Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yüzlerce veda 31 EKİM 2016 ‘Bana bir hikâye anlat’ dedi adam. Sesi, yaşamaktan yorulmuşların bezgin tınısını taşıyordu. ‘Bana bugüne dek duymadığım bir modern zaman hikâyesi anlat’. Durmuş kalp için bir elektroşok. Ona içinde nefes alacağı bir hikâye sunabilir miydim? ‘Veda etmeyi biliyor musun?’ dedim, ‘hiç vedalaşamadan bir sevdiğini toprağa
elbet bir hinlik vardır seni sevişimde ey kanıma çakıllar karıştıran isyan saçlarıma bin küsür yalnızlığı takıp girdiğim şehre insan varlığımızdan tuhaf tohumlar bıraksam günü geçmiş bir gazete, toprak bir çanak bir daha gelmem belki diye bir not bakır maşrapanın yanında şeytanlar da yürür benimle herhal ıslık çaldığım için bir şahan tüylerini döker ardımsıra artık bırakılmaktan yapılma bir adam sayılırım böğrümde kambur çocuklardan bir payanda.
Reklam
KAN KALESİ Elbet bir hinlik vardır seni sevişimde ey kanıma çakıllar karıştıran isyan saçlarıma bin küsur yalnızlığı takıp girdiğim şehre insan varlığımızdan tuhaf tohumlar bıraksam günü geçmiş bir gazete, toprak bir çanak bir daha gelmem belki diye bir not bakır maşrapanın yanında şeytanlar da yürür benimle herhal ıslık çaldığım için bir şahan tüylerini döker ardımsıra artık bırakılmaktan yapılma bir adam sayılırım böğrümde kambur çocuklardan bir payanda.
Sayfa 87 - Tam İstiklâl Yayıncılık OrtaklığıKitabı okudu
artık bırakılmakta yapılma bir adam sayılırım böğrüme kambur çocuklardan bir payanda.
Sayfa 87
Reform, üstüne çimento püskürtülmüş ahşap bir bina gibi, binayı kurtarmak için bir payanda demektir. Sen İslâm'da olmayanı, İslâm'a mı hediye ederek onu kurtaracaksın? Şu kalb dikme ameliyatı var ya hani?.. Nasıl vücudun dehâsı onu reddetmişse, kusmuşsa, İslâm kendisine eklenecek her şeyi gaseyan eder, atar!
Kitapların kalbini kırmayınız. Onların kalbi var, onları sokak yosması gibi hırpalamayınız. Kitabı, sırtına basılarak dünyalığa erişilecek bir payanda olarak görmek, kitabın iffetine tecavüzdür.
Reklam
TEHCİR. 24 nisan 1915 Tehcir insani açıdan acı sonuçlar ortaya çıkarmış bir olaydır, tehcirin kendisi de bir sonuçtur. Bu sonucu ortaya çıkaran siyasi, sosyolojik,askeri, coğrafi sebepler bellidir. Bugün sahte hümanist tavırlarla Türk milletine saldıranların kim oldukları, kimin safında oldukları bilinmeyen birşey değildir. Tarihi olaylar sebep sonuç bağlantısıyla ele alınır. 1.Dünya savaşında, birçok insanın, birçok halkın, birçok milletin canı yanmıştır. Evet biz o savaşta millet olarak canı yananların başında yer aldık, biz düştük, biz düşünce herkes üzerimize çullandı.Üzerimize çullananlar sadece cephede savaştığımız ülkeler ve milletler değildi, içimizdeki Müslim ve ya gayri müslim,hemen herkes üstümüze çullandı, Brutuslar ın hançerini yedik, çok can, çok kan kaybettik, son bir refleksle ayağa kalktık,bir daha düşmemeye YEMİN ettik."Kılıç taşıyan kılıçla ölür" Türk atalar sözünde söylendiği gibi, biz yenilseydik biz yok olacaktık, bize kılıç çekenler yenildi bu akibete düçar oldular. İçimizde kripto torunları kaldı. O Brütüsların, kimisi siyasal İslamcı postuna büründü, kimisi Marksist Leninist, bir de afyon yutmuş meczup gibi bazı Türk İslam sentezcileri var onlara payanda olan. Şimdi daha gayretliler ama biz uyanığız.
artık bırakılmaktan yapılma bir adam sayılırım böğrümde kambur çocuklardan bir payanda.
Biz bir varoluşun içinde ya da dışındaydık, onu hiçbir payanda ayakta tutamazdı. Susacaksın kuşkum yok, bu susku'yu senden önce salt unutulmuşluğa götürmeyi diliyorum. Kanayan tutkularında neyi parçalasan içinde ben varım, dahası ruh göçüne uğrayacak ben olacağım! ...
Reklam
Ahlâk, din bilgisine payanda vurmak ya da onun yerini tutmak için gelmemiştir dünyaya... ya da en azından, yirminci yüzyılın sonlarında bunu yapmamalıdır.
Sayfa 9
Fakat Etienne değişik bir sesle yeniden konuşmaya başlamıştı. Artık, o dernek sekreteri değil, bir kılavuz, insanlara hakikati öğreten bir havariydi. Sözünden dönen alçaklar çıkacak mıydı içlerinden? Ne! Bir aydır boşuna mı katlanmışlardı bunca acıya! Bundan sonra başlarını eğip ocaklara mı girecekler, öteden beri süregelen yoksulluk yine mi başlayacaktı? Emekçileri açlığa mahkûm eden bu sermaye otoritesini yıkıp ölmek daha iyi değil miydi? Hep böyle açlığa boyun eğmek, sonra en sakin insanların bile açlığa dayanamayıp baş kaldırmaları, sonra hep açlık içinde yaşamak budalaca bir oyun değil miydi? Rekabet yüzünden maliyet fiyatları düşünce işçilerin nasıl açlığa mahkum edildiklerini anlattı. Hayır! Payanda tarifesi kabul edilemezdi, burada gizli bir hesap vardı, her işçinin bir günlük çalışmasından bir saatini çalmak istiyorlardı. Artık fazlaydı bu kadarı. Sefaletle yüz yüze bırakılan insanların adaleti yerine getirme zamanı gelmişti.
Sayfa 289Kitabı okudu
Hakikat, yalnız senin pınarında mı akar sandın.. Sadrın ve satıhlarınla hakikate nirengi mi gördün kendini Gün gelir, cân olunan hakikate payanda olur insan..
böğrümde kambur çocuklardan bir payanda.
"Çite payanda yapayım desen, o bile olmaz ölü bedenden."
893 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.