Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
448 syf.
6/10 puan verdi
Bu kitabın yorumuna nereden başlayım bilemiyorum yayınevinin berbat çevirisi ve editörünün kitabı kontrol etmeden baskıya gönderip bizim sırf imla hataları, yazım hataları, eksik kalan bağlaçlar vs. yoksun kalmamıza neden olmasından mı? Yoksa yazarın absürd bir İskoç karakteri oluşturmasından mı, emin değilim. Yayınevi kitabı öyle iç içe geçirmiş ki hangi paragrafta kim konuşuyor birbirine karışmış. Hoş olmamış. Hele "Aye" kelimesini çevirmeden direk koymaları saçmalığın önce gideniydi, öyle çevrilmeden konsaydı Diana Gabaldon'un Yabancı serisinin kitapları bu kelimeden geçilmezdi... Gelelim karakterlere. Herkes Waryk'i sevmiş olabilir ama kitabın sonlarına doğru karısını öyle bir duruma sokuyor ki çıldırdım. İnanamadım. Dedim bir İskoç adam bunu sevdiği kadına yapmaz. O nedenle de bu karakterin zaten İskoç olmadığına bir kez daha emin oldum, herif o kadar geniş ki evlenmeden önce yattığı kadınla karısının olduğu bir yerde gayet yakın ve daha sonra bir olay nedeniyle o kadını bir de karısının yaşadığı eve yolluyor! Kafa göz dalmak istedim. Kitabın neredeyse ilk 200 sayfası Mellyora'nın kaçmaya çalışmalarına şahit olduk. Valla adamın bu yaptığını okuduktan sonra Mellyora'nın kaçmaları o kadar da saçma gözükmedi gözüme. Bu yazar bir de ödüllü ve çok tutulan biri ve bu kitapla tanışmamız yazar için de pek olumlu olmadı. Neyse tarihi, entrikası bol bir kitap. Graham Serisi : 1. Come the Morning (1999) - Kader Ağları 2. Conquer the Night (2000) 3. Seize the Dawn (2001) 4. Knight Triumphant (2002) 5. The Lion in Glory (2003) 6. When We Touch (2004) 7. The Queen's Lady (2007)
Kader Ağları
Kader AğlarıShannon Drake · Olimpos Yayınları · 201479 okunma
328 syf.
7/10 puan verdi
Şiddetli bir çocukluk geçirmiş Bianca, artık 23 yaşına gelmiş bir kabin görevlisidir. En yakın arkadaşı Stephan bir homoseksüeldir ve Bianca'nın sahip olduğu tek ailedir. James ise yaşı belirsiz oteller sahibi milyarder çocuğumuz... O da ailesini 13 yaşında trafik kazasında kaybetmiş. Adam tam bir BDSM'ci. Bunun neden kaynaklandığını da ailesinin
Uçuşta
UçuştaR. K. Lilley · Aspendos Yayıncılık · 2014429 okunma
Reklam
304 syf.
·
Puan vermedi
Okudukça, olduk.
Kimya Hatun
Kimya HatunSaide Kuds · Sonsuz Kitap · 20111,504 okunma
Ustası olduk ya artık her şeyin onun için her şeyi bu kadar çok küçümsüyoruz. Düşüşler, üzüntüler, hayattan bu kadar çekmek niye kendimizi dünya hala dönerken?
Ve nihayet 10.001 okur olduk. :) On bin okur'a teker teker teşekkür ediyoruz. -On bin çünkü on bin birinci üye 1000Kitap hesabı.- :) Mayıs 2012 ayından beri çıktığımız kitap serüveninde bizim için psikolojik eşik olan on bin'i yakaladık. Şöyle de bir istatistiğimiz mevcut: son bir ayda 1000Kitap'a 1100'e yakın kişi okur oldu. Bunun önemi şu ki, son bir ay hariç tutulacaksa, yaklaşık 9000 üye 2 sene 4 ayda üye oldu. Yani, 28 ayda 9000 bin kişi üye olurken sadece son bir ayda 1100 kişi üye oldu. Ortalama bir hesapla son bir aydan önceki zamanlarda aylık ortalama 321 kişi kayıt olmuşken, bu sayı son bir ayda üç katına çıkmış. Bunların dışında ziyaretçi istatistiklerimiz de şöyle: 15 Eylül ile 15 Ekim arasında -son bir ay- 1000kitap 120 bin kişi tarafından ziyaret edildi. 700 bin sayfa görüntülenmesi gerçekleştirildi. Hemen önceki ayda ise yani 15 Ağustos ile 15 Eylül arasında ise 1000Kitap 94 bin kişi tarafından ziyaret edildi ve 595 bin sayfa görüntülenmesi gerçekleştirildi. Aradaki olumlu farka dikkatinizi çekeriz. :) Ayrıca ziyaretçi akışı da ciddi bir şekilde yükselişe geçmiş durumda. Bu hafta ile geçen hafta arasında yüzde 30'luk bir artış var. Velhasıl-kelam sevgili okurlar, bu istatistikleri yalnız olmadığınızı, 1000Kitap'ın gittikçe gelişip büyüdüğünü, kısa zamanlarda bir çok yeni özelliklerle size sürprizler yapacağımızı söylemek için paylaştık. Sevincimize ortak olun diye paylaştık. Dahasına gerek var mı? :) Herkese iyi okumalar, sevgiler. :) 1000Kitap ekibi
Kimimiz aşka aşığız, kimimiz aşka dokunduk, kimimiz aşkta yok olduk, her birimizin aşkını ancak Tanrı bilir. Çünkü aşk, Tanrı'dan bir sırdır.
