Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Allah, Rasûlünü kıyametin kopmasına yakın müjdeleyici ve uyarıcı, Allah'ın izniyle O'nu davetçi ve aydınlatıcı bir fener olarak gönderdi. - Onunla sapıklıktan hidâyete erdirdi. - Körlükten kurtarıp görür kıldı. - Sapıklıktan kurtarıp doğruluğa yol gösterdi. - Onunla âmâ gözleri, sağır kulakları ve kapalı kalbleri açtı. - Risâleti tebliğ etti. - Emaneti yerine getirdi. - Ümmete doğruyu gösterdi. - Allah yolunda hakkıyla çalıştı. - Rabbinden kendisine yakın (ölüm) gelinceye kadar Rabbına ibadet etti. Allah'ın salât ve selâmı onun ve âlinin üzerine olsun.
Bir gün Resulullah(a.s.m.) mescitten hızla çıkan birini görür.O kişi'"mescit kuşu"diye bahsedilen, herkesin sevdiği sahabe Salebe'dir. Resulullah(a.s.m.) yanına çağırır ve sorar:"Salebe,nedir bu telaşın?Neden namaz biter bitmez mescidi terk edersin? Salebe cevap verir:"Ya Resulullah!Bizim evimizdeki kıyafet sadece bu üzerimde bulunan çaputtur ve ben mescide geldiğimde eşime giyecek çaput kalmaz." "Mescit kuşu"diye bahsedilen sahabenin yaşadığı hayat İslamiyet'te zirve bir hayattır.O konuşma esnasında da Resulullah'tan(a.s.m.) ısrarla dua ister:"Ya Resulullah!Ne var Allah'a dua et sende bana mal-mülk verse?" Resulullah(a.s.m.):"Etme salebe!İsteme bu duayı.Bak benim de bir günüm aç,bir günüm tok geçiyor.Ama Allah'ın verdiği mala şükredebiliyorsa ve daha fazlası verilince de o malın şükrü unutabiliyorsa bu nimet değil,nikmet olur.Boşver Salebe...İsteme..."
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
“Eğer beni seviyorsan fakirliğe karşı hazırlıklı ve zırhlı ol. Çünkü fakirlik, beni sevene yüksekten inen bir selden daha çabuk ulaşır.” Hz. Muhammed (s.a.v) Sadece maddi fakirlik değil burda söylenen. Bu öyle bir insana beslenen bir duygu ki dünya sahnesinde çoğu zaman mücadele içinde tutar iddia sahibini. Sevgi iddiası varsa ispatı da gerekir değil mi? Bu iddia havada kalmamalı, ömre yaymalı. Başa gelecek her türlü belaya sabır gerektirir. "..bunu öğrenmek adına, sevginin kahramanları olan sahâbe neslinden yani bu işin ehli olan o yiğitlerden peygamber sevgisini öğrenmeye çalışacağız." Bu eser sevgi ahlakını, Efendimiz'i neden ve nasıl sevmemiz gerektiğini, Efendimiz'i sahabenin nasıl sevdiğini, Efendimiz'in sahabeyi ve ümmetini nasıl sevdiğini konu alan bir eser. "Sevginin sadece insani boyutunu değil aynı zamanda ilahi boyutunun da, mesela; gerçek manada Allah (cc) nasıl sevilir, bunu bile bize Efendimiz öğretmedi mi?" Seviyoruz diyoruz. Bu iddiamızda ne kadar samimiyiz bunu tartabiliriz. Burda sevgi konuşulacak, sevgi öğrenilecek. O'nu sevmek demek adımının önüne adım, sesinin üzerine ses yükseltmemek demek.. O'nu sevmek hayatın her anında O'nu rehber edinmek demek. Güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim diyen Efendimiz'in hayatına yayılan ahlak örneğine de şahit tutacak bizleri aynı zamanda. O'nun elinde yoğrulmuş, en güzel kıvama gelmiş sahabelerin nurlu izleriyle bizde önümüzü daha net görür hale geleceğiz. Ümidimiz, tesellimiz, dualarımız bu yönde... "Buyrun sevginin kahramanlarından peygamber nasıl sevilirmiş beraberce öğrenelim."
