Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir insanın ne kadar iyi bir insan olduğu ile ilgili bir kanaate varmak gerektiğinde onun diğer insan ve canlılara acı vermemek için ne kadar çaba harcadığına bakmalıyız.
144 syf.
·
Puan vermedi
karamsar bir yol gösterici
Schopenhauer kitaplarını afilli aforizmaları bulup çıkarmak için okuyor birçok kişi. Eminim ki onu okuyan çoğu kişi felsefesinden habersiz. Bu yüzden ‘karamsar felsefeci’ olarak anılıyor. Oysa karamsarlığının içindeki güzelliği görebilmek ve kitaplarını doğru yorumlamak için onun felsefe sistemini bilmek gerekir. Ben de biraz bu felsefe sistemini
Hayatın Anlamı
Hayatın AnlamıArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20102,852 okunma
Reklam
Ahlakın temelinde merhamet yatar demişti filozof Arthur Schopenhauer iyi bir gününde. Belki hayatın temeli de buydu.
Sayfa 195Kitabı okudu
“Şu çoçuk doğurma işi, bedensel zevkin eşlik ettiği bir şey değil de tamamen akılla yapılan bir iş olsaydı; acaba insan soyu gerçekten varlığını sürdürmek ister miydi ? Bir insan gelecek nesle onu hayat yükünden kurtaracak kadar şevkât ve merhamet beslemez miydi ? Ya da böyle bir yükü onun üzerine yükleme sorumluluğunu soğukkanlılıkla üstlenmeyi istemeyecek kadar ona yakınlık duymaz mıydı ?”
Şu çocuk dünyaya getirme işi şimdi olduğu gibi bir zorunluluk veya bedensel zevkin eşlik ettiği bir şey değil de tamamen düşünüp taşınarak akılla yapılan bir iş olsaydı acaba insan soyu gerçekten varlığını sürdürmek ister miydi?Bir insan gelecek nesle onu hayat yükünden kurtaracak şefkat ve merhamet beslemez miydi?Ya da böyle bir yükü onun üzerine yükleme sorumluluğunu soğukkanlılıkla üstlenmeyi istemeyecek kadar ona yakınlık duymaz mıydı?
Kant'ın ve Schopenhauer'un bir Tanrı'nın var olduğunu kanıtlamanın imkansızlığına yönelik iddialarını zihnimde tekrar gözden geçiriyor, bu iddianın geçerliliğini sorguluyor ve iddiayı çürütüyordum. Sebep, diyordum kendi kendime, zaman ve uzay gibi bir düşünce kategorisi değildir. Eğer ben varsam bunun bir sebebi ve o sebebin de başka sebepleri olmak zorundadır. Her şeyin ilk sebebi ise insanların "Tanrı" dedikleri şeydir. Bu düşünce üzerinde bir süre durdum ve bütün varlığımla o sebebin varlığının ayırdına varmaya çalıştım. Beni var eden bir gücün olduğunu kabul eder etmez de yaşamaya devam edebileeeğimi hissettim. Ama kendime şunu sordum: "Bu sebep, bu güç nedir? Onu kafamda nasıl canlandırmalıyım? Benim Tanrı dediğim o şeyle ilgim nedir?" Sadece bildik yanıtlar aklıma geldi: "O yaratan ve esirgeyendir." Bu cevap beni tatmin etmedi ve içimde var oluşum için gerekli olan bir şeyleri yitiriyor olduğumu hissettim. Dehşete kapıldım ve kendisini aradığım O'na bana yardım etmesi için dua ettim. Ancak ben ne kadar dua ettiysem, O'nun beni işitmediğini ve çağrımı kimsenin muhatap almadığını o kadar iyi anladım. Ve yüreğimde Tanrı'nın olmadığına dair bir ümitsizlikle şöyle dedim: "Tanrım bana merhamet et, beni koru! Tanrım bana bilmediğimi öğret!" Ne var ki, hiç kimse bana merhamet etmedi.
Reklam
Şu çocuk dünyaya getirme işi şimdi olduğu gibi bir zorunluluk veya bedensel zevkin eşlik ettiği bir şey de­ğil de tamamen düşünüp taşınarak akılla yapılan bir iş olsaydı acaba insan soyu gerçekten varlığını sürdürmek ister miydi? Bir insan gelecek nesle onu hayat yükünden kurtaracak kadar şefkat ve merhamet beslemez miydi? Ya da böyle bir yükü onun üzerine yükleme sorumlulu­ğunu soğukkanlılıkla üstlenmeyi istemeyecek kadar ona yakınlık duymaz mıydı?
Sayfa 29
İn­sanın tek umudu, istemin köleleri olan bireycilik ve egoizmden vazgeçe­rek, kendisini istemin egemenliğin­den kurtarmasındadır. Bu ancak öz­veri ile başarılır. Bu özveri ise kendi­sini, başka insanlara merhamet duy­makta, sanat eserlerinin estetik bir bakış açısıyla izlenmesinde (istemdışı bir dalıpgidişle) ve tüm ırkların ve dinlerin aziz insanları ve çilecileri ta­rafından uygulandığı gibi, istemin bastırılmasında gösterir.
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
Şu çocuk dünyaya getirme işi şimdi olduğu gibi bir zorunluluk veya bedensel zevkin eşlik ettiği bir şey de­ ğil de tamamen düşünüp taşınarak akılla yapılan bir iş olsaydı acaba insan soyu gerçekten varlığını sürdürmek ister miydi? Bir insan gelecek nesle onu hayat yükünden kurtaracak kadar şefkat ve merhamet beslemez miydi? Ya da böyle bir yükü onun üzerine yükleme sorumlulu­ğunu soğukkanlılıkla üstlenmeyi istemeyecek kadar ona yakınlık duymaz mıydı?
Sayfa 29 - Say Yayınları
Reklam
Bireylerin bildiği ve içinde yaşadığı tek dünya, kendi beyinlerinde kurguladıkları mekândır.
..talihi hep gelecekte ya da geçmişte görürüz ve yaşadığımız an, bize hep bir rüzgarın güneşi örtmek için sürdüğü gri bir bulut izlenimini verir.
54 syf.
9/10 puan verdi
·
53 günde okudu
Nietzsche ve Schopenhauer İle Küçük Bir Söyleşi
Kitap;iki oturum sonucu sembolik röportajlardan oluşur. İlk oturum:İnanç ve özgür irade üzerine sorulan sorulardan,irdelenen meselelerden meydana gelir. Nietzsche'ye göre özgür irade diye bir şey yoktur.Ona göre;Tanrı tarafından yaratılanlara sunulan seçeneklerde sınırların ve mecburiyetlerin olması özgür irade ortamıyla celişir.İnanç
Nietzsche ve Schopenhauer ile Küçük Bir Söyleşi
Nietzsche ve Schopenhauer ile Küçük Bir SöyleşiOğuz İnel · Fihrist · 20236 okunma
873 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.