En Eski Uzaktan Aşk Gönderileri - 1000Kitap

Lin

29 Mayıs 2015 00:42

Eşimizi Neye Göre Seçeriz? Tesadüf gibi görünen eş seçimleri gerçekte tesadüf müdür? Eş seçimi aslında tahmin edilenden daha karışık bir süreçtir. Aşık olma süreci tamamen tesadüfler üzerine kurulu gibi görünse de gerçekte olan aslında beynimizin alt katmanları yani en temel beden fonksiyonlarını yerine getiren kısmı, eşimizi ebeveynlerimizle

devamını oku

Mehmet

@deliidervis

26 Haziran 2015 09:36

İnsan duvarları olmayan tapınakta Bir gece uyusa Sanıyor ki kederi azalacak. Ama yetmiyor Bezler bağlıyor Bulduğu her ağaca. Hikayeler anlatıyor İnanıyor aşkın hep olacağına.

devamını oku

Bejan Matur

Reklam

Büyük Kara Balık

@buyuk_kara_balik

04 Temmuz 2015 01:01

Ateş uzaktan ısıtır, dokununca yakar.. İşte bu uzaktan ısınmanın adıdır aşk.. Mesafe, aşkın ''olmazsa olmazı''dır..

Sayfa 69

Erguvan Hasreti Şeref Yılmaz

Kuzey Kaya

@Kzy65

09 Temmuz 2015 01:01

Sağlık

202 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

Beğendi

-Bu kitabı enfes bir zevkle okumamı itiraf edebilirim.Ve bu kitap bana bazı şeyleri hatırlattı ama onları izah etmeyeceğim.Çünkü,bu bana özel şahsi hatırlatmalar olsa gerek :) Atay’ın, hikâyelerinde kurguladığı kahramanlar aracılığıyla toplumdan kendini soyutlayan, yalnızlaşan ve bunun neticesinde içselleşen problemli insanları anlattığını

devamını oku

Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,3bin okunma

Flaneuse

@flaneuse_

25 Temmuz 2015 11:39

272 syf.

7/10 puan verdi

"Ah sevgili, Tanrı şahidim olsun, başka hiçbir çift böyle bir görev üstlenmemiştir: birbirlerinden birer insan yaratmak." kitabın başındaki şu söz bile yeterli ,devrimci Rosa'nın hayatta tek boyun eğdiği şey olan aşka inancını merak edip okumak için.Polonya'nın bağımsızlığı uğruna verdiği mücadele yolundan hiç ayrılmamış, yapılan hataları üzerine basa basa haykırmaktan geri durmamıştır.Leo Jogiches ile bu çalkantılı dönemlerde bir aşk yaşamaya başlamış.Bu aşkı uzaktan yaşama zorunluluğu,bitmek bilmeyen özlem Rosa'yı bitap düşürse de mücadelesinde kendisine yol gösteren sevgilisiyle ayrıldıktan sonra dahi mektuplar üzerinden siyasi meseleler üzerinde konuşmaktan vazgeçmemişlerdir.Tarihe adını kazımış bu kadını mektuplarıyla tanımayı tercih ettim.Mektuplarda edebi bir üslup yok,normal bir konuşma dili kullanılmış.Benim için tarihe ayna tutan bu kadar güçlü bir kadınla tanışmak harika bir deneyimdi.Umarım diğer kitaplarını da edinip okumaya fırsatım olur.Beğendim :)

Sevgiliye MektuplarRosa Luxemburg · Agora Kitaplığı · 2006132 okunma

NigRa

@nigra

26 Temmuz 2015 11:37

Edebiyat

272 syf.

· Kitabı okudu

5/10 puan verdi

Kitap benim için bir hayal kırıklığıydı maalesef. Kitabı okumadan önce hakkında çok çarpıcı şeklinde yorumlar okumuştum ve kitabı yeni bitirdiğim şu dakikalarda okumasam da pek bir kaybım olmazmış diye düşünüyorum. Kitap kesinlikle akıcı ve sade bir anlatımı var,sıkılmadan ilerliyorsunuz fakat konu çok basit kalmış. Öncelikle kitabın arka tanıtımında yer alan yorumlardan birisi “Kurucunun Kızı’nda bir distopyada arayacağınız her şey var: tüyler ürpertici bir olay örgüsü, heyecan verici karakterler ve her kelimesi özenle yazılmış bir hikâye.” işte bu yorum bu kitap için yapılmış olamaz çünkü bu yorumdaki kitapla yakından uzaktan alakası yok. Distopik dünya ikinci planda kalmıştı hep ve Ivy ve Bıshop'ın ilişkisi üzerinden ilerliyordu hikaye. Distopyadan çok aşk romanı gibi hissettim okurken ve sonu çarpıcılıktan uzak aksine durağan ve tahmin edilebilirdi.

Kurucunun KızıAmy Engel · Yabancı Yayınevi · 20153,164 okunma

Reklam

İrem Karataş

@Smyrna

18 Ağustos 2015 19:54

Edebiyat

480 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

Beğendi

Hamdi Gezmiş ile tanıştığımda da ona Denizin kardeşi olmak için bizlere de fırsat verdiği için teşekkür etmiştim. Meydanlarda, parmaklıklar ardında, mahkemelerde ve darağacında tanıdığımız bir devrin yakışıklı liderini en gizli fotoğraflarla bizimle paylaşmış. Uzaktan aşık olduğunuz birini tanımak gibi, aile albümünü karıştırmak gibi, odasındaki yatağında uyumak gibi... Aşk olsun sana çocuk!

