Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
imam efendi töreye uygun olarak Berber Hayri'ye son sözünün ne olduğunu sordu. Berber Hayri de «Söylesem neye yarar, anlamazsınız ki...» deyince, günlerden beri bu asma işlemlerinin yorgunluğundan sinirleri bozulmuş olan Savcı, boynuna ip geçmiş adamın bu küstahlığı karşısında, belki de merakla, belli belirsiz alaycı bir sesle «Söyle bakalım, belki anlarız.» dedi. Berber Hayri «Benim inandığıma siz inanmazsınız, sizin inandığınıza da ben inanmıyorum.» dedi.
Nesin Yayınevi
… içi ısınmıştı Berber Hayri'ye. Onu öyle bir asacak, düğümü ense çukuruna öyle denk getirecekti ki, Hayri hiç debelenmeden boğuluverecekti. Bunları tasarlarken Berber Hayri'ye bakıp içinden de «Bir Cellat Çingene Ali'nin iyiliği de ancak bu kadar olur, elimden bu kadar gelir.» diye geçirdi.
Sayfa 177Kitabı okudu
Reklam
231 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Merhaba, Aziz Nesin'i ilk defa okuyorum. Geçtiğimiz günlerde de bir tiyatro(Meçhul Paşa) oyununa gittim. Aziz Nesin de tiyatroda bir karakter olarak vardı. Kitabını da hemen arkasından okumuş olmak iyi bir tesadüf oldu. Aziz Nesin'i okumamış olsam da edebiyattaki genel çizgisini, dünya görüşünü bilen biriydim. Toplumsal eleştiriyi mizahla birleştiren başarılı bir yazar. Surname'ye gelecek olursam toplumsal eleştiri içeren, mizah olduğu söylenen ama birçok yerinde gerilerek okuduğum bir kitap oldu. Genel anlatış tarzı basitti, eleştiriyi gizlice değil aslında açık yüreklilikle yapıyordu yazar. Hem toplumdaki ahlâkî çöküşü hem bu çöküşün insanları düşürdüğü komik durumu hem de adalet mekanizmalarındaki vasatlıkları okuyoruz kitapta. Eleştirel dili oldukça hoşuma gitti. Suçluların yaptıklarının yazıldığı kısımlarda bu kadar açıklık beklemiyordum o yüzden fazlaca hazırlıksız yakalandım ve beni oldukça kötü etkiledi. Geneline bakacak olursak tavsiye edebileceğim bir kitap. Geçmiş dönemleri anlatıyor ama hala ne çok değişmeyen şey var. Hatta daha da kötüye giden birçok şey...
Surname
SurnameAziz Nesin · Adam Yayınları · 1995913 okunma
bu denli çok şey bilen kişinin bir işçi olamayacağını düşünüp, «Estağfurullah...» deyince, Ustam gülümsemiş, Hayri'ye işçiliğin nasıl övünç veren, onurlu bir uğraş olduğunu kısa sözlerle anlatmıştı. Küt uçlu kısa ve kaim parmaklı ellerini uzatıp «Dünyayı biz kuruyoruz, her ne varsa biz yapıp yaratıyoruz; iyilikleriyle kötülükleriyle bizim bütün bunlar...» diyeövünürken Ustam sesince büyüyordu. Sonraki konuşmalarında Ustam'ın bir zamanlar sanat okullarında öğretmenlik de ettiğini öğrenmiş, ama işçi olduğunu söylemekten kıvandığını anlamıştı.
Sayfa 74 - Nesin Yayınevi
«Evet, ben de suçluyum ama, hiç olmazsa ben...» diye vicdanlarının ağzını kapayacak bir gerekçe tıkacı bulanlar, Berber Hayri'ye düşman olmuşlardı. Berber Hayri hele bir asılsın, yeryüzünden bütün kötülük kalkacak, sanki kendileri de bütün suçlardan, suçluluklardan kurtulacaklar
Nesin Yayınevi
...imam efendi töreye uygun olarak Berber Hayri'ye son sözünün ne olduğunu sordu. Berber Hayri de «Söylesem neye yarar, anlamazsınız ki...»
Reklam
«1882 yılında Trieste Fuarının açılışında elbombaları attığı için idam cezasına çarptırılan bir suçlunun affı için Avusturya imparatoruna yazdığı mektupta Victor Hugo şöyle diyordu: «İdam cezası yirminci yüzyılın yasalarından silinecektir. Geleceğin hukukunu bugünden uygulamak ne güzel bişey olur!» Gelecekte belki idam cezası kalkacaktı ama, Berber Hayri'ye o mutlu geleceği beklemesi için fırsat vermezlerdi ki...
200 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
İdam Surnamesi(+21)
Surname denilince aklınıza ilk önce ne geliyor? Bence aklınıza
Surname
Surname
,
Nabi'nin Surnâmesi
Nabi'nin Surnâmesi
gibi eski büyük kalemlerin evlenme, düğün dernek, sünnet gibi önemli ve eğlenceli olayları anlatan, halkın katıldığı, masrafları bol, şölen, tören, eğlence ve gösterileri betimleyerek anlatan kitaplar geliyor. Zaten
Aziz Nesin
Aziz Nesin
de yukarıda belirttiğim önemli surname
Surname
SurnameAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 2017913 okunma
Lokman ile Senai iyi dost idiler. Yedikleri içtikleri ayrı gitmez, birbirlerini çok sever, haklarını korurlardı. Günün birinde Senai'ye bir kavun hediye geldi. Lokman'ı çağırdı ve kavundan bir dilim keserek ona sundu. Lokman kavunu afiyetle yedi. Senai bir dilim daha kesip verdi. Onu da yedi. Senai içinden "Lokman kavunu çok seviyor anlaşılan!" dedi ve kavunu dilim dilim ona ikrama devam etti. Son dilime gelince "Bakalım nasıl bir tatlı kavunmuş?" diyerek küçük bir ısırık almak istedi. Ardından hemen tükürdü. Ağzının içini sanki ateş kaplamıştı, kavun o derece acıydı. Birkaç of-poftan sonra Lokman'a döndü: "A benim canım. Nasıl oldu da böylesine acı bir şeyi tatlı tatlı yiyip bitirdin?" Lokman cevap verdi: "Ben senin elinden bunca zaman öyle tatlı nimetler yedim ki şimdi buna acı demeye utandım."
