Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
XI
Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; “Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür.”
Sayfa 401Kitabı okudu
"İnsan gerçekten asılırsa ölür ve her şey biter. Ama asılması için yapılan tüm hazırlıkları görüp yaşamak zorunda kalır ve ancak ilmek gözünün önünde sallanırken affedildiğini öğrenirse hayatı boyunca bunun acısını çekebilir."
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Modern Masallar
Edebiyatımızın kendi sesini bulmuş, şahsına münhasır yazarlarından
Faruk Duman
Faruk Duman
.
Kargasabunu
Kargasabunu
adlı eserinde de onun tarzını bilenlerin aşina olduğu ve sevdiği şekilde kullanmış yine dili. Halk kültüründe yer etmiş on farklı söylenceyi, öykü ya da masalı kendi bakış açısıyla yeniden yorumlamış. Yer yer çocukluğuma gittim. Annemden dinlediklerimize çok
Kargasabunu
KargasabunuFaruk Duman · Yapı Kredi Yayınları · 2023102 okunma
Bir şarkıya takılır, bütün gece büyülenmiş gibi dinleriz. Ama sonra bir gece şarkılar da biter. Şarkılarla birlikte bizi o vakte kadar büyüleyen diğer şeyler de biter. Söylenmiş ve söylenmemiş her şey biter. Bütün bunlardan geriye ise biten her şeyin çınladığı bir sessizlik kalır. Ama sonra o çınlama da biter. Ve insan orada kendi tükenişini görür. Ölmekten daha kötü bir şeydir bu. 🍂
Ve gerçek şu ki : Ölüm karşısında acemiyiz hepimiz . Onu önceden deneme imkanımız yok çünkü . Bir kereliğine gelir ve biter her şey . Herkes ölüme yalnız gider . Yanında kimi kimsesi olmaz bu yolculukta . En fazla mezarlığa kadar eşlik eder eş dost . Sonrasında da bir yalnızlık : koyu.
Bir gün gelir biter her şey. Bu cana da ölüm gelir. Gün gelir gülen gözlerimiz ağlar bir anda her zaman dua edelim ve kalbimizi temizleyelim.
Reklam
İnsan gerçekten asılırsa ölür ve her şey biter. Ama asılması için yapılan bütün hazırlıkları yaşamak zorunda bırakılır ve ancak ilmek yüzünün önünde sallanırken affedildiğini öğrenirse ,bütün hayatı boyunca bunun eziyetini çekebilir .
Güzel olan her şey yarım kalır, filmler en güzel yerde sonlanır. Çok mutluyum dediğin yerde hüzün kendini hatırlatır.. çocukluk kısadır, gençlik azdır ve bebeklik sanki hiç yaşanmamıştır ! vefa azdır,sadakat sınırlıdır, verilen sözlerin ömrü kısadır ! Çok seversin çok çabuk gider güzel rüyalar en güzel yerinde biter Güzel olan ne varsa, sevdiğin şarkı gibi hemen bitiverir, kısacıktır!
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Asılmak üzere olan bir adamı düşün mesela. Onu asarsın ve her şey biter. Ama onu, asılması için yapılan bütün hazırlıklara şahit olmaya zorlarsan ve tam darağacının önüne getirildiğinde infazının ertelendiğini söylersen adamın hayatının geri kalanını ona zehir etmiş olursun.
Güzel bir benzetme.
Bana bir kere bile gerçekten vurmadığın da doğru. Ama bağırman, yüzünün kızarması, pantolon askılarını telaşla çözmen, bunların iskemlenin sırtında hazır beklemesi benim için neredeyse daha da kötüydü. Sanki birinin asılması gibiydi. İnsan gerçekten asılırsa ölür ve her şey biter. Ama asılması için yapılan bütün hazırlıkları yaşamak zorunda bırakılır ve ancak ilmek yüzünün önünde sallanırken affedildiğini öğrenirse, bütün hayatı boyunca bunun eziyetini çekebilir.
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
Serçekuş, ince bir masal gibi görünen fakat sadece çocuklar için değil, asıl büyükler yazılmış, çok tatlı, içinizde çok güzel hisler bırakacak, hikmet dolu bir hikaye. Hikaye, seher vaktinde başlıyor; Kocabağ isimli hayali bir köy, Gölbaşı isimli sazlıklarla dolu bir göl ve gelincik tarlasında geçiyor. Başkahramanımız Serçekuş'un, diğer kuşların,
Serçekuş
SerçekuşCahit Zarifoğlu · Beyan Yayıncılık · 20151,944 okunma
İster sevgili, ister dost olsun, Ayrılmak saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver onu da eşeleme; Ne iyiydik'ler, yine görüşürüz'ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına. Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü. Karış telâşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; "Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür."
Sayfa 404Kitabı okudu
İster sevgili, ister dost olun, Ayrılmak saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver onu da eşeleme; Ne iyiydik'ler, yine görüşürüz'ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına. Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü. Karış telaşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; “Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür.”
Benden aldıklarını bana lütufmüş gibi verirler!!!
Ekonomik kesintileri ve transferleri sayesinde toplumsal merci (yani yerleşik düzen) kendine cömertliğin psikolojik üstünlüğünü verir ve kendisini yardımsever merci olarak sunar.Tüm bir anaç, himayeci söz dağarı bu kuramlara ad verir: sosyal sigorta, sigortalar, çocuğun, yaşlının korunması, işsizlik yardımı. Bu bürokratik “yardmıseverlik” , bu “toplumsal dayanışma” mekanizma­ları — ki hepsi de “ toplumsal kazanım"lardır- böylece ideolojik yeniden dağıtım işlemi yoluyla toplumsal denetim mekanizmaları olarak etkili olurlar. Her şey, artıkdeğerin bir bölümü diğer bölümünü korumak için feda ediliyormuş gibi olup biter — egemen iktidar sistemiyse, “lütuf ’un kârı gizlediği bu cömertlik ideolojisiyle ayakta durur. Bir taşla iki kuş: Ücretli daha önce elinden alınmış olanın bir bölümünü armağan ve “karşılıksız” toplumsal güvence görünümleri altında geri almaktan oldukça hoşnuttur.'
Tırmanırken bilginiz, inerken bilgeliğiniz artar. Sonunda hayattan aldıklarınızın, verdiklerinin matematiği biter. Sizden geriye belki hoş bir ses, belki bir cümle, belki bir imge kalır. Ve bir iç ses: "Ben hayata oradan baktım! Ait olduğum yerde yaşadım!" Görkemli başarıların işte böyle hüzünlü bir ritmi vardır.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.