“Sevgi sözcüğünde öyle çok anlamlı, canlandırıcı, belleğe, umuda hitap eden bir şey vardır ki, en düşük zekâ ve en soğuk yürek bile bu sözcüğün pırıltısından bir şeyler hisseder.”
"Hayat öyle garip bir şeydi ki anlamı bile herkes için farklıydı. Kimisi için paraydı bu anlam, kimisi için dünyayı dolaşmak, kimisi için çocuk sahip olmak, kimisi için ise âşık olmak, sevmek ve sevilmekti. Herkes mutlaka kendine göre bir anlam arıyor ve buluyordu. Eğer insanın hayatında kendisi için anlamlı bir şey yoksa o yaşamın da bir değeri olmuyordu."
Sayfa 509 - Ritim Plus Yayınları İstanbul Temmuz 2023Kitabı okudu
... şu cümleye tutuluyorum ve tutunuyorum: "Demek, bir seyrengah-ı daimiye gidiliyor." Gitmeyi kolaylaştırıyor, anlamlı kılıyor bu cümle. İnsanın içini sevinçle, gitme hissiyle dolduruyor.
Haksızlık etmeyeyim, bir de şu cümleye yakalanıyorum: "Hazırlanınız; başka, daimi bir memlekete gideceksiniz. Öyle bir memleket ki, bu memleket ona nispeten bir zindan hükmündedir."
Friede, Almancada barış demektir. Çok güzel bir isimdir, biliyor musunuz? Telaffuzu güçlüdür ve kim olsa isminin böyle bir içeriğe sahip olmasını ister. Anlamlı bir isme sahip olmak iyidir. Bazı ülkeler vardır ki, nitekim kimi kitaplar da bunu yazar, isim insanın kişiliğini belirler. Bu tür inançların doğruluğunu kanıtlama olanağına şu anda sahip olmasak da hiçbir şey bunların doğru olabileceğini düşünmemizi engelleyemez, öyle değil mi?
İnsanlar, kendilerini bağlı hissedecekleri ve hayatlarını bir ideale adayarak anlamlı kılacakları oluşumlarda yer almayı daha cazip bulurlar. Öyle ki, "Eğer Tanrı olmazsa, bu kadar kötülük karşılıksız mı kalacak? Eğer Tanrı yoksa, bunca mağdur insan boşu boşuna eziyet çekmiş olur; bu yüzden Tanrı'nın olmaması düşünülemez!" derler.