Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sumame b. Eşres der ki
Türk muhakkak korkulması gereken şeyler dışında korku nedir bilmez. İyi yapmadığı bir işe girişmez. İyi olduğu işi ise layığı ile yapar. İçi dışı birdir, malayani ile uğraşmaz. Kendisini uykuyla dinlendirecek olmazsa uyumaz, zaten uykusu da uyanıklıkla karışıktır. Uyanıkken asla uyuklamaz. Yörelerinde peygamberler, topraklarında bilgeler olsaydı ve onların getireceği hikmetler kalplerine dolup kulaklarına çalınsaydı sana Basra'lıların edebiyatını, Yunanlıların felsefesini, Çinlilerin zanaatini unuttururlardı.
Ensest ilişki konusunda dinin hükmü nedir? Aile içi cinsel ilişki İslam dinine göre günah mı, değil mi? Ensest ilişkinin İslam dinindeki hükmü tek kelimey­ le haram, yani kesin yasaktır, dolayısıyla tartışmasız günahtır. “Muharremât” (evlenilmesi yasak/haram olan kadınlar) ayeti diye de anılan Nisa Suresi’nin 23. ayetine göre ensest ilişkiye dair
Prof. Dr. M ustafa öztürk Karar Marmara Üniversitesi İlahiyat FakültesiKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal dahil aile fertlerinde kuvvetli bir “Yörük, Türkmen olma” bilinci vardır: Makbule Hanım, E. B. Şapolyo’nun sorduğu “babanız nerelidir?” sorusuna şu cevabı vermiştir: “Babam Ali Rıza Efendi yerli olarak Selaniklidir. Kendileri Yörük sülalesindendir. Annem her zaman Yörük olmakla iftihar ederdi. Bir gün Atatürk’e ‘Yörük nedir?’ diye sordum. Ağabeyim de bana ‘Yürüyen Türkler’ dedi.” Yine Şapolyo’nun Ruşen Eşref Ünaydın’dan naklettiğine göre, “Atatürk, çok kere benim atalarım Anadolu’dan Rumeli’ye gelmiş Yörük Türkmenlerdendir derlerdi.”[82]
Ebu Hureyre (r.a), Efendimiz (s.a.v)'in şöyle buyurduğunu aktarır: "Sabilerin imaretinden Allah'a sığınırm". Ona 'ey Allah'ın Resulü! Mahiyeti nedir bu imaretin?' diye sorulduğunda O 'Eğer onlara itaat ederseniz helak olursunuz, itaat etmezseniz sizi helak ederler' diye cevap verdi." Hafız İbn Hacer, bu rivayeti aktardıktan sonra Ebû Şeybe'nin şunu aktardığını söyler: "Ebu Hureyre çarşıda yürürken 'Allah'ım beni altmışıncı yıla, yeniyetmelerin yönetimine ulaştırma' diye dua ederdi." İbn Hacer bu rivayetin şerhinde şunlara yer verir: "Bu rivayetten anlaşılmaktadır ki yeniyetmelerin hükmü altmışıncı yılda başlayacaktır; nitekim öyle de olmuştur altmışıncı yılda Yezid b. Muaviye yönetimi ele almıştır."
Anadolu nedir?
- "(...) ANADOLU, bir mekân, bir coğrafya parçası olmanın ötesinde, her coğrafya parçasının kendine mahsus bir mânâsı olmasına nisbetle, bu mânâyı da hakikatiyle gösterebilmiş bir BEDEN ismidir.
Sayfa 407 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
HEP YENİ...
- " (...) Yaşamak hep yeni olmak demekse, hep yenilik ebedî sırrını istidadımızın tükenmez yumağından çözülürcesine yaşayacağız. "Ben kimim, saki olan kim, mey-i sahpa nedir?"... Topyekûn varlık, KÜLL ve varlık dereceleri, bilinir ve bilinmez cüzleri, bilene var, bilmeyene yok mahiyetleri ile, Allah'ın büyüsü-efsunu olarak görünüyor; bütün suret ve suret nitelemeleriyle..."
Sayfa 743 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
patavatsızlık nedir, nasıl yapılır. öğrenin.
İki tarafta on bin kişi telef olmuştu ki, bunlar arasında çok seçkin sahabi vardı. Bunlardan biri de Ammar b. Yasir'di.