Abim DenizCan Dündar · Can Yayınları · 20164,993 okunma

ihtiyar

@ihtiyar

25 Ağustos 2015 00:48

Edebiyat

400 syf.

· Kitabı okudu

7/10 puan verdi

Milena'nın Max Brod'a yazdığı mektupları okuduktan sonra Kafka'nın her yazdığı mektubun karşılığını da görebilseydik demeden duramıyorsunuz. Kafka'yı Milena'nın ne kadar güzel analiz ettiğini, doğru teşhisler koyduğunu Max'a yazdığı mektuplardan, Kafka'yı anma yazısından ve kendi yazılarının satır aralarından anlıyorsunuz. Kitabı bitirmek uzun sürdü benim için, tek taraflı mektuplar belli bir noktadan sonra yavaşlatıyor okumayı. Milena kocasını bırakmıyor falan filan tamam da, Kafka'da gerçekten Milena ile birlikte olmak istedi mi? Kafka daha çok böyle uzaktan, yazışarak bir aşk yaşamayı tercih etti bence, bunda hastalığının etkisi de olmuş olabilir ama Kafka'nın yaşama ve dünyaya bakışıda belki de Milena gibi kadına sahip olabilmeyi mümkün kılmadı. Bu iki şahsiyet bugünlerde yaşayasdı bu birliktelikleri hangi derecede ve düzeyde olurdu merak ediyorum. İletişim araçlarının o günkü hali, bugün ki teknolojiye bakarak daha romantik geliyor bana. Mektup yazmak, hoşuna gitmeyen kelimelerin üzerini çizmek, zarfa koymak, pul yapıştırmak, postanın gelmesini beklemek, heyecanla gelen postanın zarfını açmak vs...Diğer okurların da söz ettiği gibi keşke Milena'nın mektupları ile birlikte okuyabilseydik. Tabii bu mektupları okumaya ne kadar hakkımız var tartışılır. İnsanlığa mal olmuş bir yazar ama, edebiyat dünyasında bir çok örneğide mevcut olmasına rağmen, kim özel olarak birine yazdığı mektupları paylaşmak ister. Hele bu kişi yazdığı kitapların bile yakılmasını isteyen birisiyse.

Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202354,5bin okunma

Şule ALTAN

@Meva

15 Eylül 2015 08:26

432 syf.

· Kitabı okudu

9/10 puan verdi

İlk kitaba kıyasla çok daha fazla beğendiğim, türünün en iyi örneklerinden bir kitap. Bu kitapta yazar aile ilişkilerine yer vermiş, iki karakterin çocukluklarından beri olan arkadaşlıklarına farklı bir bakış sunmuş aynı zamanda gerçek ailenin kan bağıyla değil değer vermekle kurulduğunu anlatmış. Ana karaktere başlarda farklı gözle baksam da sevdim.Kitabın başında Zandra sahilde bir kitap okuyordu, o zamanlar ortama yeni yeni alışmaya çalışıyordum ve dediğim gibi önyargılarım vardı.Ve aynı sahne kitabın sonunda tekrar karşıma çıktı ve ben fark ettim ki karaktere bakış açım son derece değişmiş.O ilk zamanlardaki düşüncelerim yok ben kitaba kapılmışım, bitmesine üzülüyorum. Uzaktan görüp imrendiğim insanların hayatlarına dahil oldum bu kitapla.Bana farklı bakış açıları sundu. Kitabın teması cinsellikti ama aile, aşk, arkadaşlık hepsi vardı. İnşallah serinin devam kitapları kısa sürede yayınlanır.

BenimsinMaureen Smith · Ephesus Yayınları · 2015200 okunma

Başak Yılmaz

@rodiniagondwana

15 Eylül 2015 16:19

Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım Ben artık adam olmam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan

devamını oku

Reklam

haribu

@haribu

20 Eylül 2015 19:47

Edebiyat

621 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

Beğendi

Kitapta kendini bulmak... Zor Kadın ,Zoraki Koca serisinin 3.kitabı ve benim favorim :) sebebi belki çok tanıdık mekanlar,tanıdık insanlar olmasıdır...Kitap Bursa'da geçiyor,yani yolda yürürken Ateş'in evinin önünden geçme ihtimaliniz var ya da Ecrin'in kurtarmaya çalıştığı kreşin :) Ya da Tophane'deki meşhuuuur kebapçıya gidebilirsiniz

devamını oku

Zor KadınFatih Murat Arsal · Ephesus Yayınları · 2015904 okunma

ClauzeroN

@kitapkurdu_26

22 Eylül 2015 00:59

SANA GELİYORUM SANA Görmeden, doğduğum gecenin seherini Ellerim değmeden anama, Ve günah izi yokken dudaklarımda, Bebeklere has bir dille ağlayarak, SANA geliyorum SANA Çırılçıplak

devamını oku

Abdurrahim Karakoç

Geri 13100 İleri

1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.