Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tuna Nehri gibi akıp giderdi hayat; Tuna boyu türküleri de bu hüzünlü pervasızlığı, acıların üstünü kaplayan dayanma gücünü anlatırdı.
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Tuna Nehri'nden Kahire'ye uzanan bir coğrafyanın insanlarını canlı portreler halinde betimleyen fakat betimlerken toz pembe bir masal halinde değil de geleneksel yani gerçekçi bir anlatımla sunan realist bir kitap. Baş karakterimiz Stavro'nun annesi ve ablasıyla birlikte geçirdiği çocukluğun güzel yanlarını anlatırken bir yandan da babasının ve abisinin dayaklarıyla birlikte yaşamının acı yanlarına şahit oluyoruz. Annesinin ve ablasının kaybolmasıyla Stavro'nun hayatı yeniden şekilleniyor. Özgürlüğü için çektiği acıları, insanlara güvenip de esir olmasını, küçük yaştan itibaren tüm acıları yaşayıp yaşamına son vermek istemesini ama yine de hayatına giren son insanla yaşama bağlanışı... İnsanlara güvenmememiz gerektiğini, özgürlüğün değerini, esaretin boğucu havasını her sayfada hissederek okudum. Benim için çok ayrı bir kitaptı. Tavsiye eder, teşekkürlerimi iletirim.
Kira Kiralina
Kira KiralinaPanait Istrati · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,057 okunma
Reklam
Boşuna Alp Er Tunga Zülkarneyn a.s'dır demiyoruz
Bu Turan'ın sınırı onun zamanında yani MÕ 700-625 yılları arasında kuzeyde yer alan Karanlık Deniz'den Mısır'a, Tuna Nehri'nden Bering Boğazı'na uzanan coğrafyayı kapsamakta idi.
Tarihimizin iftihar sayfalarından birini teşkil eden Plevne Zaferi, milletimizin gönlünde ve dilinde ebedîleşmiş, abideleşmiş, hakkında destanlar, türküler söylenmiştir: "Tuna Nehri akmam diyor, Kenarımı yıkmam diyor, Şanı büyük Osman Paşa, Plevne'den çıkmam diyor. Düşman Tuna'yı atladı, Karakolları yokladı, Osman Paşa'nın kolundan, Beş bin top birden patladı. Kılıcını çaldı taşa, Taş yarıldı baştan başa, Şanı büyük Osman Paşa, Askerinle binler yaşa!"
Sayfa 477 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okudu
“Adakale Tuna Nehri üzerinde çok güzel bir adaydı. 1878 Berkin anlaşmasında Osmanlı Devleti’nde kaldı. 1913’te Avusturya işgal etti ama tanınmadı. Lozan’da da aidiyet müzakere konusu oldu ve Romanya’ya bırakıldı.”
Sayfa 223 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
beni İbrail'in kendi halinde bir vatandaşı haline getirmek isten annem ve aynı histeki başka insanların isteklerine karşı geldim. ufku hiç değişmeyen, başınızdan hiçbir sıradışılık geçmeyecek tüm bir hayatın adeta maphustaymışcasına yavaş yavaş geçtiği biçare memleketin kaldırımına, hatta yanı başında Tuna nehri olmasına rağmen, topuğunuzdan çivilenmek, Allah'ım, bundan fena ne olabilir ki? dünya bu kadar birbirinden farklı manzaralarla dolu ve ruhumuz bu ihtişama böylesine susamış vaziyetteyken!
Reklam
Yaşlı kadının dünyayı kavrayışında bir uçuk sayılabilecek bir yakınlık vardı. Ona göre "tenceren kaynarken, maymunun oynarken" hayatın tadını çıkaracaktın; başına bir dert gelirse de, eh diyecektin, ne yapalım, dünya böyle. Kafanı ona buna takıp da, o ne dedi bu ne dedi diye vıdı vıdı etmeyecektin. Tuna Nehri gibi akıp giderdi hayat; Tuna boyu türküleri de bu hüzünlü pervasızlığı, acıların üstünü kaplayan dayanma gücünü anlatırdı.
Tereddüt ve vehim iyi bir şey değil...
Sayfa 142 - RemziKitabı okudu
PLEVNE MARŞI
Tuna Nehri akmam diyor Etrafımı yıkmam diyor Şanı büyük Osman Paşa Plevneden çıkmam diyor ... 🎶 🎶 🎶 youtu.be/JJ01mUvSm04?si=...
Hanımefendi, Tuna Nehri'nin "Akmam" deme sebebinin gözlerinize olan hasedi olduğuna dair çok güçlü delillerim var. İzin verirseniz konuyla alakalı geniş bir tatkikat başlatmak isterim.
Reklam
Tülsü'yü Sevmek
- Başka görmediniz mi? - Gördüm birkaç kez daha. Tuna nehri kıyısındaki o kente ilk gidişimdi. Kırk yaşımdaydım o zaman. Tirenden yeni inmiştim. Gar çok kalabalıktı. Tirene binenler, tirenden inenler telaşla koşuşuyorlardı, işte o kargaşada birisiyle çarpıştım. Başımı kaldırıp baktım ki, açık sarısın, iri mavi gözlü, ancak yirmi beşinde bir kız: Tülsü... Bir an birbirimize bakakaldık. Bana çarpınca elinden paketleri düşmüştü. Bavulumu yere bırakıp, paketlerini alıp verdim. "Pardon" dedim. O da teşekkür etti. Yanındaki erkek koluna girip tirene bindirdi
Nesin yayınlarıKitabı okudu
Seni de vururlar bir gün ey Acı Uçuşup durduğun kanatlarından Sazın, sözün, türkülerin tükenir Ellerin koynunda kalakalırsın Şakaklarına kar yağıyor bilesin ey Acı Gül açan yüzlerimizde Göğeriyor rengin senin de
Tuna kalelerini övünmek için değil ama tarihi anlamak için görmek gerekir. Tuna Nehri çağdaş Türk tarihinin akıp geçtiği önemli bir podyumdur.
80 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
DEHŞET NEDİR? TANIMLANABİLİR Mİ?
Selamlarımla sevgili okurlar! Bu defa Algernon Blackwood'un "The Willows" isimli öyküsü ile karşınızdayım. "Tuna Nehri'nde yolculuk yapan iki arkadaş, kanolarıyla süratle ilerlerken kendilerini âdeta başka bir dünyanın eşiğinde, söğütlerin ıssız diyarında bulur. Bu viran bölgede uygarlığa dair tek bir işaret yoktur.
Söğütler
SöğütlerAlgernon Blackwood · İthaki Yayınları · 2022408 okunma
864 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.