Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
152 syf.
10/10 puan verdi
Devrim ve Yıkılış: Hayvan Çiftliği'nde İnsanlığın Çöküşü
alegorik bir anlatımla toplumların çöküşüne ve totaliter rejimlerin doğuşuna dair ibret verici bir hikaye sunar. Basit bir çiftlik hayvanlarının isyanı ve özgürlük mücadelesi gibi görünen öykü, insanlığın açgözlülüğü, hırsı ve güç tutkusu gibi karanlık yönlerini ustaca bir şekilde açığa çıkarır. Orwell, hayvan karakterlerini kullanarak farklı
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,2bin okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"Metristepe nasıl Metrestepe oldu? Kurtuluş Savaşı’nın yapıldığı alanlardan biri de Bozüyük yakınlarındaki Metristepe’dir. Kurgu bu ya, bir inşaat firması, 2000’li yıllarda Metristepe yakınlarında, villalardan oluşan bir site yapar, "Metristepe Manzaralı Villalar” diye satılır evler. Sitenin adı Metristepe’dir ancak birçok varlıklı erkek metresini bu villalara yerleştirdiği için olsa gerek, sitenin adı zamanla "Metrestepe Villaları”na çıkar. Bu villalarda, Metristepe Savaşı’na katılanların torunları oturmaktadır şimdi. Bu romanın kahramanı Nurşen, Metrestepe villalarına yerleşen sakinlerden biridir ancak hayatın ona neler getireceğini bilememektedir." Geçen hafta söyleşisine katılma şansı yakaladığım Üstün DÖKMEN hocamızın dili gibi kalemi de çok akıcıydı. Kitapta kadın erkek ilişkileri, kadına şiddet, hayata ve insana dair birçok psikolojik saptamalar, cahillik, ahlak anlayışındaki yozlaşma, Kurtuluş savaşı, köy enstitülerinin kapatılması ve daha birçok toplumsal konu ince vurgularla satır aralarına yerleştirilmiş. Beğenerek okuduğum bir kitap oldu. Kitap yazılalı on yıl olmuş olmasına rağmen güzel ülkemde bazı konularda bir ilerleme kaydedememişiz. Bol kitap okumalı güzel günler dilerim...
Metrestepe
MetrestepeÜstün Dökmen · Remzi Kitabevi · 201395 okunma
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
Bu şehir akıl almaz bir muammaydı. Baştan çıkarıcı bir renk cümbüşüydü. Diyor kitabında
Stephen Crane
Stephen Crane
George’un Annesi
George’un Annesi
Oğlu için endişelenen bir anne ile umursamaz bir tavır sergilese de aslında annesine kıymet veren oğlu George Kelcey’nin gündelik hayatlarının hikâyesini anlatır. Kısa ama oldukça düşündürücü ve hüzünlü bir eserdir. Çok severek okudum.
George’un Annesi
George’un AnnesiStephen Crane · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021497 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Sadık Hidayet - Üç Damla Kan Size, yine İran Edebiyatı'nda en sevdiğim yazar olan Sadık Hidayet ile geldim. Bu kitabı ondan okuduğum 5.kitap oldu. Sanırım biraz ara vereceğim Sadık Hidayet okumaya. Üslubunu sevmemle birlikte karamsar mizacı ve ölümü sürekli tema olarak kullanması beni biraz yordu. Özellikle bu kitabı. Ama yine tavsiye ederim.Çünkü dili her zamanki gibi akıcı ve güzel. İçinde İran mitolojisine, kültürüne ait güzel anektodlar var. Ara ara yergiler de mevcut. Yaşadığı dönemde kadın algısı, din algısı, kadın-erkek ilişkileri gibi durumları tüm gerçekliğiyle ortaya koyuyor ve yaşadığı toplumu bu bağlamda eleştiriyor Sadık Hidayet bu kitabında. Kitap, 11 hikayeden oluşuyor. Hepsinin teması benzer : intihar, yozlaşma, toplumsal bozulma vb.On bir hikaye içinde en sevdiğim hikaye "Nefsini Öldüren Adam" dı. Tavsiye ederim. Kitaptan sevdiğim alıntıları bırakıyorum şuraya. "Fakat bir zaman gelir ki insan kendisini kandırmaktan da yorulur..." Karşılaştığın her güzel anı ganimet say. Kimsenin bildiği yok işin sonunda ne var. "İksir-i azam dedikleri şey sende, senin efsunkar gülüşünde. Büyücünün elinde değil." "Sadece düşünmeye değer şeyleri düşün." "Sanatkâr, akıllı insanın bu devirde olmalı iki ömrü:Biriyle tecrübe edinmeli, diğeriyle kullanmalı tecrübeyi."
