Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Sakarya'da 3282 ölü ve 13618 yaralı vermiştik. Büyük saldırı harbi(Başkomutanlık Meydan Muharebesi) bize 2542 ölü ve 9977 yaralıya mal olmuştur. *** Bu zafer Millet Meclisine, hükûmete, ordu komutanlarına rağmen Başkomutan Mustafa Kemal tarafından kazanılmıştır.”
Sayfa 427 - PozitifKitabı okudu
192 syf.
·
Puan vermedi
“Bu kitabı okumak adeta bir borçtur ve bir vazifedir” Behçet Kemal Çağlar Büyük imparatorlukların çöküşü dramatik oluyor. Roma İmparatorluğunun Vizigot Kralı Alaric tarafından yağmalanması ve yüzlerce yılda inşa edilen medeniyetin barbar Cermenlerin ayakları altında ezilmesi nasıl masum bir kadının tecavüze uğramasına benziyorsa Devleti Aliyyenin
Zeytindağı
ZeytindağıFalih Rıfkı Atay · Pozitif Yayınları · 20119,9bin okunma
Reklam
‘’İslamcılık daha Büyük Harpte ricat etmişti. Bunu Hürriyet ve itilafçıların gözüne sokmak için Mondros mutarekenamesinin Hicaz’ı, Asiri, Yemen’i, Suriye’yi, Irak’ı en yakın müttefik makamlara teslim eden on altıncı maddesi kâfi gelmedi, bütün Kurtuluş Harbi, Misakı Milli. Birinci ve İkinci İnönü, Sakarya da kâfi gelmedi. Durrizade fetvalarını vermeye devam ediyordu. Taassup halinde İslamcılık İstanbul’dan İtilaf donanmalarıyla beraber uzaklaştı, Vahiddeddin’le beraber kaçtı ve. Osmanlılık politikası, İzmit’te, Ali Kemalle beraber asıldı.’’
Mustafa Kemal Paşa
1000 seneye yakın bir süre dövüşen, yorulan, yıpranan, örselenen bir millet... İstiklal Harbi bu milletin boğazlanmamak için yaptığı son hamledir. 1774'te Küçük Kaynarca'da başlayan nihai geri çekiliş 154 sene sonra 1920'de Sakarya'nın kıyılarında durmuştur.
Sayfa 167
İki hikaye işittim. Masal olmadığı için anlatayım: Cemal Paşa artık ordu kumandanı değildir. Mütareke yakındır. Artık, harbe niçin girdiğimiz tartışılabilir, büyük adamların küçük adamları adam yerine saymak ve onlarla görüşmek sırası gelmiştir. Arkadaşım Y. K. bahriye çatanası içinde Büyükada'ya giderken sordu: -Paşam söyler misiniz, bu harbe
Sayfa 127Kitabı okudu
Teşbihte hata olmaz derler. Mareşal Petain, İkinci Dünya Harbi'nde Almanlarla işbirliği ettigi için Fransız vatanseverleri tarafından idama mahkum edilerek bir zindan köşesinde ölmüştür. Fakat Mareşal Petain'in Birinci Dünya Harbi'nde Fransız ordusuna kazandırdığı şeref, bir milli şeref olarak kalmıştır. Hatta o şeref Petain'in adından ayrılmamıştır. Hiçbir Fransız politikacısı, Petain'in ne kadar kötü bir Fransız olduğuna kendi milletini inandırmak için, Fransa tarihinin bir şerefine hakaret ve iftira etmeyi düşünmemiştir. İsmet İnönü'nün 1938'den sonraki politikasını haklı veya haksız olarak sevmeyenler yahut onunla haklı veya haksız bir geçmişi olanlar, vatana yaptığı son fenalık, Türk milletini İkinci Dünya Harbi'ne katılarak bugün bir demirperde peyki olmak faciasından kurtaran bu devlet ve politika adamını kötülemek için, İnönü savaşlarını Türk tarihinden silmeye kadar gitmişlerdir. İnönü savaşları, çete devrinden çıkan Anadolu'nun nizamlı ordusu ile ilk kazandığı zaferlerdir. Bu iki zaferin arkasından Sakarya, onun arkasından da Afyon ve Dumlupınar gelir. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar, sadece yüksek bilgili sanatçı komutanların emri altındaki nizamlı ordular tarafından başarılabilecek tarihi savaşlardır. Gerilla işleri değildir.