Efendimiz'i Sahabe Gibi Sevmek
Efendimiz'i Sahabe Gibi SevmekMuhammed Emin Yıldırım · Siyer Yayınları · 20163,520 okunma
Hislere tercüman...
İnancı yüreklerimize koyan Allah, aşkı da yarattı. Gönüllere kendi sevgisini dolduran Yaratıcı, haddi aşmamak şartıyla, yani günaha girmemek kaydıyla sevgiyi de koydu... Her insanda olduğu gibi benim de bir gönlüm var ve seni görür görmez oraya bir cemre düştü...
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Casiye/21-23
21.Yoksa kötülük işleyenler ölümlerinde ve sağlıklarında kendilerini, inanıp iyi ameller işleyen kimseler ile bir mi tutacağımızı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar! 22. Allah, gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. Böylece herkes kazancına göre karşılık görür. Onlara haksızlık edilmez. 23. Heva ve hevesini tanrı edinen ve hakkı bildiği halde Allah’ın, saptırdığı, kulağını ve kalbini mühürlediği, gözünün üstüne de perde çektiği kimseyi gördün mü? Şimdi onu Allah’tan başka kim doğru yola eriştirebilir? Hala ibret almayacak mısınız?
Sayfa 43 - 6. CiltKitabı okuyor
Reklam
..bir adam hırsızlık yapmayı düşünür, sonra Allah'ı hatırlar, O'ndan korkar ve böylece bunu yapmaktan vazgeçerse ona tam bir iyilik sevabı yazılır. Çünkü o, bu kötülüğü Allah için terk etmiştir ve bunun karşılığını görür. Nitekim hadisin bir rivayetindeki şu ek, bundaki sebebi açıklar mahiyettedir: "Çünkü o kötülüğü Benim için terk etmiştir. "(53) Eğer o kötülüğü yaparsa ona sadece bir günah yazılır, daha fazla yazılmaz. Çünkü yüce Allah, "Kim (huzuruma) iyilikle gelirse ona on katı vardır. Kim de kötülükle gelirse ancak yaptığı kadarıyla cezalandırılır ve onlara haksızlık edilmez." (el-En'am 6/160) buyurmuştur.
710 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
DERVİŞLİK DEDİKLERİ
Derviş ne demektir, nasıl olmalıdır? CEVAP Derviş, tasavvuf talebesi demektir. Allahü teâlâdan başka her şeyi gönlünden çıkarıp, İslamiyet’e tam uyarak, gönlünü yalnız Allahü teâlâya bağlayan; güzel huylarla süslenmiş kimse demektir. Fakirlikte rahat, zenginlikte sıkıntılı olur. Olayların değişmesi, onu değiştirmez. Başkalarının kusurlarına
Gerçek Tasavvuf
Gerçek TasavvufŞihabüddin Ömer Sühreverdi · Semerkand Yayınları · 201879 okunma
ALLAH’TAN KORKAN BAŞKA ŞEYDEN KORKMAZ
Bir kul, Rabb’inin huzuruna çıkacağı günden korkarak bütün gayretiyle ona itaatle meşgul olsa, Rabb’ine isyan etmekten ve nefsinin hevâsından sakınsa, Allâhü Teâlâ, bu kimsenin heybetini insanların kalplerine yerleştirir. Takvâ sahibi âlimde öyle bir heybet bulunur ki, kimse onun bulunduğu yerde faydasız işlerle meşgul olamaz. Kul, nefsini
Hangi makamda hakiki marifet sahih olarak elde edilir? diye sorulursa, cevabı şudur: Kalbin sırrı ile ilâhî tecellileri görüp müşahede etme makamında gerçek marifet elde edilir. Kalp tanımak için görür. Gerçek marifet, kalbin içinde oluşan irade ile gerçekleşir. Allahu Teâlâ, kalpten bazı perdeleri kaldırır; perde arkasından dostlarına yüce zâtının ve sıfatlarının nurunu gösterir; bu şekilde yüce zâtını tanımalarını temin eder. Yüce Allah, tecellilerini gören kimsenin yanmaması için bütün perdeleri kaldırmaz. Bir âşık hal lisanı ile şöyle demiştir: Eğer perdesiz zuhur etseydin; ölürdü bütün halk; Lâkin arada ince perde var da, âşıkların kalbi onunla bulur hayat.
