Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bugünün dünyasında AVM'ler birer tapınak, tüketim kültürü de bir dindir; üstelik insanların tüm hayatlarını etkileyen, yönlendiren son derece kapsamlı ve derinlikli bir din.
Sayfa 48
Günümüzde insanlar, alışveriş edecekleri mekânlara sadece maddi ihtiyaçlarını karşılamak için değil, alışveriş merkezleri bir hayat tarzının merkezi olduğu için, alışveriş merkezleri bir hayat tarzı inşa ettiği ve hatta bireyi psikolojik açıdan rahatlatan bir inanç merkezine dönüştüğü için gitmektedirler. Hatta geleneksel dinlerin ritüelleri ile tüketici ve alışveriş in merkezi arasındaki ilişkilerde tesadüfi olmayan benzerlikler vardır. Bir dinin inanmışı ile hac nesnesi arasındaki ilişki bu benzerliklerden en göze çarpanıdır; tavaf etmek, el sürmek (mesh etmek), karşısında durup tefekkür etmek gibi. Bu benzerlikler arasında haftalık ibadet ritüelini de eklemek gerekir. Bireyler hafta da bir kez olsun alışveriş merkezine gitmeden bir rahatlayamamakta, arınamamaktadır. Bugünün dünyasında alışveriş merkezleri birer tapınak, tüketim kültürü de bir dindir, üstelik insanların tüm hayatlarını etkileyen, yönlendiren son derece kapsamlı ve derinlikli bir din. Bu tüketim dininde pazarın güzelliği ve çekiciliği ahlaki ve geleneksel dini değerlerle irtibatsızdır. Her şey bireylerin ona talep göstermeleri doğrultusunda bir fiyata sahiptir; çünkü her şey sonuçta tüketilmeye aday bir metadır. Bu pazarda her şey pazarlanır ve her şey tüketilir; insanın onuru, bedeni, dini değerleri, tarihi değerleri, geleneksel kutsalları, Allah, peygamber, Kâbe, cami, hac, umre, sahabe, ... ama her şey.
Reklam
Tüketim kültürünün yeni kahramanları bir hayat tarzı üzerinde düşünmeksizin gelenek ya da alışkanlık yoluyla benimsemekten ziyade, hayat tarzını bir hayat projesi hâline getirir; bir hayat tarzı çerçevesinde bir araya getirdikleri ürünlerin, giysilerin, pratiklerin, tecrübelerin, görünüşlerin ve bedensel özelliklerin tikelliğinde kendi bireyselliklerini ve üslup anmol layışlarını teşhir ederler. Tüketim kültürü içerisinde modern bireyin sadece elbiseleriyle değil, bir beğeniden yoksun olup ulos olmadığını gösterecek şekilde evi, mobilyaları, dekorasyo-L nu, otomobil ve diğer faaliyetleriyle de konuştuğunun bilincine varması sağlanır.
Reklam farklı alanlara ait değerlerin birbirinin yerine geçmesine dayanmaktadır. Bu bağlamda reklam hem modern popüler zihniyetin taşıyıcısı hem de popüler tüketimi yaygınlaştırma aracıdır. Böylece popüler kültür, gündelik hayatın kültürü olarak tüketim kültürü ile iç içe geçmektedir. Popüler kültürün bir ürünü şeklinde de ifade edilebilecek reklamlar, günümüzde daha çok ve ihtiyaç dışı tüketim ideolojisi ile kul- lan-at, yenisini al düşüncesini pompalamaktadır. Bu açıdan reklamlar, tüketimin popülerleşmesini sağlayan araçlar diye de değerlendirilebilmektedir. Reklam, mal ve hizmetlerin teşhirine yönelik farklı teknikler yoluyla, malların orijinal kullanım amacını ya da anlamını geri plana iterek, bunlara yeni imgeler ve göstergeler iliştirmektedir.
Küresel kapitalizm çağında ütopyacı modernizmin yüce­lik tasarımı, başta öngörüldüğü biçimiyle olmasa da bütünüyle çözüşmüş modernizmin kaygılarıyla geride bıraktığı boşluklar, postmodern kültürün tüketim mantığınca en iyi biçimde gi­derilmiştir. Kapitalizmin evrenselleşmesine bağlı olarak kültür­le ekonomi alanları arasındaki geleneksel ayrımların ortadan kalkmasıyla kültür, her alana karışarak metalaştırma mantığına boyun eğer duruma gelmiştir. Postmodernizm bütün bunlarla yetinmeyip kültürü ekonomikleştirdiği oranda, ekonomiyi de­ğişik kültür alanlarına da bölme işlevini üstlenir.
Sayfa 140 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Dinler Tarihi Meğer Çok Oynakmış Satır aralarına en değerli ilmi sır bilgileri yazmak bu yazın ustasının en değerli hüneridir. Tarihi olan kültürü olan ve sır taşıyıcıları tarafından değiştirilmesine asla izin verilmeyen bir tek Türkler var. Zaman zaman devleti yöneten gafletler yüzünden yaşanır gerilemeler. Dijital peygamberler dinler
Reklam
Modern tüketim kültürü bize özlenecek bir şey sunmuyor. Sadece arzu ve heveslerimize hitap eden tüketim malzemeleri sunuyor. Bu ise insanı mutsuz, tatminsiz, eksik ve rahatsız bir varlık hâline getiriyor.
