İnsan, hareketlerine engel olabilirdi; fakat düşüncelerini nasıl durdurabilirdi?
İnsan tabiatına bu kadar aykırı bir şey olamazdı.
Sayfa 153Kitabı okuyor
Tolstoy’a “Nasıl mutlu oluyorsunuz?” diye sormuşlar o da şu cevabı vermiş:
“Sahip olduğum şeylere sevinerek, sahip olmadıklarımı hiç düşünmeyerek.”
Dinlenmedigini düşünenlerin konuşmaktan nasıl vazgeçtiğini iyi bildiğimden, derdi neymiş öğreneyim dedim.
Sayfa 227Kitabı okuyor
İnsan beklerken zamanın kibrini de anlıyor. Zaman her şeyden önce. Nasıl da güçlü, acımasız. Geçemedi bir türlü. Gün boyu gergindim.
Sayfa 24Kitabı okuyor
Bugün babamı anladım;
Bugün akıl hazineme bir bilgi daha ekledim.
Nasıl davranış görmek istersen öyle davranacaksın!
Ruhla bedenin birbirinden ayrılması için ille ölmek gerekmez. İnsan yaşarken de ruhuyla bedeni birbirinden ayrılabilir. Ama asıl sorulması gereken soru,ruhla bedenin ölmeden birbirinden ayrılmasının mümkün olup olmadığı değil,bu ikisinin nasıl olup da tekrar birleşebildiğidir.
Sayfa 111Kitabı okuyor
Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet Tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok eğer Tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan sen de de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
Açlığı yalnız kendi midesinde değil, çocuklarının karınlarında da hissedebilen bir insanı nasıl korkutabilirsin? Korkutamazsın.. her korkunun ötesindeki korkuları tanımıştır o adam artık.
Sayfa 291Kitabı okuyor
