Sanırım ilk defa elime geçen bir kitabı daha önce okumadım diye gerçekten üzüldüm, hala arada açar 3-5 sayfa dörtlük okurum. 1000 yıl öteden bize seslenen Ömer Hayyam'ın dörtlükleri sanki dün yazılmış gibi güncel.
Amin maalouf ile tanıştığım kitaptır kendisi.. ve hayran olduğum tabiki.. bir çok eseri güzel olsanada semerkant ayrı bir yere sahip bence.. ömer hayyam hasan sabbah ve nizamülmülk ün hikayesini ve dönemi çok güzel anlatır.. her ne kdr bazı kaynaklarca bu 3 karakter aynı dönemde yaşanmamış desede yazar iddialı bir şekilde hikayeyi kurgulamıştır. Hangisi gerçek bilemem ama bu hikaye beni hasan sabbahı ve ömer hayyamı anlatan 4 5 kitap daha okumaya teşvik etmişti
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202061,5bin okunma
Kitap üç bölümden oluşuyor. 1. Bölüm Ömer Hayyam, Hasan Sabbah ve Nizamülmülk’ün yollarının nasıl kesiştiğini anlatıyor. Türkleri aşağılayan söylemleri kitaptan soğutsa da okumaya devam ettim. 2. Bölüm Hasan Sabbah’ın intikam için Alamut kalesine yerleşmesi ve Haşşaşian tarikatını oluşturması ve emellerine kavuşmasını anlatıyor. 3. Bölüm ise Ömer Hayyam’a bir kadı tarafından hediye edilen deftere el yazması rubailerini yazdığı Yazma’ya kavuşmak için Doğu’ya yolculuk eden Benjamin Omar’ın yolculuğunu, esere kavuşmasını, aşkını ve eserin Titanik gemisiyle yok oluşunu anlatmaktadır.
Çok merak ederek okumaya başladığım kitabın sonu sıkıcı, Türkleri aşağılayıcı içeriği nedeniyle 5 puanı ancak haketti...
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202061,5bin okunma
Kitabın en başında Sabahattin Eyüboğlu'nun 3 adet harika Önsözü var. Burada da bahsettiği gibi bu kitaptaki rubailerin Hayyama ait olduğundan %100 emin olamıyoruz fakat ona ait rubailerin en aslına yakın olanları bu kitapta toplanmış durumda.
Hayyamın hayat felsefesi Carpe Diem yani anı yaşamak, insanları sevmek, güzele bağlanmak, insana insan olduğu için değer vermek, metaya asla değer vermemek, yardımlaşmak, bir sofraya oturmak, gülüşmek, iyilikler yapmak ve yaptığı iyilikleri unutmak diye özetleyebilirim kendi adıma.
Kitaptan bir kaç sözle bahsetmek ne mümkün. 11. yy da yazılmış harika rubailer. Bu dönemde bile insanların bahsetmekten korktuğu şeyleri Hayyam çatır çatır korkmadan yazmış maşallah... İnsanı kendinden alıp başka diyarlara götüren harika dizeler var ve kesinlikle bir başucu kitabı.
Okuduktan sonra da elinizin altında durmalı ve her gün karıştırıp 3-5 rubai okuyup kendini şarj etmelik kitap... Okuyunuz efendim...
Yeryüzünü gül bahçesine çevirmekten
Daha güzeldir bir insanı sevindirmen
Bin kulu azat edenden daha büyüktür
Bir hür insanı iyilikle kul edebilen.
DörtlüklerÖmer Hayyam · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202122,2bin okunma
Biz olmasak da dünya var olacak,
Geriye ne adımız, ne sanımız kalacak,
Bundan önce yoktuk, eksiklik yoktu dünyada,
Olmasak da bundan sonra, durum aynı olacak!
Nazım Hikmet Şiirleri
Nazım Hikmet’in Bursa Cezaevi’nde tutsaklık günleri. Koğuş arkadaşlarını okumaya yazmaya yönlendiren Nazım, aynı zamanda cezaevi yönetimine de yardım etmektedir.
Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı’ndan bir müfettiş gelir.
Bir kaç gün denetim...
Nazım Hikmet’in Bursa Cezaevi’nde tutsaklık günleri. Koğuş arkadaşlarını okumaya yazmaya yönlendiren Nazım, aynı zamanda cezaevi yönetimine de yardım etmektedir.
Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı’ndan bir müfettiş gelir.
Bir kaç gün denetim yaptıktan sonra müdüre:
- Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir? der.
Nazım’ı odaya getirirler. Müdür koltuğuna iyice kurulan müfettiş Nazım’ı tepeden tırnağa süzer ve:
-Demek Nazım sizsiniz, der. Nazım’a oturması için yer göstermez. Kısa bir konuşma sonrası, “gidebilirsiniz” der.
Nazım tam kapıdan çıkarken durur ve müfettişe:
-Ömer Hayyam adını duydunuz mu? diye sorar. Müfettiş hemen atılır:
-Kim duymaz Hayyam’ı.
Nazım:
-Hayyam zamanında İran hükümdarı kimdi? diye sorar. Müfettiş şaşırır. Nazım konuşmasını sürdürür : “ Görüyorsunuz sanatçıyı anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya anımsayacak ama dönemin Adalet Bakanı’nı ve sizi kimse anımsamayacak” der çıkar.
Müfettiş yaptı yanlışı anlar, Nazım’ı geri çağırır ama Nazım koğuşunun yolunu tutmuştur.
Jack London'dan beşinci kitabımı da okudum. Bursa okuma grubuna ve Yadigar Hoca'ya teşekkürler.
Jack London denilince genelde ilkokul ve eskiden ortaokul derlerdi :) akla genelde Beyaz Diş ve Vahşetin Çağrısı gelir. Ama benim aklıma ilk önce Martin Eden gelir çünkü okumaya başladığım zamanlarda onunla tanışmam beni kitaba yönlendiren,
semerkant kitabını okuduktan sonra Hasan Sabbah'ı Ömer Hayyam'ı ve Nizam ül-Mülk'ün hayatlarını ayrı ayrı merak ettim.
Hasan Sabbah kimdir? Kurduğu tarikatın amacı nedir? Kullandığı teknikler nelerdir? diye. Kitap her ne kadar kurgusalda olsa yazarın 10 senelik araştırması sonunda ortaya çıkan bir üründür. İnsanların inançlarındaki zaafları nasıl kullanabileceğini bilen, zeki, acımasız,bilgili ama bir okadarda inançsız bir insanın intikam hırsı uğruna yaptıklarını hayretler içinde okuyacaksınız. Kitap aynı zamanda döneminde Selçuklu Devletinin durumu hakkındada bize bilgiler veriyor. Tarihe meraklı olanlara tavsiye ederim. 5/4 Sırada Ömer Hayyam var kitabı elime geçtiği en kısa zamanda.
1-uykulu kuytu soylencesi /washington irvine
2-hayatta kalma güncesi /doris leasing
3-ömer hayyam/harold lamb
4-ölen adam/d.I lawrence
5-tilkii daha o zaman avciydi / herta muller
6-devrim ayetleri /eren erdem
7-ıslam korkusu / özlem kumrular
8-başka bir dünya / maxime chattam
9-kabil / jose saramago
10-inci küpeli kız / tracy chevaller
Orhan Erdem çevirisinde Arya yayıncılık kitabını kiralayarak okuduğum ve hoşuma gittiği için Sabahattin Eyüboğlu çevirisinde iş bankası yayınını aldığım neredeyse bütün rubailerini sevdiğim arada sırada bir iki rubai okuyarak okumayı bırakmayacağım bir kitap konu olarak genelde öbür tarafa hiçbir şeyin gitmediğini , cahil gösteriş dindarlarını yerden yere vurduğu , kader konusunda yaratana sitem içinde olduğu , şarabın yasaklanmasını anlam veremediği , şarabın ve sevgilinin verdiği keyif hiçbir şeyden vazgeçmeyeceği işleyen bir nevi halkın sesi.
Yayın evlerine gelecek olursak iş bankasının dil bakımından daha iyi ama rubai fazla bakımından(Hesaplarıma göre 5-6 rubai fazla) ve tasarım bakımından(aryada 4 rubai alt alta yanında siyah beyaz resim var iş bankasında bir sayfada 2 rubai var ve alt kısmında bazen açıklama var okuduğum kadarıyla) iyi geldi.