Sayfa 140
Reklam
"Bu köyden misin hemşerim?" dedim. "Değiliz bu köyden amma, buralı olduk sayılır. Yirmi senedir burda hamallık ederim." "Buralı sayılırsın." "Sayanlar da var, saymayanlar da." Amma da köye düşmüşüm ha! Şöyle aydınlık cevap veren birine rastlamayacak mıyım bu köyde? "Köyünüz güzel ama..." "Gününe bağlı. Güzel günü olur, cigaran, paran varsa... Ocak yanarsa... Çorba pişerse, yük çıkarsa... Tıngırın varsa... Keyfin gıcırsa..." "Doğru, her şey şarta bağlı şunun şurasında." "Şartsız şurtsuz yaşayanlar da var." "Var, var ama..." "Ölüm de var arkada, ölüm. Şu köşkün sahibi de ölecek. Şu horoz da." Göğsüne vurdu: "Şu ben de" Yüzüme baktı: "Şu sen de..." "Doğru, doğru ama," dedim, "yine fark var." "Nede? Ölüden ölüye mi?" dedi. Şaşkınlığıma geldi: "Öyle ya," dedim. "Yok yok!" dedi. "Ölüden ölüye fark yok; canlıdan canlıya fark var." Düşündüm: Domuzuna haklıydı. İçimden, "Vay anasını!" dedim. Sanki "Vay anasını!" dediğimi duymuş gibi yüzüme bakıp; "Ya!.." dedi. "Ben de onu söylemek istiyordum ya, canlıdan canlıya fark domuzuna," dedim. "O var," dedi. "Amenna!"
Biz gözlere değil, gözleri güzel gösterene vurulduk. Sözle cezbedene değil, sukutumuzu anlayanla olduk. Süsle olmaz bu işler, alnında secde izi yoksa eğer, senin için her şeyi yaparım diyene, biz sade ezanı sorduk.
Biz bu ilden gider olduk, kalanlara selam olsun...
Ah ah... Nerde yanıldık biz? Miskinlik yok dedik; sonunda kapitalist olduk. Çalışmak, bu dünyayı imar etmek lazım dedik; ahireti unuttuk. İslam akıl mantık dinidir dedik; rasyonalist olduk. Hoşgörü dedik; sonunda liberal olduk. Hak hukuk dedik; neticede demokrat olduk. Nereye geldik biz?
Reklam
Alo baba sen misin nasılsın?Allahıma bin şükür ben burda iyiyim... Ne olsun be baba güzel geçiyor günlerim silah elimde hergün iştima nöbetteyim. Annem nasıl baba ağlamıyor değilmi? Söyle nolur ağlamasın bırakmasın kendini... Doğudayım tehlike evet biliyorum baba! Korkmuyorum elbet vatana kan can feda... Kardeşlerim nasıl sınıfı geçtilermi?
Kırk kere söyledim bir daha söylerim Savaşta ve barışta, karada ve denizde, Düşkünlükte ve esenlikte Zamanımız apayrı bize göre Yanyana olduk mu elele Aç kalsak ağlamayız biliyorum.
Senfoni
"Kullanılan sözcük sayılarının azaldığının idrakindeydim," dedi Kadızade, mazeret beyan eder gibi, "Belki de, dile ilişkin kaygılarımız Türkçe-Osmanlıca tartışmalarıyla sınırlı kaldığından afaziye uyanamadık. Kelimelerin sesli/yazılı şekilleriyle uğraşıyorduk. Beyinlerimize ulaşıp ulaşmadıkları üzerinde düşünmek aklımıza gelmedi. Düşünce içeriklerinin korunup korunamadığının üzerinde de düşünemedik." "İdeolojik kavganın idrakindeyiz," dedi Danışman, "Anlaması zor olan, meselâ, neden 'önemli' ve 'mühim' kelimelerinin her ikisini de kullanmamış, Latin harflerinin yanı sıra Arap harflerini de öğretmemiş olduğunuz. Onu yapsaydınız, tek sorununuz çeviri olurdu." "Düşünemedik," dedi Kadızade yine "Haklısınız, ilim mi, bilim mi münakaşalarına gömüldük, her ikisinden de olduk. Kavramın kendisi, karşılığı olmayan bir sesten, bir şekilden ibaret kaldı"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.