Sayfa 152 - sıffin savaşını anlatıyorKitabı okudu
ORDİNARYÜS’ÜN FAHİŞ YANLIŞLARI Türk dili ve tarihi üzerinde çalışan Batılı bilginlerden birçoğu Akdeniz’den Çin içlerine kadar yayılan ve kendilerine “Türk” diyen insanları, ilmi görüşle, tek bir millet saydığı gibi, bazıları da İstanbul’dan Çin içlerine kadar uzanan geniş bölgede, mesela İstanbul Türkçesi konuşarak herkesle anlaşmanın kabil
Aydın nedir?
- " (...) Benim filan ana babadan doğmam, filan memleketten olmam, filan kültür içinde yetişmem, tek başına mesûl bir İNSAN olmamı, "nefsimizin bir hakikati olduğu" hakikatini değiştirmiyor. Çevre şartları içinde yapmam gereken şey "NEFS MUHASEBEM", dünyaya niçin geldimse bu işin hakikatini idrak ettikten sonra ona nisbetle çevreden bana intikal eden içtimâî ritlerin, bu süreç verilerinin, "müşterek şuur" un, kısaca aileden topluma, okuldan kitaba, nereden ne aldıysam ve alıyorsam, bu hazırlopları benleştirmektir. Aydın budur..."
Sayfa 417 - 418 İBDA YayınlarıKitabı okudu
Kötülük hakkındaki sorulara bazıları “kötülük problemi' demeyi seviyor. Doğrusu bu bir problemdir ama mümin için değil, ateist içindir. Nitekim ahiret yurduna ve o gün gerçekleşecek olan mahkeme, hesap, sevaplar ve cezalar bizi birinin zulümle öldürülmesi, yakılması, hakkının gasp edilmesi durumunda hakkını alacağına ve zalimin cezasını çekeceğine dair imanlı hâle getiriyor. Peki soralım bakalım; bu durumda ahiret yurduna inanmayanların cevabı nedir? Tarih boyunca gelip geçen zalimlerin akıbeti ne olacak? Mazlumların hakları kendileriyle beraber toprağa mı gömüldü?
Sayfa 95
Reklam
Tasavvuf ve Pasifizasyon
Tasavvuf mesleğinin insanları hayatın dışına ittiği, yanlış bir tevekkül anlayışı ile tembelliğe ve pasifliğe yönelttiği şeklindeki birtakım iddialar, tarih içinde olduğu gibi günümüzde de dolaşımdadır. Şüphesiz, konuya ciddi olarak eğilme imkânı bulmuş olanlar bunun ne kadar boş ve temelsiz bir iddia olduğunun farkındırlar. Ancak yine de
Sayfa 21 - RIHLE KİTAP - 3.Baskı - Ekim 2017
Hatib, Tarih-i Bağdad adlı kitabının ikinci cildinde, Muhammed b. Abdurrahman Sayrufî’nin şöyle dediğini rivayet eder: “Ahmed b. Hanbel’e, ‘Allah Resul’ünün ashabı bir konuda ihtilaf ederse, bize göre daha doğru söyleyen herhangi birine uyabilir miyiz?’ diye sordum. ‘Allah resulünün sahabeleri hakkında görüş belirtmek caiz değildir’ dedi. ‘O halde doğru olan nedir?’ diye sordum. ‘Hangisine istersen ona uyabilirsin’ dedi. Biz de diyoruz ki: Hakkı batıldan ayıramayan bir insanı taklit etmek reva mıdır? Ne ilginçtir ki Ahmed b. Hanbel fetva vermekten kaçındığını söylüyor, ama iş sahabelere gelince “ Hangisine istersen hiç düşünmeden uyabilirsin” şeklinde rahatlıkla fetva verebiliyor!
DARÜLFUNÜNUN KARA, DAHA DOĞRU BİR TABİRLE YÜZ KIZARTACAK LİSTESİ    Darülfünunun ıslahatının zamanı yaklaştıkça darülfünunun müderrisleri ve muallimleri arasında gittikçe artan telaş ve dedikoduları yakından seyretmek, ibretle bakılacak bir levhadır. Memleketin ilim ve irfan ordusunun bu başı bozuk erkânı harpları yeni yapılacak Darülfunünun
Rebi’ b. Kesir anlatıyor: Ali b. Ebu Talib (radıyallahu anh) şöyle buyurdu: “İstediğiniz soruyu bana sorunuz.” Bunun üzerine İbnü’l-Kevva’ şöyle dedi: -Aydaki siyahlık nedir? Hz Ali: -Allah müstehakkını versin, dünya ve ahiretin için fayda verecek şeylerden sormaz mısın? O, geceye ait izin silinmesidir.” (Taberi, Tarih, 1/52.)
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.