Üç Damla Kan
Üç Damla KanSadık Hidayet · Dekalog Yayınları · 20211,316 okunma
475 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
Ahlâkî Bir Çöküş
Toplumsal yozlaşma,ahlaki çöküş ve dönemin Rusya'sına eleştirel ,yer yer mizahi bir yaklaşım.Eserde derinlemesine krakter analizleri, kısa mekan değişiklikleri ve çeşitli konu geçişleri.. Kitap isminden bir metafor olduğunu düşünüyordum. Fakat baya baya ölü canları sahiplenmek isteyen tüccar görünümlü birinin arayışını okuyorum. Nedenini merak ettirmesi sebebiyle heycan verici. Ayrıca yazarın okuyucuyla konuşması yer yer açıklamalar yapması ilk defa denk geldiğim bir metod ve evet hoşuma gitti. Neden ölü canları almak istediği anlaşılamayan Çiçikov sonunda dedikoduların hedefi oldu ve prestijini kaybetti artık makam sahibi insanlar onunla görüşmek istemiyor dostlar tek tek onu terk ediyordur . Fakat hala neden istediğini açıklamiyordu ısrarla yazar..Toplum tarafından ikna edici görünüşü itibariyle saygı duyulan biri olması işlerini yine de kolaylaştırmaya yetmiyor. Karakterinin amacının toplumda kabul görmek adına ölü olan canların yaşamlarına devam ettiği ve onlara sahip olduğunu ispatlamak. Kitabın birinci cildinden sonra ikinci cildi de varmış fakat hastalığı sebebiyle çok umutsuzca yakmış..Ve sadece kurtarılmış bazı sayfalar editörlerce tamamlanmış.. Böylesi bir son..
Ölü Canlar
Ölü CanlarNikolay Gogol · İş Bankası Kültür Yayınları · 202223,6bin okunma
1015 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Merhaba arkadaşlar, iyi geceler. Geç de olsa hepimizin bayramını tebrik eder, bu güzel günlerin bizler adına yeni başlangıçlar, umutlar ve güzellikler getirmesini hepimiz için temenni ederim. Hepimizin bayramı kutlu olsun. Zor bir süreç oldu ama bahsi geçen bu romanı ilk cildi 05/04/2024, ikinci cildini 11/04/2024 tarihinde bitirerek en sonunda
Kasvetli Ev (2 Cilt Takım)
Kasvetli Ev (2 Cilt Takım)Charles Dickens · Yapı Kredi Yayınları · 2021289 okunma
Reklam
120 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 saatte okudu
İbrahim Şinasi
İbrahim Şinasi
Şair Evlenmesi - Müntahabat-ı Eş'ar
Şair Evlenmesi - Müntahabat-ı Eş'ar
"İlklerin şairi" olarak adlandırılan ve bu ünvanı sonuna kadar hak eden bir yazar, İbrahim Şinasi. Şair Evlenmesi, kısa bir tiyatro eseri olsa da içerik bakımından yani az lafla çok iş anlatması bakımından dopdolu bir eser. Tanzimat Dönemi önemli yazarlarından olan Şinasi, kaleme aldığı bu tiyatro eseriyle Türk
Şair Evlenmesi - Müntahabat-ı Eş'ar
Şair Evlenmesi - Müntahabat-ı Eş'arİbrahim Şinasi · Kapra Yayıncılık · 202116bin okunma
311 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 günde okudu
Toplumsal yozlaşma
Yazar Sodom ve Gomore kitabında Kurtuluş Savaşı yılları zamanında İstanbul’daki toplumsal yozlaşmayı ele almaktadır. İstanbul’u Tevrat’ta geçen Lut ve İbrahim dönemindeki Filistin diyarının Sodom ve Gomore adındaki kentlere gönderme yaparak anlatmaktadır. Bugünkü Türkiye coğrafyasındaki halk iki ayrı şekilde ele alınmıştır. İstanbul’dakiler ve
Sodom ve Gomore
Sodom ve GomoreYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 20154,845 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Çehov Hayatım’da ait olduğu soylu sınıftan ve alışılmış uğraşlarından gına getirip işçi sınıfına karışmayı seçen genç bir adamın hikâyesini anlatır. “Sermayenin ve eğitimin sağladığı ayrıcalıkları” reddeden Misail Poloznev, rızkını bedensel emek sarf ederek çıkarmaya karar verir. Onun bu “devrimci” hareketi toplumun bütün kesimleri tarafından tepkiyle karşılanır. Hatta yerleşik düzeni sarsan bu cüretkâr adım karşısında en düşük mevkideki işçi bile kendini tehdit altında hissetmektedir. Misail’in evlenip birlikte bir köye yerleştiği, üst tabakadan gelen Maşa da toplumsal sorumluluk ve diğerkâmlıktan uzak bir tavırla, fikirlere ve moda düşünce akımlarına kısa sürelerle hayatını renklendirmek için bağlanmaktadır. Yazar ana karakterinin evliliğindeki çatışmayı toplumsal gerilimlerle iç içe geçirir. Kendi hayatından ve Taganrog’da geçen çocukluğundan izler taşıyan bu eserinde Çehov, Rus toplumunun bütün sınıflarının yozlaşma ve ikiyüzlülüğüne yönelik belki de en sert eleştirisini yöneltmiştir.
