Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yalnızca insan olarak Sokrates değil, onun kişiliğinde felsefenin kendisi de dış dünyadan iç dünyaya yöneldi. O zamana kadar felsefenin gözleri çevredeki Doğanın değişen görünümüne mantıklı bir açıklama bulmak için dışarı çevrilmişti. Şimdiyse başka bir alana- insan yaşamının düzeni ve amacına- ve bu alanın merkezinde de bireysel ruhun doğasına çevrilmişlerdir. Sokrates öncesi felsefe: Doğanın Keşfiyle,Sokrates felsefesi ise: İnsan Ruhunun Keşfiyle başlar.
592 syf.
8/10 puan verdi
Sofie'nin Dünyası: Her Yaştan Okura Hitap Eden Bir Felsefe Serüven
Bir düşünün, 15 yaşında meraklı bir genç kızsınız ve gizemli mektuplar alarak felsefe tarihinin büyüleyici dünyasına adım atıyorsunuz. Bu mektuplar, size Sokrates'ten Sartre'a kadar uzanan bir zaman tünelinin kapılarını açıyor ve her adımda yeni bir filozof ve onunla ilgili merak uyandıran bir soru ile karşılaşıyorsunuz. Sofie'nin
Sofie'nin Dünyası
Sofie'nin DünyasıJostein Gaarder · Pan Yayıncılık · 202036,7bin okunma
Reklam
Bir gün Sokrates arkadaşlarıyla toplanmış bir yandan yiyip içerken, bir yandan da onlara aşkın ne olduğunu soruyormuş. Birçoğumuzun bildiği yanıt Sokrates'ten değil Aristofenes'ten gelmiş. Aristofenes insanın başlangıçta günümüzde olduğu gibi tek bir canlı olarak değil, aksine omuzlarından birbirine bağlı bir çift olarak yaratıldığını anlatmış. Aristofenes'e göre üç farklı çift varmış: erkek-kadın, erkek-erkek ve kadın-kadın. Bu ikiz gibi birbirine benzer olan çift bütün gün birlikte dolaşeıp durur ve dolayısıyla hiç yalnızlık çekmezmiş. Bir gün öyle bir yanlış yapmışlar ki Zeus onları ikiye ayırarak cezalandırmış ve ondan sonraki yaşamlarının tamamını diğer yarılarını arayarak geçirmişler. "Bundan dolayı" der Aristofenes, "günümüz insanı da bütün hayatı boyunca kendisini bütünleyecek diğer insanın arayışı içindedir, çünkü insan en temelde bir değil, iki kişidir."
Bundan 2476 yıl önce (zaman nasıl da geçiyor) doğan ve yetmiş bir yıllık ömründe bir tek kitap bile yazmayan (dolayısıyla imza günü yapamayan) Sokrates'ten bize kalanlar (medyayla değil) öğrencileriyle yaptığı söyleşilerdir.
Sayfa 200Kitabı okudu
""Kuş kafesleri gibidir evlilik: Kafesin dışındakiler içine giremedikleri için üzülür, içindekilerse dışarı çıkma hayalleri içinde yaşar! Sokrates'e evliliğin mi yoksa bekârlığın mı iyi olduğu sorulduğunda verdiği cevap, "Evlensen de pişman olursun, bekâr kalsan da pişman olursun" imiş. Evlilik şu söze tıpatıp uyan bir sözleşme: "İnsan, insanın ya tanrısıdır ya da kurdu." Evliliği inşa etmek için birçok niteliğin bir araya gelmesi gerekir. Günümüzde sıradan, halktan insanlar için çok uygundur çünkü bu insanlarda hazlar, merak ve aylaklık evliliğe zarar vermez. Benim gibi, biraz sıradışı bir mizaç için, her türlü ilişkiden ve mecburiyet ten kaçan biri için, pek uygun değildir bu kurum.""
Sayfa 941 - Alfa Yayınları
248 syf.
10/10 puan verdi
Kurtasîya Pirtûkê
Kurtasî ya pirtûka ÎSLAMÎZM DEWLET Û NETEWEPERWERIYA KURDÎ ya Kamal SOLEIMANI DESTPÊK Di DÎROKNUSÎYÊN FERMÎ DE ÎMAJA KURD • Şêx Ubeydulahê Nehrî, Seîdê Kurdî / Nursî û yên wek wan divê wek islamist neyên kategorizekirin. • Ne Ubeydulah ne Şêx Seîd daxwaza pergala xelifetiyê dikirin. • Gelek ji siyasetên modernîzekirin û navendîkirinê ku ji
Îslam, Îslamîzm, Dewlet û Neteperweriya Kurdî
Îslam, Îslamîzm, Dewlet û Neteperweriya KurdîKamal Soleimani · Peywend Yayınları · 20182 okunma
Reklam
Davranışlar>sözler
“Eğer görüşlerimi resmi biçimde açıklamıyorsam davranışlarımla açıklarım. Davranışlar sizce de sözlerden daha güvenilir şeyler değil midir?” Sokrates
“Erdem bir eylemler meselesidir, öğrenilmiş öğütler meselesi değildir.”
