Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
328 syf.
7/10 puan verdi
Şiddetli bir çocukluk geçirmiş Bianca, artık 23 yaşına gelmiş bir kabin görevlisidir. En yakın arkadaşı Stephan bir homoseksüeldir ve Bianca'nın sahip olduğu tek ailedir. James ise yaşı belirsiz oteller sahibi milyarder çocuğumuz... O da ailesini 13 yaşında trafik kazasında kaybetmiş. Adam tam bir BDSM'ci. Bunun neden kaynaklandığını da ailesinin
Uçuşta
UçuştaR. K. Lilley · Aspendos Yayıncılık · 2014429 okunma
Ara sıra olur. Cigara dumanlarıyla dolu, boğucu, kalabalık bir odada, birbirlerine uzak kimselerin rastgele sürüklendikleri bir odada, bir akşamüstü, her şey kalakalır; bıçak-çatal seslerinden başka ses duyulmaz olur. Herkes, garip bir suçluluk duygusuyla ses çıkarmamaya çalışır elinden geldiğince. Ev sahibi ayağa kalkar, son bir atılımla geceyi kurtarmaya girişir; soğuk bir şaka yapar, sıradan bir olay anlatır, ya da bilinen bir fıkrayı yineler ama ne olursa olur, bir başka şey boşalır ansızın, sanki herkes, bu sıradan, ucuz ortaklaşmayı bekliyormuşçasına koyverir kendini; bir ağızdan gülüşülür. İşte o anda, daha önce hiç karşılaşmamış iki kişi, anlatılmaz bir çekime uyarak başlarını kaldırır, göz göze gelirler. Ağızlarından aynı sözler çıkmak üzeredir, oysa ağızlarını açmazlar, bakışlarını kaçırırlar. Ne var ki, o değişiklik olmuştur bile; bir ırmak gibi, bir çöl gibi doğal bir sınır çizgisi, onları odadaki kalabalıktan ayırıvermiştir. Birbirlerini tanıyorlardır..
Reklam
399 syf.
4/10 puan verdi
İkinci Dünya Savaşı'nın hemen ardından Japonya Amerikan işgali altındadır. Yoksulluk, çaresizlik ve utanç içindeki halk, sefil ve acınası bir ortam içinde ümitsizce yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Kadınlar karınlarını doyurabilmek için vücutlarını satmakta, halkın çoğu bombalanmış evlerde yaşamakta ve karaborsadan alışveriş yapmaktadırlar.
Tokyo Sene Sıfır
Tokyo Sene SıfırDavid Peace · Sel Yayınları · 201116 okunma
651 syf.
6/10 puan verdi
Kitabı bitirdiğim tarihten bu yana yazacağım yorumu düşünüyorum.Diyeceksiniz ki nasıl yani?En iyisi tahlilini kesinleştirmiş olduğum noktalardan başlayayım anlatmaya.Öncelikle Haruki Murakami'nin yazı tarzına bayıldığımı belirtmek isterim.Alışık olduğumuz Amerikan ya da Avrupa ülkelerinden bambaşka bir yerde geçen hikayede Japonya'nın kentlerine
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20209,8bin okunma
CEMAL SÜREYA "Y" SİNİ NASIL KAYBETTİ??? BİRDEN FAZLA HİKAYESİ OLAN BU "Y"NİN EN SEVDİĞİM HİKAYESİ ŞU: Cemal Süreya ve Sezai Karakoç üniversitede sınıf arkadaşıdır ve sınıflarında 'Muazzez Akkaya' isminde bir de kız varmış. İkisi de bu kızı gizliden gizliye severlermiş. Sınıfta gün boyu aynı kıza duydukları ilgiyi birbirlerine anlatırlarmış. Hatta Muazzez'e yazdıkları şiirleri birbirlerine okurlarmış. Sonra bu aşk, zamanla kızışmış ve birbirlerine 'ben elde ederim, sen edersin' derken 'kim elde edecek?' diye iddiaya tutuşmuşlar. Kaybeden büyük bir bedel ödeyecek demişler. Ve bu bedel ömrü boyunca üzerinde kalacak. Bedene fiziksel bir zarar olmayacak diye de karar kılmışlar. Ve sonunda adını değiştirmeye gelmiş olay. Cemal Sürey(y)a kazanırsa ;Sezai Karakoç'un soyadı 'Karkoç' olacak. Sezai Karakoç Kazanırsa ; CemaL Süreyya'nın soyadı 'Süreya' olacak. Tahmin ettiğiniz gibi kızı Sezai Karakoç elde eder ve onunla çıkmaya başlar. Cemal Süreyya da gidip tek 'Y' harfini attırır soyadından... İşte Süreyya'dan Süreya'ya geçiş dönemi böyle olmuştur. Peki sonrasında ne oldu? Muazzez Akkaya Sezai Karakoç'un kendisi ile bir iddia sonucu çıktığını öğrenir. Biraz da sorunları olan Muazzez bunu kaldıramaz ve okulu bırakıp ve memleketi olan Geyve'ye gider. Sezai Karakoç bu duruma çok üzülür ve Muazzez Akkaya'ya ithafen Mona Rosa'yı yazar. Şair Karakoç,1950 yılında Mülkiye'de öğrenci iken yazmıştır ancak 2002 yılına kadar yayımlanmamıştır.