Hayatım
HayatımAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,919 okunma
237 syf.
·
Puan vermedi
Mehmet Şevket'in 3'üncü romanıdır. Bana pek hitap etmedi. Memduh Şevket’in 1925’te Meslek gazetesinde tefrika edilmeye başlanan Miras romanı, Silahtar Ali Paşa ve ailesini ele alan bir yozlaşma, çürüme ve dağılmanın hikâyesidir. Romanda II. Meşrutiyet dönemi öncesinin siyasi gerilimleriyle aile bireyleri arasındaki çatışmalar, menfaat arayışları ve ahlaki yozlaşma iç içe verilmiş, böylelikle toplumsal ve bireysel dönüşümlerin girift yansımaları üzerine düşünme imkânı ortaya çıkmıştır. Değişen yaşam biçimleriyle ortaya çıkan karşıtlıkları gözlem gücüyle birleştiren Esendal, Miras’ta kurduğu atmosferle edebiyatımızın en temel izleklerinden olan mekânın ve ailenin dağılışını bir kez daha gözler önüne seriyor. Miras, bizde henüz hiçbir numunesi görülmemiş bir romandır. İçinde memleketin gözlerden ve hafızalardan büsbütün silinmekte olan eski hayatı çok kuvvetli ve bilhassa canlı tablolar hâlinde tespit edilmiştir. Bilâ-tereddüt iddia edebiliriz ki son yarım asırlık nesil içinde Türk edebiyatının İstanbul hayatının ince hususiyetlerini tarihe edebî vesikalarla tespit edebilecek bundan kuvvetli bir roman yazılmamıştır.
Miras
MirasMemduh Şevket Esendal · Kapra Yayıncılık · 2022134 okunma
Reklam
271 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Çok çok beğendimTarık Buğra’nın okuduğum ikinci kitabı.Yağmuru Beklerken’i de beğenmiştim.Bu romanı daha da güzel.Dönem romanı.Okuyacaklara çok fazla özet geçmek istemiyorum.Tek partili dönem sonrası toplumsal değişim yozlaşma,yazarın karakter analizleri var.Hele bir de aşk hikayesi var ki sonunda çok şaşıracaksınız.Tavsiye ediyorum.
Dönemeçte
DönemeçteTarık Buğra · İletişim Yayınevi · 2004455 okunma
576 syf.