++ Hume / Duygularımız
Etik ve ahlak konularında da Hume Rasyonalizme karşı çıkmıştır. Rasyonalistler haklı ile haksızı ayırt etmenin insan aklına özgü bir şey olduğunu düşünüyordu. Bu doğal hukuk anlayışına Sokrates'ten Locke'a kadar pek çok filozofta rastladık. Ama Hume ne yapıp ne söylediğimizi aklın belirlediğine inanmıyordu." "Ne belirliyordu peki?" "Duygularımız. Muhtaç birine yardım etmeye karar veriyorsan, seni buna zorlayan duygularındır, aklın değil." "Ya yardım etmek filan istemiyorsam?" "O zaman da belirleyici olan duygularındır yine. Muhtaç birine yardım etmemek akla ne uygundur ne de aykırı, ama belki bayağı bir davranıştır." "Ama bir yerde bir sınır olmalı mutlaka. Başka bir insanı öldürmenin doğru olmadığını herkes bilir." "Hume'a göre her insanda başkalarının ne hissettiğine dair bir duygu vardır -hali iyi mi, yoksa acı mı çekiyor. Yani duygudaşlık gibi bir yeteneğimiz var. Ama bunun akılla hiçbir ilişkisi bulunmaz."
Sayfa 317 - Pan
Her şeye rağmen, Van den Eden "Spinoza gibi bir dehanın arkasındaki adam" ol­masa da ya da Spinoza için Sokrates'in Plato için oynadığı rolü oynamasa da, Spinoza bu eski Cizvit'ten aldığı derslerden faz­lasıyla faydalanmış olmalıdır. Latince'nin yanında Van den Eden'den sağlam bir hümanist eğitim ile siyasi ve dini konu­lurda açık görüşlü olma meziyetini edindi.
Sayfa 174 - İletişim Yayınları
Reklam
"Tanrılar, gerçekten iyi ve güzel şeylerden hiçbirini insanlara gayretsiz ve zahmetsiz bahşetmez." — Sofist Keoslu Prodikos (MÖ 5. yüzyıl): fr. 2. [Ksenophon, Sokrates'ten Anılar: II.1.21 vd.]
Platon onu, "delirmiş Sokrates" diye adlandırıyordu; "samimileşmiş Sokrates" demeliydi; İyilik'ten, formüllerden ve Site'den vazgeçen, nihayet sadece psikolog olan Sokrates. Fakat Sokrates -yüceyken bile- kabul görür, örnek alınacak model, usta olarak kalır. Bir tek Diogenes hiçbir şey önermez; tavrınınözünde de kinizmin temeli, insan olmanın gülünçlüğünden hayalarına kadar dehşet duymayla belirlenmiştir.
Sayfa 74 - Metis Yayınları | 12.Baskı 2023Kitabı okudu
Herakleitos ve Pre-Sokratik Felsefe
Yunan filozof Herakleitos (MÖ 540-480) Efes'te doğdu. Sokrates'ten önce gelen ve pre-Sokratik filozoflar adı verilen bir grup tarihçi arasında lider bir figürdü. Herakleitos evrenin bir düzen içinde yaşadığını ve sıcak ile soğuk, iyi ile kötü gibi zıtlıkların bağlantılı olduğunu ileri sürdü. Bir taraftaki değişiklik her zaman diğer tarafta eşleşen bir değişiklikle dengelenir. Her şey akar ya da değişir. Platon bunu bilinen meşhur hâliyle "Hiç kimse aynı nehirde iki kere yıkanamaz," diye yorumlar; çünkü aynı nehirde bile akan sular her zaman farklıdır. Herakleitos evrenin temel maddesinin ateş olduğunu düşünürdü. Diğer Pre-Sokratik filozoflar ise farklı fikirdeydiler; Miletli Thales su, Anaksimenes hava olduğunu ileri sürerken Pisagorcular temel maddenin sayılar olduğunu söylüyordu. Leukippos ve onun öğrencisi Demokritos, maddenin en küçük ve bölünemez yapıtaşı olan atomları ilk akıl edenlerdi. Demokritos'un teorisi atomların uzayda (ya da boşlukta) hareket ettiği, evreni oluşturmak için çarpıştığı şeklindeydi.
Sayfa 158 - Kronik KitapKitabı okudu
Sokrates Anaksagoras'ı okurken,bu Aklın eyleminin uzaydaki hareketi başlatmakla sınırlı olduğunu ve sonrası için Anaksagoras'ın alışılmış mekanik nedenlere döndüğünü gördü. Bununla birlikte,dünya bu sistem içinde herhangi bir iyi amaç için tasarlanmamıştı!
Sokrates ardından birilerinin, Perikles'in arkadaşı filozof Anaksagoras'ın dünyanın bir "Akıl" tarafından düzenlenmiş olduğunu anlatan bir kitabını yüksek sesle okuduğunu duydu. Bu onu çok umutlandırdı. Her şeyi düzenleyen bir Aklın elbette ki onları "en iyi için" konumlandıracağını düşündü.
1.402 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.