Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Arapçayı bilmeden hafız olmak
Bence bahis mevzusu olacak şey, ayrı ayrı okul de- ğildir. Millete dinini, imanını, bütün insanlık ihtiyaçları- nı vermek için bir yer vardır ki, ona okul derler. İsterse- niz medrese diyelim. Fakat ona başka, ötekine başka bir şey demeyelim. Başka bir şey olamaz. Bir tane olur ve o hakiki bir millet yetiştirecektir ve İslam yetiştirecektir. Bu
Reklam
Bizi daha çok üzerler
Onlardan mısın sen de? Gözlerini kaçırarak konuşanlardan? Hani o kırıldığını bile söylemeyenlerden? Memnun oldum. Ben de. Sana bir şey diyeyim mi? Bizi daha çok üzerler.
Senin gibi olmak için neler vermezdim. Sen o kadar iyi bir insansın ki... Sen çok iyisin. Ben ise çöp evet çöpten bir farkım yok ve şimdi Duru'yu da bu çöplüğe sürüklüyorum. O da çok iyi birisi ve ben sizi hak ediyor muyum bilmiyorum. Aksine. Bizden daha çok hak ediyordu mutlu olmayı. O almadan vermeyi severdi. Sadece maddi değil manevi olarak da elinden geldiğince her şeyi paylaşırdı. Ona sonuna kadar güvenebilirdik. Kendisine gözüm kapalı bir şekilde canımı bile emanet ederdim. İçinde barındırdığı iyiliğin üzerini örtmelerine müsaade etmesi kendi hatası değildi. O da karşısına çıkan insanlara güvenerek perde çekmişti bu iyiliğe. Ama biliyordum ki perde kapalı olsa da pencere sonuna kadar açıktı. Duru'ya zamanında vermiş olduğum söz aklıma geldi. Buna fırsatım olmadan Ali benden hızlı davranmıştı ve şimdi güzel bir ilişkileri vardı. Düşündüğünden daha iyisin Ali. Sen bunu göremiyor ola- bilirsin ama ben bunun farkındayım. Duru da bunun farkında. Sen kendisine sevgini açmadan önce de farkındaydı. Birlikte köye gittiğimiz her gün illaki senin konun açılırdı ve seni ne kadar sevdiğinden söz etmeden kapanmazdı konu. Yine ben de aynı şekilde. Artık hayatıma aldığım insanları sınavdan geçiriyorum. İnanır mısın, sınavı geçmeyi başaran tek insansın. Hayvanları buna dahil etmiyorum. Biraz torpil katıyorum el- bette araya ama onlardan bir zarar görülmez. Eğer bu kadar iyi olmasaydın sınavı geçebilir miydin sanıyorsun?
Sayfa 226 - İkinci adam yayınlarıKitabı okudu
AHMAKTAN KAÇIYORUM
Hazret-i Îsâ, sanki kendisini bir aslan kovalıyormuş gibi canhıraş bir şekilde kaçmaktadır. Adamın biri, bu hâle hayret ederek ardından koşar ve seslenir: “–Hayrola, ürkütülmüş bir kuş gibi çırpına çırpına niçin ve nereye kaçıyorsun? Arkanda kimse yok ki!” der. Îsâ -aleyhisselâm- o kadar hızlı koşmaktadır ki, acelesinden adamın suâline cevap
Onlardan mısın sen de? Gözlerini kaçırarak konuşanlardan? Hani o kırıldığını bile söylemeyenlerden? Memnun oldum. Ben de. Sana bir şey diyeyim mi? Bizi daha çok üzerler... ...
Reklam
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
Asır te­red­düt edi­yor, de­dim. Her in­san, hat­ta se­nin ka­pı­cın bi­le dev­ri­nin ifa­de­si­dir. Onu yir­mi da­ki­ka söy­let, “an­la­mı­yo­rum, an­la­mı­yo­rum, za­ma­ne baş­ka!” di­ye­cek­tir. Öteden beri ze­ki adam­lar te­red­düt et­miş­ler­dir. Sep­ti­sizm ye­ni bir fi­kir ha­re­ke­ti de­ğil­dir. Fa­kat şüp­he­mi­zi ve te­red­dü­dü­mü­zü
Sen de onlardan biri değil misin sanki, der gibiydi. Üzülmedim. Bir gün inanacaktı.
Sayfa 88
Onlardan mısın sen de? Gözlerini kaçırarak konuşmalardan? Hani o kırıldığını bile söylemeyenlerden? Memnun oldum. Ben de. Sana bir şey diyeyim mi? Bizi daha çok üzerler...
Reklam
10/Yunus Suresi
42. Onlardan seni dinleyenler de var. Ancak sağırlara duyurabilir misin? Üstelik akıllarını da kullanmıyorlarsa! 43. Onlardan sana bakanlar da var. Fakat körlere sen mi doğru yolu göstereceksin? Eğer basiretli değillerse! 44. Allah, insanlara haksızlık yapmaz. Ancak insanlar kendi kendilerine haksızlık yaparlar.
Bakara
‌ ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir. Bakara 2 ‌ اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak
Odayı tek aydınlatan şeyler, televizyondan gelen, yanıp sönen mavi ışıklar ve şöminenin vermiş olduğu aydınlıktı. River'a bakıp bu olaym bizi nasıl etkileyeceğini düşündüm. Uykusunda ufak ufak kıpırdıyordu. Onun kalp atışmı hissetmek için elimi kalbinin üzerine koydum. Tişörtünün altmdan teninin sıcaklığını hissedebiliyordum ve onu
Sayfa 59
Ümmü Süleym de- nilen Rümeysa³¹ dan rivayet edildiğine göre, bu muhterem kadın dedi ki: - Kocam Ebu Talha evde yokken oğlum öldü. Kalkıp evin bir köşesinde çocuğu örttüm. Ebu Talha gelince kalkıp onun iftar yemeğini hazırladım. O, yemeğini yedi ve sordu: "Ço- cuk nasıldır?" Ben: "Allah'ın hamd ü nimetiyle çocuk en gü- zel
443 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.