Aramızda hiç bir zaman, alışılmış baba-oğul ilişkisi olmadı. Ne ben, bütün meraklı çocuklar gibi durmadan her şeyi sana sordum; ne de sen oturup bazı şeyleri bana açıklamak gereğini duydun. Bu yüzden, birçok olayın nedenini zamanında öğrenemediğim için, dünyanın birçok yönünü hiç bilemedim.
Sayfa 179Kitabı okudu
Çok tuhaf, nedense içtenlikle inandığınız ama açıklamak istemediğiniz bir şeyi başkasının ağzından duydunuz mu hemen öfkeyle inkar etmeye girişirsiniz
Sayfa 20Kitabı okudu
Cezaevinde Akşamüstü
Hele hele akşamüstlerinin alaca gölgesinde cezaevlerinde insanın içine öyle bir üzünçlü ağırlık çöker ki, anlatılır bir duygu değildir. İşte bu sıra insanın tuttuğu demir parmaklıkları bile dost sandığı ve o dost sandığına, kimselere söyleyemediği gizlerini bile açıklamak için içinin yanıp tutuştuğu bir zamandır.
Sayfa 36 - Nesin YayıneviKitabı okudu
İnsanın her lafını açıklamak zorunda kalmaması ne büyük rahatlık. Yanlış anlaşılmaktan korka korka, anlaşmaktan bile vazgeçmiş insanlarız sonuçta.
İnsanların evli, bekar ya da nişanlı olup olmadıkları onu hiç ilgilendirmiyordu ve başklarına da kendi özel yaşamını açıklamak zorunluluğu hissetmiyordu. Onun için alyansın anlamı buydu.
Sayfa 190 - EVEREST YAYINLARIKitabı okudu
Sen öyle diyorsan öyledir Marias'ım :)
... bazen en belirleyici, bizi en fazla etkileyen şeyleri açıklamak imkânsızdır; zor zamanlarda susmak yegâne kurtuluştur, çünkü açıklamalar hemen her zaman çektirdiğimiz ya da çektiğimiz ıstıraba kıyasla biraz aptalca gelir insana. Katlanılan ya da verilen acıyla boy ölçüşemediklerinden açıklamalara tahammül edilemez, öyle değil mi?
Sayfa 85 - Metis YayınlarıKitabı okudu