330 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Lise yıllarından beri sohbet ettiğim insanların önemli bir kısmının "İleride bir gün, bir köye yerleşmek, doğal ürünlerle beslenmek ve küçük bir kütüphane kurup ömrünün sonuna kadar kitap okumak" gibi hayalleri vardı. Benim de hakeza böyle bir hayalim var. Daha bu hayali gerçekleştiren ya da nasıl gerçekleştireceğine dair somut bir şeyler söyleyen kimseye pek denk gelmedim. İşte bu kitapta ana karakter bunu gerçekleştiriyor. Üstelik karakterin bizden biri olması ve güncel olması bizim de nasıl gerçekleştirebileceğimize dair güzel ipuçları veriyor. Kitapta biraz polisiye tadı var. Birbirinden bağımsız iki olay var ve bunların sonunu merak ettirdiğinden dolayı sürekleyici bir kitap. Fakat bana göre olaylar baş karakterin tespitlerinin, psikolojik tahlillerinin gölgesinde kalmış. Tahlilleri o kadar gerçekçi ve güzel ki bence böylesi daha iyi olmuş. Diğer karakterler de çok iyi seçilmiş. Ama ana karakter bir başka olmuş. Herhalde 200 sayfa daha Ahmet'i anlatsa sıkılmadan okurdum. Kitabın Türkçe olması benim için ayrı bir güzellik. Çünkü bir kitabı yazarın yazdığı dilde okumak, kurduğu cümlelerin direk o yazara ait olduğunu bilmek hissi okurken daha çok etkiliyor. Kısacası bu türde kitapları okuyorsanız Kardeşimin Hikayesini de okumanızı öneririm.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,4bin okunma
Reklam
Bazı kimseler vardır ki, bunlar hiç ara vermeden kitap okurlar. Okuduklarından bir netice çıkarmaksızın devamlı okuyup dururlar. Bu kimselerde bir yığın bilgi vardır. Fakat beyinleri bu bilgileri bir esasa göre tasnif edip değerlendiremez. Bir kitabın bütün içeriğini adeta ezberlerler. Kabiliyetleri, okudukları kitabın içinden
436 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Gördüğüm kadarıyla kitapların önemli bir kısmı dili, içeriği, etkisi, olay akışı, tutarlılığı, barındırdığı tasvirler gibi özelliklerin bir ya da ikisiyle öne çıkıyor. İnce Memed ise bana göre her anlamda çok iyi bir eser. Yaşar Kemal vefat ettikten sonra sosyal medyada çokça paylaşılan şu sözden sonra İnce Memed’i okumaya karar vermiştim: “Nerede
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,8bin okunma
454 syf.