Reklam
Her bakan baktığı şeyde ya kendi nefsini ve şeytanını ya da Allah'ın ibret ve ayetlerini görür.
Abdullah bin Ömer şöyle diyor ;
Resûlullah (sav) bize döndü ve şöyle dedi ; “Ey Muhacirler cemaati! Beş şey vardır ki onlarla imtihan olacaksınız. Onların sizi (hayatta iken) yakalamasından Allah’a sığınırım. Onlar şunlardır: ● Bir milletin içinde zina, fuhuş ortaya çıkıp nihayet o millet bu suçu alenî olarak işlediğinde, mutlaka içlerinde veba hastalığı ve onlardan önce yaşamış milletlerde görülmemiş başka hastalıklar yayılır. ● Ölçü ve tartıyı eksik yapan her millet, mutlaka kıtlık, geçim sıkıntısı ve başlarındaki hükümdarların zulmü ile cezalandırılır. ● Mallarının zekatını vermekten kaçınan her millet, mutlaka yağmurdan mahrum bırakılır (kuraklıkla cezalandırılır) ve hayvanları olmasa onlara yağmur yağdırılmaz. ● Allah’ın ahdini (emirlerini) ve Rasûlü’nün ahdini (yaptığı anlaşmaları ve sünnetini) terk eden her milletin başına, Allah mutlaka kendilerinden olmayan bir düşmanı musallat eder ve düşman o milletin elindekilerin bir kısmını alır. ● İdarecileri Allah’ın Kitabı ile amel etmeyip, indirdiği hükümlerden işlerine geleni seçtikçe Allah onların hesabını kendi aralarında görür (fitne, fesat ve anarşi belasına maruz kalırlar).” (İbn-i Mace, Fiten, 22
Allah'ın Resulü buyuruyor ki: "Muhakkak ki Allah, işlerin büyüğünü, doğrusunu, güzelini sever ve çirkinini kerih görür."
İstiğfâr kulu kötü fillerden iyi fillere, eksik amelden tam amele ve düşük makamdan yüksek ve yüce makama çıkarır. Allah'a ibadet eden, her gün, her saat, hatta her an Allah'ı bilen kimsenin Allah ilmini, basiretini, dinini ve kulluğunu arttirir. Öyle ki kul bu artışı; yemesinde, İçmesinde, uykusunda, uyanıklığında, sözünde ve fillinde görür. Amellerindeki kusurlarını kalbinin yüce makamlardan hazır olduğu anlarda görür ve amellerin hakkını verir.
Sayfa 69 - İstiğfar Önemi ve Kulun Ona İhtiyacıKitabı okudu
Onikinci Bürhan (Onikinci delil,hüccet)
Gel, ey bir parça aklı başına gelen birader! Bütün on bir bürhan kuvvetinde bir bürhan daha göstereceğim. İşte bak, yukarıdan inen ve herkes ona hayretinden veya hürmetinden kemal-i dikkatle bakan, şu nurani fermana bak. O bin nişanlı zat, onun yanına durmuş, o fermanın mealini umuma beyan ediyor. İşte şu fermanın üslupları öyle bir tarzda
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.