Sayfa 155Kitabı okudu
408 syf.
·
Puan vermedi
·
78 günde okudu
İskender Pala' nın kalemini çok severim. Birçok kitabını okudum. Son kitabı Surnâme' ye 2 Şubat' ta başlamıştım. Hepimizi kahreden afetten sonra uzun bir süre elime alamadım. Sonra tekrar başladım ve şubat ayında çektiğim fotoğrafı ile ancak şimdi paylaşabiliyorum. Şehzadeler için tertiplenen sünnet düğünü için yapılan hazırlıkların ve kutlamaların anlatıldığı sayfalar Osmanlı dönemindeki ihtişamı gözler önüne seriyor. Ve bu sırada Sadrazamın vefatı üzerine makam sevdasına düşen devlet adamlarının hırsları uğruna ne kadar ileri gidebileceklerine şahit oluyoruz. Padişah her şey yolunda sanarken el altından aslında ne kadar çok yolsuzluk yapıldığını, halkın da padişahın da yer yer nasıl kandırıldığını görüyoruz. Yıllar önce yine bu gözü dönmüş devlet adamları tarafından hayatları karartılan iki kardeş Nasrettin ve Nusrettin' in hikâyeye dahil olmasıyla birlikte kendimizi heyecanlı bir polisiyenin içinde buluyoruz. Tarih ve polisiyenin çok güzel harmanlandığı, keyifli bir roman olduğunu söyleyebilirim. Saatçilik ve mekanizmalarla ilgili zekice yerleştirilmiş detaylar da romana ayrı bir lezzet katmıştı. Diğer kitaplarından sonra çıtayı çok yükselttiğini söyleyemem ama yine de keyif alarak okuduğum bir kitap oldu. Instagram/ @ lezzetlikitaptariflerim #surname #iskenderpala #lezzetli1kitap
Surname
Surnameİskender Pala · Kapı Yayınları · 20221,796 okunma
Reklam
408 syf.
·
Puan vermedi
İskender Pala
İskender Pala
ya düşük puan vermeye elim gitmediği için kitabı puansız bıraktım. Ama yüksek puanlar verip kitaba ayılıp bayılanları gördükçe şaşırmadım diyemem.
Katre-i Matem
Katre-i Matem
Şah ve Sultan
Şah ve Sultan
Od
Od
gibi kitapları hiç okumadılar diye düşündüm. Çünkü bu kitaplardan İskender Pala kaleminin hazzını alanların Surname'ye bayılmaları imkansız. Önceki saydığım kitaplarına göre çok basit ve sığ geldi bana açıkçası bitirmek için okudum. Konusuyla, diliyle, işleyişiyle tamamen başkası yazmış gibi basit ve yazmış olmak için yazılmış gibi. Konu başlarına koyulan kıssadan hisseleri konuya bağlamaya çalışmak çok acemice olmuş. Üzüldüm çünkü her kitabını hevesle aldığım yazarın artık neden eskisi gibi yazmamakta direttiğini anlayamıyorum.
A-71
A-71
deki hayal kırıklığından sonra bu kitabı hevesle aldım. Adına yaraşır bir kitap okuyamadım maalesef. Ama yine ne zaman yeni bir kitap çıkarsa okuyacağım bir umutla..
Surname
Surnameİskender Pala · Kapı Yayınları · 20221,796 okunma
İskender Pala
Lokman ile Senai iyi dost idiler. Yedikleri içtikleri ayrı gitmez, birbirlerini çok sever, haklarını korurlardı. Günün birinde Senai'ye bir kavun hediye geldi. Lokman'ı çağırdı ve kavundan bir dilim keserek ona sundu. Lokman kavunu afiyetle yedi. Senai bir dilim daha kesip verdi. Onu da yedi. Senai içinden "Lokman kavunu çok seviyor anlaşılan!" dedi ve kavunu dilim dilim ona ikrama devam etti. Son dilime gelince "Bakalım nasıl bir tatlı kavunmuş?" diyerek küçük bir ısırık almak istedi. Ardından hemen tükürdü. Ağzının içini sanki ateş kaplamıştı, kavun o derece acıydı. Birkaç of poftan sonra Lokman'a döndü: "A benim canım. Nasıl oldu da böylesine acı bir şeyi tatlı tatlı yiyip bitirdin?" Lokman cevap verdi: "Ben senin elinden bunca zaman öyle tatlı nimetler yedim ki şimdi buna acı demeye utandım."
Sayfa 155 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
«Evet, ben de suçluyum ama, hiç olmazsa ben...» diye vicdanlarının ağzını kapayacak bir gerekçe tıkacı bulanlar, Berber Hayri'ye düşman olmuşlardı. Berber Hayri hele bir asılsın, yeryüzünden bütün kötülük kalkacak, sanki kendileri de bütün suçlardan, suçluluklardan kurtulacaklardı.
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.