"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Sandığa giderken şunları unutma.
Kaldığı tarikat yurdunda bunalıma girip intihar eden 20 yaşındaki tıp öğrencisi Enes'i unutma, bizden çaldıkları paraları ayakkabı kutularında biriktirenleri unutma, bir gecede 128 milyar doları çalan damadı unutma, sma hastası çocukları tedavi etkisi yok denilerek ilaçlardan mahrum bırakıp ölüme terk edenleri
şunu asla unutma
izleyicisi olduğun her acının , müşterisisin ..
zemini oluşurken seyirci kalırsan
ucu sana dokunmadığında izlersen
senden olanlar yaparsa susarsan
işine yararsa destek verirsen
itiraz eden olursa yalnız bırakırsan
kendi kendine düzelsin istiyorsan
hiçbir şey değişmeyecek
katlanarak devam edecek ..
( Terör , Şiddet ,
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır.
— Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir.
— Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
zaman bir yılı daha süpürdü
baktın mı
geçmişin temiz mi
temiz mi yürünen sokaklar .
kimsenin gördüğünde mutlu olduğu biri olmasan
dert etme , kendi gördüklerin ile mutlu ol
bakarsın gelecek yıl daha az üzülürsün
ama bu yıl ki acını yine de unutma olur mu
attığın adımların
seni göğe çıkarmaz ama uçurumdan atabilir
kahve içeceğin insanları da
Bağımsızlığımızın Timsali olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!
* * *
“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.” 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Bu Hayatta bir Anam var, bir diğeri Zübeyde Hanımdır!
Bu Hayatta bir Babam var, bir diğeri Ali Rıza Efendi’dir!
Bu Hayatta bir tek ATATÜRK’üm var!
O da; Başkomutan!
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu,
Anafartalar Kumandanı! Gazi! Mareşal! Başbuğ!
Mustafa Kemal ATATÜRK’tür….!!!
1908’de ki Mustafa Kemal düşmanları kim ise; 1915’te ki de onlardır.
Neye teslim olmamı istedin Mela? Neden bana öğrettiğin tek şey teslimiyetti? Neydi kalbine gelen şüphe? Neyden çekindin? Neydi seni korkutan? Bilmen imkansız geleceği, neler hissettin de anlattın? Neler geldi aklına da "ne olursa olsun asla unutma" diye tembihledin çok şeyi? Mela. Bir duysam sesini. Bir arasan bir sorsan. Bir zamanlar yorgun biri vardı desen, sevdiğimi söylerdim desen. Hiç mi gelmiyorum aklına Mela? Hiç mi geriye gitmez zaman, hiç mi sevmezdin sen beni?..
Demiştin ama bir gece yarısında. İnsan unutur mu sevdiğini, bırakır mı bu ıssız dünyada tek başına?.. 😔
*
Bugün 19 Mayıs 2019;
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Samsun’a çıkışının 100.Yılı!
Bugün Paşamın Doğum Günü... Kutlu Olsun!
*
100 Yıl geçmiş olmasına rağmen birileri tarihten ders almamış olacak ki Sayın ÖZAKMAN bizlere bir hatırlatma yapmış!!
Tarihten ders almazsanız;
Tarih size çok güzel dersler verir!!
Bizim tarihten anladığımız, tarihten
🌹Büyüsün diye gülü sularsın gün geçtikçe gül büyür ve güzelleşir.Sonra biri çıkar gülü koklar.Gülün yapraklarından birini koparır.Gül o günden sonra da toprağına küser
Ne kadar sulansa da kendisini bir türlü toparlayamaz.
Bir zaman sonra tozlaşıp toprağa karışır ve ölür.Gülün yaprağını koparan yabancı, aylar sonra gülü tekrar koklamak için geldiğinde ise geriye kalan sadece gülün başsız dikenlerle çevrili bedenini görür. O duruma o kadar üzülür ki gülün başsız bedenine başlı bedeniyle
boyun eğerek göz yaşı döker.
Ve o günden sonra bir arayışa girer .
O gülün kokusunu bulmak için başka yerlere gidip durmadan bambaşka gülleri koklar yabancı o arayıslarda başka gülleri koklarken .Bir gün rüzgarın uğultusuyla gözlerinin cok az gördüğünü,bacaklarının yürümekte zorluk cektiğini ve saçın ak renge büründüğünün farkina varır.
O kadar arayıştan sonra ömür bitti ilk gülün kokusu bulunamadı.asla bulunmuyacaktı da Fakat yabancı
Başta bunu bilmeliydi ki bazı güllerin rengi aynı olabilir.
Fakat kokusu farklıdır.Çünkü her gülün kokusu kendisine hastır.
Bir gülün ona has kokusunu milyarlaca gülü koklasanda bulamazsın.Sen sen ol gülün has kokusuna sadık kal onu incitmeden koklamaya çalıs.
Eğer incitirsen toprağına küser ve ölür.Sen de yalnız kalırsın her ona benziyeni gülüm diye koklamaya çalışırsın sonra kokusundan çıkartırsın ki "Benim gülüm başkadı bee ! " diye haykırırsın
Unutma her gülün kokusu kendisine hastır. Vefa Ulutaş🌹
kaybettiğin yerde bekleme,
güçsüzler öyle yapar.
sana kapanan kapıyı bir daha çalma,
kapanan kapıyı acizler çalar.
unutma ki bu aşağılık dünyadasın:
kötülüğü baş tacı edip,
iyiliği çılgınlık sayan dünyada.
şunu iyi bil ki,
Arkadaşlar gerçekten çok sıkıldım ya, bir grup ne okuduğunu anlamayan kesim kitabı yerden yere gömdü durdu; geri kalanı saçma sapan eleştirilerle prim yaptı, peki ya ben? Ben asla sözümü esirgemem, gerçek fikrim neyse onu sonuna kadar savunurum.
Uzun zamandır Şeyma hanımın kitabıyla ilgili inceleme yapmayı düşünüyordum, unutuyorum arkadaşlar;