"Anlatırken sevindiğim, öfkelendiğim, hesaplayarak eylediğim ne varsa hepsi uzağa düştü, artık onlar duygularımın derininde, fikirlerimin dehlizlerinde değil, rüzgârın ıslık yapan sesindeydi."
"acaba bizler, yara almadığımıza, güçlü olduğumuza bu kadar inanan çocuklarımızın bir gün biz yok olduğumuzda duyacakları boşluğu nasıl hafifletebiliriz? şimdiden başlamalı ama nerden?"
Bakıldığında göz değirmisinden bir çicek dürbününün değil midir renklenme olasılıkları tabanından görülen parçacıkların yoksamak , sürülerin çorak gerçekliğini ve kanatlanarak yaşamak kendi dağılımında..