Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Holydao

Holydao
@Holydao
Bilgisayar Mühendisliği
Antalya
13 okur puanı
Mart 2023 tarihinde katıldı
Everyone wants to go to Heaven, but no one wants to die.
Reklam
İstemek, ilginç bir kelimedir; istenilen şeyin eksikliği anlamına gelir. Bazen, bu eksikliği başka bir şeyle doldurduğumuzda esas isteğimiz kendiliğinden ve tamamen ortadan kalkar.
Pişmanlıklar
Pişmanlıklar asla insanı terk etmez. Onlar sivrisinek ısırığı gibi değildir, sonsuza kadar kaşındırmaya devam ederler.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Acaba hepimiz hayal mi gördük? Cümleten çıldırdık mı? Altını demirle mi karıştırdık, meleği ifritle, Tanrı'yı şeytanla? Işığa gidelim derken karanlığa mı daldık? Cennet yerine cehennemi mi seçtik?
ÖLÜMDEN SONRA
Öldük, ölümden bir şeyler umarak. Bir büyuk boşlukta bozuldu büyü. Nasıl hatırlamazsın o türküyü, Gök parçası, dal demeti, kuş tüyü, Alıştığımız bir şeydi yaşamak. Simdi o dünyadan hiçbir haber yok; Yok bizi arayan soran kimsemiz. Öylesine karanlık ki gecemiz, Ha olmuş ha olmamış penceremiz; Akarsuda aksimizden eser yok.
Reklam
Never underestimate the big importance of small things.
"Dismiss your vows, your feigned tears, your flattery, For where a heart is hard they make no battery."
Bî-baht olanın bağına bir katresi düşmez, Bârân yerine dürr-ü güher yağsa semâdan. (Bahtsız olanın bağına bir damlası düşmez, Gökten yağmur yerine inci ve elmas yağsa.)
Kadının güzeli, sabah ilk uyandığı saatlerde anlaşılır.
Kalabalıklar kördür çünkü. Birbirine temas ederek ilerleyebilir ancak...
Reklam
Ten little Soldier boys went out to dine; One choked his little self and then there were nine. Nine little Soldier boys sat up very late; One overslept himself and then there were eight. Eight little Soldier boys traveling in Devon; One said he'd stay there and then there were seven. Seven little Soldier boys chopping up sticks; One chopped himself in halves and then there were six. Six little Soldier boys playing with a hive; A bumblebee stung one and then there were five. Five little Soldier boys going in for law; One got into Chancery and then there were four. Four little Soldier boys going out to sea; A red herring swallowed one and then there were three. Three little Soldier boys walking in the zoo; A big bear hugged one and then there were two. Two Little Soldier boys sitting in the sun; One got frizzled up and then there was one. One little Soldier boy left all alone; He went out and hanged himself and then there were none
İnsan esirliği memleketlere sığmaz; Millet esirliği yeryüzüne…
Bakanlar bana görmezler beni; Ben başka yerdeyim. Gömenler beni gövdemi gömerler; Ben başka yerdeyim.
Gerçekte iktidar, ancak karşıtların uzlaştırılması yoluyla sonsuza dek elde tutulabilir.
- Dünya yeni fetihler için gölgenizin üzerine düşmesini bekler. - Korkarım ki bizim gölgemiz ikindi güneşindeki bir adamın gölgesi gibidir; boyu uzun, zamanı kısadır. Şems-i asr idi, asr da şemsûn, Zilli memdûd olur, zamanı kasîr. (Asrın güneşiydi, güneşin de ikindi vakti gibiydi. Gölgesi çok uzun; ancak, zamanı kısaydı.)
Her ne zamanki sultanlık iddiasındaki kişi askerinin yediğini yemez, giydiğini giymez, askerinin uyuduğu şartlarda uyumaz, askerinin yanında harp alanında olmaz, işte o devlet gerilemeye ve yok olmaya mahkumdur. Bu böyle biline ve benden sonrakilere iletile.
Reklam
Hayal gücü kuvvetli bazı insanlar, sevdikleri ölülerin uzun bir yolculuğa çıktıklarını düşünmüşlerdir; bense, bütün yolculuğa çıkanların ölmüş olduğunu düşünüyordum. Ne büyük bir günah, değil mi?
Dünya
Dünya; anlaması kolay olmayan, karışık bir yerdir. Ama onun üzerinde hayatta kalabilmek, maneviyatından fedakarlık etmen anlamına gelmemeli, onu senin içinden hiçbir insan ya da mekan söküp alamaz. Bu sana Allah'ın en kutlu hediyesidir. Senin onunla ne yaptığın ise senin Allah'a hediyen...