·
Puan vermedi
Polisiye cinayet romanları yazarların işi her geçen gün daha da zorlaşıyor. Olay belli cinayetler işleniyor poliste yakalamaya çalışıyor... Bilinen bir şeyi bilinmedik tahmin edilemez bir sekilde anlatmanın ve de okuyucuyu etkilemenin yolunu bulmak işte bu yazarları zorluyor. Ancak okuyucuyu etkileyecegim derken öyle konulara öylesine rahat giriyorlar ki kafamız karışıyor. "Normal" sınırlarımız alt üst oluyor. Allah'u Teâlâ "ifrat haramdır" derken belki de bunu kastetmiştir. Kitap, evet sürükleyici ama beni bir o kadar da düşündürdü. Okuyucu kazanacağım diye insan bu kadar alçaltılmamalı bence...
Temizlikçi
TemizlikçiPaul Cleave · Pegasus Yayınları · 2010926 okunma
Ancak Pseldonimov'un içinde; yaşadığı kötü durumdan sıyrılıp, doğru dürüst bir yaşama kavuşmakla ilgili, içten gelen bilinçsiz ama canlı bir inanç olgunlaşıyordu. Bir karınca gibi kararlı ve sabırlıydı. Karıncaların yuvasını bozarsanız yenisini yaparlar. Bir kez daha bozunuz yeniden yapmaya koyulurlar. Kaç kez bozulursa bozulsun, yılmadan bir yenisini inşa ederler. İşte Psedonimov da bu karıncalar gibi bir insandı.
Sayfa 74
Reklam
204 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Daha kitabın en başında düşünüyor insan "Beş yaş insanın en olgun çağıdır;sonra çürüme başlar" demek tam olarak ne demek diye. Ve serüven başlıyor, adamın biri yaşadıklarını anlatıyor, olay örgüsü güzel. Aaa durun bir dakika, bu bir adam değil, bu daha beş yaşında bir çocuk... Siz sayfaların arasında ilerlerken yer yer unutuyorsunuz bu durumu, bu yaşananlar, konuşulanlar, hal ve tavırlar yok yok kesinlikle bir yetişkin, iste siz tam da böyle düşünürken, yazar, bir tokat gibi hatırlatıyor gerçeği Yalnızca beș yaşında bir çocuk :-) Kitabı okuduktan sonra, o ilk cümlenin ne demek olduğunu anlıyorum, o sırada yeni bir soru işareti beliriyor kafamda, " Oğullar Ve Rencide Ruhlar" tam olarak ne demekti? :-)
Oğullar ve Rencide Ruhlar
Oğullar ve Rencide RuhlarAlper Canıgüz · İletişim Yayınları · 202010,9bin okunma
340 syf.
6/10 puan verdi
Sıcak Bir Aşk Masalı, hakikaten masal misali... Olay örgüsü sıra dışı, yazarın kalemi mükemmel olsa bile, bir müddet sonra sıkılmıştım bu kitabı okumaktan. Çünkü, aşk romanlarının yarısında sıkılıyorum işleyişi akıcı olsa bile. Sorun yazardan ya da yazarın üslubundan kaynaklı değil, benden ve romanın türünden kaynaklanıyor. Belli başlı yazarların aşk romanlarını kolaylıkla okuyorum fakat, işte ilk defa kalemini tanıdığım bu yazarın romanını okudukça sıkıntı gelmişti bana. Onun dışında beğenilecek, okunabilecek masalsı bir romandır.
Sıcak Bir Aşk Masalı
Sıcak Bir Aşk MasalıMeghan Nuttall Sayres · Sonsuz Kitap · 201197 okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
Paulo Coelho'nun bu kitabı Mesnevi'nin küçük bir bölümünün özeti gibi. Güney Amerikalardan Mesnevi'yi bize, dünyaya anlatmaya gelen bir yazar Paulo Coelho. Bu arada Samanyolu Tv'de bir ara bir program vardı. Hala devam ediyor mu bilmem. Adı Sır Kapısı'ydı. Sır Kapısındaki bir bölümde de romanın kahramanı Santiago anlatılıyordu. Santiago olmuş Ahmet veya Mehmet. Tabi anlatılırken yaşanmış bir olay havası da yaratılıyordu. İşte milletimiz okusa da kim neciymiş bir görse. Kim kimin dini duygularını istismar ediyormuş bir görse.
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023207,2bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.