz bırakmış o ıslak bakışların Silinmez yüreğimden efsunlu nakışların Dönüşü uçurumdur sevdakâr yokuşların Güler yüzlü meleğim; o adam benim babam!. O,ilk ve son dileğim; o adam benim babam!.. Sen koca bir ormansın, ben ormanda çalıyım Sen köküsün çınarın, ben çınarın dalıyım Kefenimdir al bayrak, vatana sevdalıyım Bu dünyayı boșadı; o
Yeşil Miras
Sen benim bu dünyaya getirdiğim ilk yaprağımdın, ilk tomurcuğumdun ve ben bu Yaprağın mevsimler, seneler geçse de hep aynı tazelikte, yeşillikte kalmasını istedim . Sonra sana baktım. Gözlerine ormanın tüm güzellikleri yansıdığında aklıma defne ağacı geldi, defne yaprağı geldi . Neden mi benim güzel kızım. Çünkü defne yaprağı her mevsim yeşildir tıpkı senin gibi.
Sayfa 201 - DefneKitabı okudu
Mevsimler solmaya başlıyor içinde. Sen hep yazı belliyorsun...
Reklam
Nedense bir köşede hayali bir çevrimin varlığını daha derin hissediyorum, yani bak mevsimler aylar, sen, bir de ben şarabımla (midemi kavuran.) Özlüyorum. Aylaklık baskısını arttırdıkça (ben işte o ikinci tür aylaktanım deyu yüreğime su serpiyorum; hani o hep yüreğinde ve zihninde bir şeyler yapma potansiyelini barındırıp da, dileğini su yüzüne çıkaramayanlardan) özlem kısılıyor hele iletilmesi -bunu böyle yazmayı istemiyorum- çünkü boş bir kağıtta bir ya da hiç sözcük de onu imleyebilir. Yine de "ferdiyet" bilinci galebe çalar ve az da olsa kendimden günlerden, gecelerden, iklim ve coğrafyalardan yani bir tür hayat bilgisinden dem vururum. Şimdi bi kere benim oğlum bina okur döner döner onu okur diye bir söz vardır, bilmem bilir misiniz? Ne işle iştigal ettiğim sorulacak olursa örtük anlamının halt etmek olduğu açıkça anlaşılabileceği gibi -halt etmiştim, etmekteyim, edeceğim...
Sayfa 15 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Nedense bir köşede hayali bir çevrimin varlığını daha derin hissediyorum, yani bak mevsimler aylar, sen, bir de ben şarabımla (midemi kavuran.) Özlüyorum. Aylaklık baskısını arttırdıkça (ben işte o ikinci tür aylaktanım deyu yüreğime su serpiyorum; hani o hep yüreğinde ve zihninde bir şeyler yapma potansiyelini barındırıp da, dileğini su yüzüne çıkaramayanlardan) özlem kısılıyor hele iletilmesi -bunu böyle yazmayı istemiyorum- çünkü boş bir kağıtta bir ya da hiç sözcük de onu imleyebilir. Yine de "ferdiyet" bilinci galebe çalar ve az da olsa kendimden günlerden, gecelerden, iklim ve coğrafyalardan yani bir tür hayat bilgisinden dem vururum. Şimdi bi kere benim oğlum bina okur döner döner onu okur diye bir söz vardır, bilmem bilir misiniz? Ne işle iştigal ettiğim sorulacak olursa örtük anlamının halt etmek olduğu açıkça anlaşılabileceği gibi -halt etmiştim, etmekteyim, edeceğim...
Üşüyorum.
Hastaymışım. Yürüyemez durumdayım. Beni karatoprak denilen bir sedyeye yatırmışlar. Erkeğim de beni oraya yatıranlar arasındaymış. Hep birlikte üstüme asker battaniyesine benzer bir örtü çekiyorlar. Sen burada bekle, biz şimdi geleceğiz, diyorlar. Geri dönüp beni alacaklarmış. Erkeğim de aynı şeyi söylüyor: Sen burada bekle, biz gelip seni alacağız. Çoğul söylüyor. Oysa ben onun birinci tekilden söylemesini umuyormuşum. Gelip seni alacağım, demesini. Beni bekle, demesini. Bütün aşk masalları ve destanlar böyledir çünkü, değil midir? Gerçi beklememi söyleyenler çoğul, ama ben yine de inançla, umutla bekliyormuşum. Bekliyorum. Mevsimler geçiyor. Gelen giden olmuyor. Erkeğim? O da gelmiyor. Mevsimler değişiyor. Kar yağışı başlıyor. Kar sürekli yağıyormuş. Asker battaniyesi de, kirpiklerim de yoğun kar altındaymış. Üşüyormuşum. Üşüyorum.
"Gitmelerin adamıydın sen. Mevsimler geçecek. Yazlar, baharlar, belki de kışlar... Sen hiçbir zaman yanımda olmayacaksın hatta hiçbir mevsimde... Her mevsim kendisi ile bir şeyler götürecek bizden. Ellerimiz birbirinden ayrılacak ve yabancılaşacağız ikimizde. Mesela, bir bahanem olmasa gitmek için. Hep yanımda kalsan, hep yanı başımda... Ama doğru ya, sen gitmelerin adamıydın bense kalıp sevmelerin kadını..."
Nedense bir köşede hayalî bir çevrimin varlığını daha derin hissediyorum, yani bak mevsimler aylar, sen, bir de ben şarabımla (midemi kavuran.) Özlüyorum. Aylaklık baskısını arttırdıkça (ben işte o ikinci tür aylaktanım deyu yüreğime su serpiyorum; hani o hep yüreğinde ve zihninde bir şeyler yapma potansiyelini barındırıp da, dileğini su yüzüne çıkaramayanlardan)
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.