Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
DEVLET-HİLAFET-KANUN-I ESASİ
Din-devlet ilişkileri çerçevesinde ele alınan devlet konusunun asıl meselesi,dinin (İslamın) bir devlet ve yönetim şekli teklif edip etmediğidir.Biraz farklılıklar taşısa da İslam dünyasında bu konunun bir geçmişi bulunmaktadır.İslamcıların kanaati,''Kur'an'da ve hadislerde bir devlet,hükümet ve yönetim biçimi üzerinde durulmadığı,ilkelerin
Osmanlı'da batılılaşma denemeleri
Batı yanlısı Osmanlı devlet erkanı'nın büyük devletlerin istediği ıslahatlar yapıldığı takdirde imparatorluğun parçalanmayacağına kalben inanıyorlardı. Oysa İngiltere ve Fransa'yı Kırım Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun safına iten tek neden; ıslahat fermanında açıklanan haklardan ziyade, Rusya'nın sıcak denizlere açılmasını ve bölgede hakimiyet kurmasını istemeyen bu iki devletin milli çıkarlarıdır.
Sayfa 83 - Yeni Şafak
Reklam
Hükümranlık bahsinde sonuç şudur ki, başka devletlerden çoğunda halk kütlelerini sadece hükümdar ve ailesi, idareci zümre ve imtiyazlı sınıflar menfaatine çalışmakla yükümlü sayan hakimiyet uygulamasına karşılık, Türk siyasi düşüncesi “Devlet halk içindir” prensibine dayanmaktadır ve bu anlayış kısaca şöyle ifade edilmiştir: “Hizmet etmekle kul, bey olur”.
Sayfa 256
İlk soru: 23 Nisan 1920’yi yâd etmek için nereye gitmek gerekir? Asla bu sabah erbâb-ı siyasetin gittiği yere değil, 101 yıl önce o günün sabahında gidilen yere! 23 Nisan 1920 cumasında herkes Hacıbayram Veli Camii’nin yolunu tutmuştu. Ankara’nın manevî merkezinde bir başlangıcın besmelesi çekiliyordu. Cuma namazından sonra cemaat Hacı
Cezîre komutanı Nihad Paşanın tebrik telgrafi
Sebilürreşad’ın 464. nüshasını isteyenlerden biri de El Cezire Komutanı Nihad Paşa’ydı. Nihad Paşa, Mehmed Akif’e şu telgrafı gönderecekti; “Kastamonu’da Nasrulllah Camii Şerifi’nde irad edilen konuşmayı içeren mecmuanızın ancak bir nüshası elde edilebilmiştir. Diyarbekir Büyük Camii’nde Cuma Namazından sonra okunarak, hazır bulunan bütün
Wilson'un barış prensiplerinde bizimle ilgili XII. madde ise şöyledir: "Bugünkü Osmanlı İmparatorluğunun Türk olan kısımlarına itirazsız bir hâkimiyet sağlanmalıdır. Fakat bugün Türk boyunduruğu altında bulunan diğer milletlerin de, mutlak güvenlik içinde varlıklarının en zahmetsizce gelişmelerinin kefalet altına alınması lazımdır.
Sayfa 298 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal, ilk konuşmasını 24 Nisan'da, oturumların ikinci gününde yaptı. Milli direnişin genel bir tablosunu çizerek, mücadeleyi üç döneme ayırdı: 1) Mütakere'den Erzurum Kongresi'ne kadar, 2) Erzurum Kongresi'nden Meclis-i Mebusan'ın 16 Mart'ta kapanmasına kadar, ve 3) 16 Mart'tan o ana kadar. İlginçtir ki,
Sayfa 141 - Doğan Kitap YayınlarıKitabı okudu
Efendiler, Erzurum Kongresi 14 gün sürdü. Çalışmalarının sonucu, tespit ettiği tüzük ve bu tüzükteki hükümleri ilân eden bildiri maddelerinden ibarettir. Bu tüzük ve bildiri metni, zaman ve ortamın gerektirdiği bazı önemsiz ve ikinci derecede düşünce ve görüşler atlanarak incelenirse, birtakım köklü ve geniş çaplı ilkeler ve kararlara varmış
Bize göre 1923'te Hâkimiyet i Milliye silahı, muhafazakârların, yani halledilecek bir medeniyet meselesi olduğuna inanmayanların yahut irticanın, yani Tanzimat'tan beri medeniyet düşmanlığını elden bırakmayanların silahı idi. Bize göre milli irade hür değildir. Milli irade, batıl fikirler ve batıl inançlarla paslanmış ve büyük ölçüde Orta Çağ müesseseleri kadrosunun köleliği altında idi. Her şeyden önce bu irade, müspet ilme dayanan ilk eğitim terbiyesi ile, kara inançlardan temizlenerek saf kılınmalı ve hürriyetine kavuşturulmalı idi.
Sayfa 449Kitabı okudu
864 öğeden 561 ile 570 arasındakiler gösteriliyor.