10/10 puan verdi
Ahlaki Çöküşün "Usta"ca Anlatısı
Sovyet siyasasını ve toplumsal ahlaki çöküşünü eleştiren tek bir eser olsa "Usta ile Margarita" olurdu diyebilirim. Bulgakov'un her inceliği detaylı şekilde ördüğü, geçmiş ve günümüz arasında bağlantılar ve analojiler kurarak yarattığı bu şaheser, yozlaşma ve politik çürümüşlüğü kendine özgü bir üslupla ortaya koymaktadır. 1930'lar Rusya'sında Sovyet iktidarının, iktidarın bir parçası olan irili ufaklı tüm bürokratların kişisel çıkarları uğruna ahlak ve dürüstlükten nasıl uzaklaştığını gördüğümüz bu anlatıda, son eseri olduğunu hissettiğinden midir bilinmez, Bulgakov hayal dünyasının doruklarına ulaşmıştır. Balo, varyete vs. gibi kısımlardaki esrarengiz ifade tarzı ve süje sayesinde bu eser sadece bir hiciv olmakla kalmaz, hem de lirik yönüyle büyüleyici etki bırakır. Okurlara naçizane tavsiyem, kitaba başlamadan önce Sovyetler Birliği, özellikle, Stalin dönemi hakkında asgari bilgi edinmeleridir. Ayrıca, Hz. İsa'nı idamı, eserde yazılan roman vs. Rus edebiyatına özgü uzun anlatılarla ilerlemektedir. Sıkılabilirsiniz :)
Usta ile Margarita
Usta ile MargaritaMihail Bulgakov · Can Yayınları · 20197,1bin okunma
188 syf.
10/10 puan verdi
1599 ile 1601 yılları arasında yazılan temasında trajediyi işleyen oyundur. Hamlet hümanizmi en iyi temsil eden oyundur. Okuduğum tüm yazarların öncelikle psikolojilerini anlamaya çalışırım. Ve ulaştığım bir takım bilgiler onların nasıl bir ruh haliyle yazdıklarını anlamamı sağlar. Fakat bu sefer yazar hiç kişiselleştirmeden tamamıyla memleket
Hamlet
HamletWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202044,9bin okunma
456 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
#okudumbitti #Arafta Mükemmel bir anlatim, zorlayıcı bir metine hakim  oluş.  Sonuç oldukça başarılı.  Bir şiirin her bir satırını farklı bir şairden dinler gibi... Bir müziğin her bir kuplesinin farklı bir sanatcı tarafından söylenmesi gibi... Bir metinin her bir cümlesini farklı bir yazarın yazması gibi... Başlarda bu ne ben ne  okuyorum diyerek başlayıp , her bir cümlenin ya da paragrafın altında kimin söylediğinin yazılı olduğu,  ilerledikçe yazılış şekline ve konuya hakim olunan bir kitap. Amerikan başkanının oğlunun ölümüyle başlayıp her bir karakterin önce başkanın içine sonrada oğlunun içine düşünsel olarak girip bir bilinç akışı şöleni oluşturmuş yazar . Arka planda savaşın etkileri , toplumsal yozlaşma, acılar, pişmanlık,  baba oğul , anne oğul çatışması, ırkçılık,  başkan hakkında ve ailesi hakkında söylenenler, yarı kurgu yari makalelerden oluşan mükkemmel bir kitap okudum. Karışıklıkla başlayıp,  sizi içine alıp , kişilerin düşüncelerinin olduğu gibi anlatıldığı belkide o an insanların aklından geçenleri okumak isterseniz  tercihiniz olsun. 2017 Booker Ödülünü haketmiş.
Arafta
AraftaGeorge Saunders · DeliDolu Yayınları · 2017367 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Sabahattin Ali'nin 1940 yılında kaleme aldığı ve yazarın başarısına başarı katan bir eser... Herkesin içinde yatan bir şeytanın olduğunu ve uygun bir anını bulunca bu şeytanın bize nasıl hükmedebileceğini romansı bir dille anlatmış Üstad...Değişik kesimlerden insanları konu edinmiş. İster cahil olsun,ister ulema yada ulema gibi geçinen, aydın kesim...Herkesin şeytanla bir imtihanı var. Eserde toplumsal tabaklaşma,kültürel yozlaşma,ekonomik bunalım ve tabi psikolojik çöküşler anlatılmış. Kendini bulamayan Ömer ve kaderin rüzgarında savrulmuş Macide' nin birbirlerine nasıl da tutunmaya çalıştıklarının, zorlasalar da bazı şeylerin düzelmesinin mümkün olmadığını acı tecrübelerle yaşadıklarının hikayesi... Yazarın anlattıkları içimizden birileri.Bazı şeylere nasıl mecbur kaldığımız...Sonra içimizde yaşadığımız büyük hesaplar ve sonra yavaş yavaş gerçek denilen perdenin aralanıp yüzümüze yüzümüze çarpması... Kitabı çok beğendim...Roman türünde okunabilecek elit kitaplardan birisi olduğunu düşünüyorum. Okumak isteyenlere şimdiden keyifli okumalar dilerim.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019171,3bin okunma
265 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.