Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Avrupa Birliği'nin oyunu bir Yahudi planıdır."
Sayfa 51 - Tarih Boyunca Yahudi Meselesi
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu yıllarda dünyada gerçek anlamda bir diktatörler çağı yaşanmaktadır. Dünya ve Avrupa eli kanlı diktatörlerin baskısından inim inim inlerken Türkiye halife/sultanların baskısından kurtarılmış, egemenlik ulusa verilmiştir. Türkiye'nin farkı hiç şüphesiz Atatürk'tür. Atatürk yaradılış olarak demokrattır. Çünkü araştıran, sorgulayan, eleştiren ve düşünceye düşünceyle karşılık vermek gerekir diyen özgür ve bağımsız bir kafa yapısına sahiptir. Akıl ve bilimi tek gerçek yol gösterici olarak kabul etmiş, hiçbir kalıplaşmış düşüncenin esiri olmamıştır. Yaptığı olağanüstü işlere rağmen hiçbir zaman her şeyi ben yaptım diye böbürlenmemiştir. Her zaman ulusunu yüceltmiş, bütün başarılarını halkıyla paylaşmıştır.
Reklam
Celal Şengör Avrupa Bilimler Akademisi’nin ve Amerikan Bilimler Akademisi’nin ilk Türk üyesi, Rus Bilimler Akademisi’ne Fuat Köprülü’den sonra seçilen ikinci Türk, Türkiye Bilimler Akademisi’nin en genç kurucu üyesi, TÜBİTAK Bilim Ödülü kazanan en genç bilim adamı… 1000kitap.com/kitap/Bir-Bilim...
TÜRKİYE Batı ile İslam dünyası arasındaki ilişkiler, bölgede ve dünyanın geri kalanında savaş ile barışın kaderi büyük ölçüde Türkiye'nin geleceğine bağlı. 2030 yılından önce 100 milyonluk nüfusa ve yüzyılın sonundan önce 150 milyonluk nüfusa ulaşabilecek bu ülkenin karşısında üç gelecek olacak: 1- Avrupa Birliği'ne kabul edilirse, eksik olan Müslüman boyutunu katıp, Birliğin evrensel misyonuna tekrar kavuşmasını sağlar. Türkler bugün bu seçenekten yana; 2- Orta Asya'da biraz da Amerikan petrol şirketleri adına yöneteceği bir imparatorluğun merkezine dönüşür. Eğer Türkler, Avrupa yolunun sonsuza dek onlara kapalı olacağına inanırsa, eninde sonunda bu ikinci seçenek gerçekleşir. 3- Biri Avrupa'da, diğeri Orta Asya'da üçüncüsü de Güneydoğusunda olmak üzere ÜÇ PARÇAYA AYRILABİLİR. Birinci çözüm Avrupa için, ikincisi ABD için en iyi seçenek olur. Üçüncü çözümse; eğer barışçı bir şekilde gerçekleşmez ise DÜNYADAKİ FOSİL ENERJİ kaynaklarının yarısı bulunan bölgede uzun süreli bir kargaşa ortamı başlatabilir.