Bu iyi. Avcı toplayıcı kültürü için büyük bir başarı. Bıçakla öldürülmüş bir geyik, süt ve diğer tüketim mallarıyla takas edildi. Bu bir atılım. Dünya belki de kurtarılabilir.
Dayanıklılık ve devamlılık tüketim için elverişli değildir. Tü­ketim ve süre birbirlerini dışlar. Modanın geçiciliği ve süreksiz­ liği tüketimi hızlandırır. Dolayısıyla tüketim kültürü süreyi yeni­den üretir. Karakter ve tüketim birbirlerine zıttırlar
Atık Kültürü
... Fakat satıcılar ne kadar uğraşsalar da gidermeyi vaat ettikleri açlık dinmiyor. İnsanlar tüketim malına dönüşmüş olabilir, ama tüketim malı insana dönüşmez. Köken, akrabalık, dostluk, sevgi peşindeki çaresiz arayışımızı sona erdirecek insanın yerini tutamaz.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Kültürü diğerleri gibi bir alan olarak ya da belli bir insan kategorisi için yaşamı güzelleştirmenin bir yolu olarak görmek, hangi yüzyılda olduğumuzu, hangi binyılda olduğumuzu şaşırmak demektir. Bugün, kültüre düşen rol, çağdaşlarımıza hayatta kalmalarını sağlayacak entelektüel ve manevi araçları sağlamaktır, başka bir şey değildir. Tıbbın bize armağan ettiği o fazladan onlarca yılı neyle dolduracağız? Gitgide daha çoğumuz daha uzun ve daha sağlıklı bir yaşam sürüyor; ister istemez sıkıntının, boşluk korkusunun pençesine düşebilir ve bu durumdan tüketim düşkünlüğüyle kurtulmaya çalışabiliriz. Yeryüzü kaynaklarını çok hızlı tüketmek istemiyorsak, olabildiğince başka tatmin biçimlerine, başka haz kaynaklarına, özellikle de bilgi edinmeye ve ışıltılı bir içsel yaşam geliştirmeye öncelik tanımamız gerekecek.
Kadın, saçı uzun aklı kısa mı adın?
Türklerde Kadın Saçı Uzun Aklı Kısa mıydı? Değildi. Ne oldu da bizim Türk kadınları böyle hakarete layık oldu? Kadın, saçı uzun aklı kısa mı adın? Kadınların saçlarını da dine alet ederek bir bez parçasının içinde saçlarını uzattılar. Aklını örten her kadın o örtüyü kaldırabileceği bir donanıma sahip olmadığı için sömürüldü erkek egemen
224 syf.
·
Puan vermedi
Sanat, hakikat arayışında bir basamak
Tarkovsky günümüz insanının manevi yoksulluk ve yetersizlik karmaşasını “ruhsal iktidarsız”lık hali olarak tanımlar. Günümüz kitle kültürü, tüketim zihniyeti bir –protezler medeniyeti- olarak ruhları sakatlamakta ve insanı kendi varlığı ile ilgili en temel soruları sormaktan ve ruhsal bir varlık olarak kendisinin bilincine varmaktan
Mühürlenmiş Zaman
Mühürlenmiş ZamanAndrey Tarkovski · Agora Kitaplığı · 2007911 okunma
“İçsel boşluğunu Sezen modern insan, kendi başına kalmamak için, bir yalnızlık korkusu içinde yaşar ve içindeki boşluğu dolduracak müsekkinlere yönelir. Tüketim kültürü, gurular, işkolik yaşam tarzı insanın bu iç boşluğunu gidermek için emre amade beklemektedir zaten.”
Mağaradan Çıkış..
Modernitenin dayattığı haz, tüketim ve eğlence kültürü bizi yeniden Eflatun'un mağarasına hapsetmek istiyor. Burada mutlu olacağımızı söylüyor. Eflatun'un mağarasında gölgeler duvara yansıyordu. Şimdi gölgeler yaldızlı, albenili, parlak, elimizde tuttuğumuz ışıklı ekranlara yansıyor. Bize bu gölgelerin, imgelerin, resimlerin, yansımaların tek yahut en önemli gerçek olduğu söyleniyor. “Her şey burada elinin altında... Kalkıp bir yere gitmene gerek yok!” deniyor. Çünkü ayağa kalktığımız anda ayaklarımıza vurulmuş prangaların farkına varacağımızı biliyor ve bundan korkuyorlar. Bizim hem ayaklarımıza vurulmuş prangalardan hem de zihinlerimize takılmış kelepçelerden kurtulmamız gerekiyor. Bunun için açık bir ufka doğru yeniden temel ve büyük soruları sormamız lazım.
1.240 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.