Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Söylemek istiyordum ki bu bedenlerde hüküm süren soğuk çok tuhaf bir şeydi: kendi içinde o kadar yoğun değildi. Şimdi yaptığım gibi bir ele dokunursam, eğer elim bu elin altında gizlenirse, bu el benim elimden daha soğuk değildir, fakat bu kadarcık soğukluk derin bir soğukluktur, bir yüzeyden hafifçe yansımaz; nüfuz eder ve kuşatır, insan onu izlemelidir ve onunla birlikte sınırsız bir yoğunluğa, boş ve gerçek dışı bir derinliğe girilir; buradan dışarıyla temasa dönüş yoktur. Onu bu derece acı kılan şey şudur: insanı kemiren, ele geçiren ve dikkati üzerinde tutan bir şeylerin acımasızlığı vardı ve gerçekten de insanı ele geçiriyordu, ancak onun gizemi de buradaydı, kendini bu soğukluğa terk etmek için yeterince anlayış duyan insan onda dostluğu, sevecenliği ve gerçek bir yaşamın özgürlüğünü bulurdu. Bu söylenmelidir çünkü artık geri çekilmek boşunadır: bir elin, bir bedenin soğukluğu hiçbir şeydir; dudaklar yakınlaşsa bile, soğuk ağzın acılığı yalnızca daha soğuk ya da daha acı olamayacak biri için korkutucudur, ama bizi birbirimizden ayıran bir başka engel daha vardır: sessiz bedendeki ölü dokumalar, varlığının kabullenmesi gereken ama hiçbir şeyi giydirmeyen giysiler, onlar kadavramsı kıvrımları ve metalik hareketsizlikleriyle duyarsızlığa gömülüdür. Bu aşılması gereken engeldir.
%21 (50/231)
·
Puan vermedi
Yazar bu eserinde 'gece' metaforundan hareketle kendi iç dünyasını, yalnızlığını, sıkılmışlığını ve tekdüzeliği imgesel bir anlatımla harmanlayarak zaman zaman ekspresyonist bir bakış açısıyla zaman zamansa nihilizm kokan izlenimleriyle okuru, gerçekle gerçeküstü bir dünya arasında sıkışmış soyut bir buhranı keşfetmeye davet
Gece
GeceBilge Karasu · Metis Yayınları · 20202,150 okunma
Reklam
Varlığının gizemi
Çünkü sadece kendi kaderlerini bir gizem olarak yasayabilenlerin gerçek anlamda yaşadıklarına inanıyorum...
Slenderman Gerçek Mi? Her şeyden önce Slenderman efsanesinin ortaya çıkışı diğer youtuberlerin yaptığı videolarda veya web sayfalarında yazılan makalelerde anlatıldığı gibi “Something awful” forumlarında hadi bir korku karakteri yapalım başlığı altında takım elbiseli, yüzü olmayan, normal insandan neredeyse iki kat uzunlukta yaratılan bir
" Gibbs: Jack bunu sormalıyım. Kadehler sendeydi, su, gözyaşı, belki de ebediyyen yaşayabilirdin... Jack: Pınar insanı test ediyor Gibbs. Ama hangi anın sonuncu olacağını bilmemek daha iyi. Varlığının her zerresi yaşadığın sürece bu sonsuz gizemi tadacak." Karayip Korsanları - Gençlik Pınarı
İnsan varlığının gizemi yalnızca hayatta kalmakta değil, yaşamak için bir şey bulmakta yatar. (Dostoyevski)
Sayfa 321Kitabı okudu
Reklam
Önsöz
Enok’un Kitabı[1] dinler tarihinin en ilginç metinlerinden biridir. İçinde anlatılanlar birçok kişiye bir bilimkurgu kitabı okuyor izlenimi verse de Enok’un Kitabı, Yahudi mistisizminin temel taşlarından biridir. Enok’un Kitabı, önceleri bizim “Eski Ahit” ya da yanlış olarak “Tevrat” diye adlandırdığımız Tanah’ın[2] Apokrif kitaplarından biri
The mystery of human existence lies not in just staying alive, but in finding something to live for. İnsanın varlığının gizemi sadece yaşamak değil yaşamak için bir neden bulmasindadir.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
İnsan varlığının gizemi sadece hayatta kalmasında değil, yaşamak için bir neden bulmasındadır. Dostoyevski
Gittiğin yerin gizemi gizem değil benim için. Çünkü balımdın benim, dünyanın en iyi kızıydın ve senin kadar iyi bir kıza aşık olmuş biri çok kötü olamaz. Ve şimdi benden nefret ediyorsan, ki inanmıyorum ettiğine, o zaman ıstırabıma bak ve seni burada istediğimi gör, çünkü o da iyi bir şeydir. Geri gelmeyeceğini biliyorum, Rosa, gerçek aşkım; ama bu öğle sonrasında varlığının düşü hissediliyor bu soğuk kilisede, merhametinin huzuru, sana dokunamamanın hüznü; çünkü seni seviyorum ve sonsuza dek seveceğim; ve yarın bir gün benim için toplandıklarında, işte o zaman bileceğim, onlar toplanmadan önce; ve hiç yadırgamayacağız birbirimizi, sen ve ben...
Reklam
TATSIZ BİR KARMAŞA
"Hayat ruhumun öte yanında kararıyor. Kapkaranlık, umutsuz, dipsiz, zavallı bir hissizlik duygusu benliğimi esir alıyor. Öyle ki; bana kalemi tutmaya mecal birakmayan sıkışmış bir hareketsizlik duygusu ve aynı oranda öfkeli bir hareket özlemi var içimde.. Ruhumun olanakları ve sınırları; bu iki duygunun savaşında tarafların güç dengesini
95 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.