Sayfa 330Kitabı okudu
Reklam
İslâmcılık daha Büyük Harb'de ricat etmişti. Bunu Hürriyet ve itilâfçıların gözüne sokmak için Mondros mütarekenamesinin Hicaz'ı, Asir'i , Yemen'i, Suriye'yi, Irak'ı en yakın müttefik makamlara teslim eden on altıncı maddesi kâfi gelmedi, bütün Kurtuluş Harbi, Misak-ı Millî, Birinci ve İkinci İnönü, Sakarya da kâfi gelmedi. Dürrîzade fetvalarını vermeğe devam ediyordu. Taassup halinde islâmcılık İstanbul'dan itilâf donanmalarıyla beraber uzaklaştı, Vahideddin'le beraber kaçtı ve Osmanlılık politikası, İzmit'te, Ali Kemal'le beraber asıldı.
Sayfa 90 - Ötüken
Maliye durmuştur. İlim, ihtisas ve tecrübe, Mustafa Kemal'e hükmünü söylüyor: Hazinede para kalmamıştır, bulmak ihtimali de yoktur. İlim, ihtisas, tecrübe... Büyük kelimeler, büyük ve korkunç! Verdiği karar da şu: Türk milleti istiklalini ödeyemez! Aylık vermek için harbi bırakmak lazımdı. Mustafa Kemal'in kararı bu değildi. Vatan ve istiklali idi. Ve en iyi kanunu arayıp buldu: "Milletin nesi var, nesi yoksa yüzde kırkını vatan savunması için verecektir." Sakarya, Dumlupınar, İzmir ve Lozan... hepsini böyle ödedik. Mustafa Kemal, Büyük Harbe girmek aleyhinde idi: Kafa ve sanat adamı olduğu için. Mustafa Kemal Kurtuluş Harbini bırakmak fikrinde asla bulunmadı: Vatan adamı olduğu için. İşte size kitabın özü: İlim ve vatan adamı olunuz. Hiçbiri yalnız başına, ne sizi, ne de milletini kurtarabilir.
Sayfa 110 - Pozitif YayınlarıKitabı okudu
Ne kadar da uzun sürmüştü bilseniz...Tarih kitaplarından hangi gün başlayıp hangi gün bittiğini ögrenerek bu uzunluğu ölçemezsiniz.Sakarya Harbi'nin her dakikası kendi başına bir "zaman" gelen, geldiğini duyuran, giden, gittiğini duyuran bir zamandı.Uyanıklığımızda, uykuda imiş gibi ,sıçrıyorduk.Çünkü ben şimdi İstanbul'un bir köşesinde bu satırları, Sakarya savaşı'nı kazandığımız için yazabiliyorum.Bu sırada siz İstanbul denizini hâlâ o zafer şerefine seyrediyorsunuz.
Sayfa 339 - PozitifKitabı okudu
399 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Yüzyılın Lideri: Mustafa Kemal Atatürk!
Bu Hayatta bir Anam var, bir diğeri Zübeyde Hanımdır! Bu Hayatta bir Babam var, bir diğeri Ali Rıza Efendi’dir! Bu Hayatta bir tek ATATÜRK’üm var! O da; Başkomutan! Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Anafartalar Kumandanı! Gazi! Mareşal! Başbuğ! Mustafa Kemal ATATÜRK’tür….!!! 1908’de ki Mustafa Kemal düşmanları kim ise; 1915’te ki de onlardır.
Yüzyılın Kitabı - Yüzyılın Lideri
Yüzyılın Kitabı - Yüzyılın LideriSinan Meydan · İnkılap Kitabevi · 2018874 okunma
Reklam
Altintaş bozgunu
... ama böyle bir kararı elbette ki, Mustafa Kemal verebilirdi. Nutuk da bu durumu şöyle anlatir: Vaziyeti yakından inceledikten sonra Ismet Paşaya umumi olarak şu emri verdim. Orduyu Eskişehir kuzey ve güneyinde toplandıktan sonra, düşman ordusu ile araya büyük bir mesafe açmak lazımdır. Öyle ki, ordunun tanzimi düzenlenmesi ve vaziyetlendirmesi mümkün olabilsin. Bunun için Sakarya'nin doğusuna kadar çekilmek caizdir... düşman duraklamadan bizi takip ederse, kendisi hareket üslerinden uzaklaşacaktır. Onun dediği gibi yapılır ve onun dediği gibi olur. Orduda geçici yayilmalar ve kayıplar yaygındı. Ama subaylar geneişin başındaydı. Adına subaylar harbi denilen yeni ve büyük meydan muharebesi daha olacaktı. Ordu Sakarya doğusuna çekildi. Ve 23 Ağustos 1921 'de Sakarya'da bütün cephe boyuncatemas başladı.
Sayfa 179Kitabı okudu
289 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.