Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yaşadığımız zorluklardan utanç duymamalıyız ama eğer bu zorlukları işleyip bunlardan güzel bir şey ortaya çıkaramadıysak belki o zaman utanabiliriz.
Çekemeyenler ve eleştirenler her zaman olmuştur. Bu kişiler daima kaşınırlar; görünmeyesiniz diye ışığı söndürmekten başka şey düşünmezler.
Reklam
"Akrabalar insanı önemli ya da akıllı kılamaz. Seni sen yapamazlar." "Beni ben yapan nedir o zaman?" "Yapmayı seçtiğin şeydir. Hayatını nasıl yaşadığındır."
Sayfa 264 - Altın Kitaplar Yayınevi
160 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yorum
Bu kitap'ı okurken şunu fark ettim her zaman iyilik timsali ve namuslu olmaya çalışmak kötü sonuçlar doğursada buna rağmen bildiğin sana doğru gelen yoldan sapmamak. İyi ve doğru şeyler zamanla değişip törpülenebilir ama kişinin kendisine göre çok da değişmez ya bence bu kitap bunu anlatıyor.
Yaprak Dökümü
Yaprak DökümüReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 201628,5bin okunma
Çocuklukta tüm nesnelerin ve olayların yeni olması nedeniyle her şey hatırlanır: günler bu yüzden bitmezmiş gibi uzun gelir. Aynı şeyi yolculuklarda da yaşarız, yolda geçen bir ay gözümüze, evde geçirdiğimiz dört aydan daha uzun görünür. Ama nesnelerin yeni oluşu, her iki durumda da daha uzun görünen zamanın bize çoğu kez her ikisinde de gerçekten <uzun gelmesini> yani yaşlılıkta ya da evde olduğundan daha sıkıcı olmasını engellemez. Ama zihin zamanla alışılan bu algılarla birlikte gittikçe törpülenir, böylece her şey giderek etkisini kaybeder, günler önemini yitirir ve kısalır: Bir çocugun saatleri, yaşlı birinin günlerinden uzundur. Buna göre yaşamımızın zamanı, aşağı doğru yuvarlanan bir küreninki gibi, hızlandırılmış bir harekete dönüşür. Dönen bir levhadaki her noktanın, merkezden uzaklaştıkça daha hızlı dönmesi gibi, zaman da herkes için yaşamın başlangıç noktasına olan uzaklığı ölçüsünde, gitgide daha hizlı akar.
Zaman sonsuz, hırs denen şeyse boş sanki.
Sayfa 113 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/9.Basım: Aralık 2020, İstanbul
Reklam
Senin Gözlerin
Kubbesinde yitirdim zaman duygularımı Akşam mıdır, gece mi, sabah mıdır gözlerin Her köşede zifiri bir muamma bırakan Gönül memleketimde seyyah mıdır gözlerin Renkler âvâre; sitem başıboş kuytularda Mavi midir, yeşil mi, siyah mıdır gözlerin Yoksa yalancı mıdır, günah mıdır gözlerin
Ertelemek, zaman kaybı ve gelişememektir, kaybettiğiniz her gün, gelişebileceğiniz anları kaybetmek ve kendi kendinizi sabote etmektir.
Teknoloji bize fiziksel veyadüşünsel olarak haddimizi aşma imkanı veriyor ama tüm bu imkanlar tabiat kanunları muvacehesinde ortaya çıkıyor. Peki bu tabiat kanunlarını koyan insana bu tabiat kanunlarını keşfetme kabiliyeti veren kim? Böyle düşündüğümüz zaman biz büyük bir gücün bize çizdiği sınırlar içinde kaldığımızı biliyoruz. Tabiat kanunlarını aşmamız mümkün değil. Yeni bir kanun koyamıyoruz var olan bir kanunuda değiştiremiyoruz. Çünkü o kanunu koyan kaldırır. Hz İbrahim'i ateşe atar ateşin yakma hastasına O'nun için ortadan kaldırabilir. Çünkü o koydu. Böyle baktığımız zaman ne kadar sınırlı varlıklar olduğumuzu görüyoruz. Halbuki biz kendimize sınırsız sayıyoruz. Ama bizim algımız izafi bir algıdır.
312 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Size, hayata farklı bir pencereden baktıracak.
Kitap değişik bir konsepte sahip. Hapishanelerde Felsefe dersi veren bir öğretmenin kendi anılarından derlediği kitap bazı derin felsefi mevzuları hayatla hep tuhaf bir ilişki içerisinde olan mahkumların bakış açısıyla tartışarak, çoğunlukla entellektüel derinliği olmayan bu insanların böylesine derin mevzulara nasıl yaklaştığını çok güzel aktarmış. Yazarın babası, abisi ve amcası gibi yakın akrabalarının da hapis geçmişi olduğu için aslında konuya uzak sayılmaz. Babası, yazarımız küçükken sık sık içeri girip çıkmış biri. Ayrıca bu durum, babasının kriminal bir karaktere sahip olması, yazarda derin travmalar yaratmış, okudukça anlaşılıyor. Zaman zaman aralara serpiştirdiği amcasının hapishane anıları, okuru safi felsefi konularla boğulmaktan kurtarıyor. Felsefi konuların uzun uzadıya tartışılmamış olmasının, ya yazarın okuru sıkmak istememesinden ya da mahkumlarla böylesi tartışmaların çok derinleşmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Sözün özü; kitap gayet güzel hazırlanmış, ilgi çekici, hatta yer yer akıcı diyebilirim. Size, hayata farklı bir pencereden baktıracak.
Hapishanede Felsefe
Hapishanede FelsefeAndy West · Domingo Yayınları · 202322 okunma
Reklam
Bunun benim suçum olmadığını söylemek istedim ama vazgeçtim... Ne de olsa insan her zaman biraz suçludur...
“Ey basit insanlar daha ne kadar zaman basitliğe sığınıp, bilgiden nefret edeceksiniz?”
Hiç güvenmemek aldatılmaktan, aşkta hayal kırıklığına uğramak hiç aşık olmamaktan, bir eşin saygısını hiçbir zaman kazanamamak onun sevgisini yitirmekten iyidir.
kendi halinde.
Bazı insanlar süreçleri sever. Sonuçlar nasıl olursa olsun bir kayıptır onlar için. Mesela sevmeyi seven insanlar gibi. Onlar kavuşmak için sevmez. Gördüğü zaman duyduğu heyecandır onları motive eden. Yada belirsizliğin getirdiği o ihtimaller cümbüşü cazip gelir böylelerine. En büyük hazlar bile ulaşıldıktan sonra değersizleşir onlar için. Böylelerini kendi haline bırakın. Beni kendi halime bırakın. (Eronimo)
Haddimizi bilmemiz gerekiyor.Yoksa insan fıtratında bu haddi aşma eylemi her zaman var. Zaten nefis terbiyesi dediğimiz şey de had bilmeyi öğrenmek üzerine kurulu.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.