Sayfa 289Kitabı okudu
"Efendiler! Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşme sine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlana durmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi. Halbuki hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatleriyle, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olayı kaydetmemiştir." Gazi Mustafa Kemal Atatürk (6 Mart 1922 TBMM)
Efendiler ! Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi. Halbuki, hangi istiklal vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin?.. Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Reklam
Akif'e göre İslam dini "ÖLÜLER DİNİ" değildir.Ona göre Müslümanlık "HAYAT DİNİ, İNSANLIK DİNİ"dir. Bu nedenle softalığa karşıdır. "Tevekkülün manası hiç öyle değil Yazık ki beyni örümcekli bir yığın cahil Nihayet dine oynayarak en rezil oyunu Getirdiler, ne yapıp yaptılar, bu hale onu." Özetle Çağdaş Bir Müslüman
'Haçlı seferleri dönemi avrupa açısından hem ekonomik hem de kültürel alanlarda tam bir devrim başlatırken, doğuda bu kutsal savaşlar ve karşılığındaki "cihat", uzun yüzyıllar sürecek bir gerilemeye ve aydınlık düşmanlığına yol açar. her taraftan kuşatılan islam alemi kendi kabuğuna çekilir. ürkekleşir, hoş görüsünü yitirir, savunmaya çekilir, kısırlaşır; gezegen çapında evrim sürüp müslümanlar kendilerini bu gelişmenin iyice dışında kalmış hissettikçe de söz konusu tavırlar kökleşir. Bundan böyle ilerleme, "öteki" anlamına gelmektedir. modernizm "öteki" dir. Kendi kültürel ve dinsel kimliğini batı 'nın simgelediği bu modernizmi yadsıyarak ifade etmek zorunlu muydu? Yoksa tam tersine kimliğini kaybetme riskini göze alıp kararlı bir biçimde modernleşme yoluna girmek mi gerekirdi? Ne Iran ne Türkiye ne Arap dünyası bu ikilemi çözmeyi başarabildi; bugün hala cebri batılılaşma evreleriyle, yabancı düşmanlığı rengine de bürünen aşırı gericilik evrelerinin birbirlerini, çoğunlukla da şiddet yüklü birbiçimde izlemelerinin nedeni ise bu çözümsüzlüktür."
Burası ikiye bölünmüş bir dünya, karşıt güçlerin şehriydi: Dindarlarla laikler; eskiyle yeni; Doğu'yla Batı... Avrupa ile Asya arasındaki coğrafi sınırda duran bu edebi şehir Eskidünya'dan daha da eski bir dünyaya uzanan bir köprüydü. İstanbul. Artık Türkiye'nin başkenti olmayan şehir, yüzyıllar boyunca üç farklı imparatorluğun; Bizans, Roma ve Osmanlı'nın merkezi olmuştu. Bu yüzden İstanbul tarihi en fazla çeşitlilik gösteren yerlerden biriydi. Şehir; Topkapı Sarayı, Sultanahmet Camii, Yedikule ile ilgili folklorik savaş, zafer ve yenilgi efsaneleriyle doluydu.
Sayfa 467Kitabı okudu
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Detaylı Türkiye,Avrupa ve Önasya tarihini öğrenmek istiyorsanız bu kitabı mutlaka okuyun.Ayrıca Museviler ve Ermeniler hakkındada detaylı bir bilgi elde etmiş olursunuz
Marjinal Tarih Tezleri
Marjinal Tarih TezleriMurat Çulcu · E Yayınları · 200621 okunma
Reklam
148 syf.
·
Puan vermedi
Başlığı ile ilgi çeken, okunması kolay, Türkiye'nin sorunlarına çözümler üreten bir kitap. Yazarın, kamu, özel ve siyaset tecrübesi, pekçok konuda isabetli tespitleri ortaya koymuş. Gündemden uzun zaman uzak kalanlar için, ülke sorunlarına genel bakış sağlayacak nitelikte. 24. sayfadaki, Lise eğitimi bitmeden öğrencilerin mutlaka Çanakkale'ye
Geleceğin Türkiyesi
Geleceğin TürkiyesiBirkan Erdal · Doğan Kitap · 20072 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Minyeli Abdullah isimli kitabı okurken orada muhyittin Şekur'un gölgeler koridoru isimli kitabının ismi geçiyordu,merak ettim aldım okudum,peşinden su üstüne yazı yazmak isimli kitabını okudum,her iki kitabında da sufi geleneğini anlatıyor ve Amerikalı bir derviş olan,Amerika ve Avrupa'da üniversitelerde psikolojik danışmanlık dersi veren ,Türkiye'yi de ziyaret etmiş olan Muhyittin Şekur'un mütevazi yaşantısını ve hayat felsefesini okuduktan sonra ona hayran kalmamak mümkün değil,
Su Üstüne Yazı Yazmak
Su Üstüne Yazı YazmakMuhyiddin Şekur · Sufi Kitap · 20213,071 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.