Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
216 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Çanakkale özelinde birinci cihan harbini ve onun dünyadaki yakınlarını anlatıyor kitap. Açıkçası kitaba dair önyargılarım vardı, Çanakkale savaşını anlatan klasik kitaplardan sanmıştım. Ama düşündüğümün aksine geniş bir coğrafyada olanları anlatıyor. Hindistan'dan Avustralya'ya uzanan bir yelpazede bu savaşa hazırlanan ya da itilen insanların hikayesini sile getiriyor bir bakıma. Kitapta beni en çok etkileyen Broklen Hill olayı ve Hindistan Müslümanlarının maruz kaldığı sansür yasası. Çanakkale'ye malıyla canıyla koşan yardım eden Afgan ve Pakistanlı Müslümanları hep okurduk ama Hindistan Müslümanlarını hiç bu kadar derinlemesine okumamıştım. Askerimizin yemek sorununu daha sağlam delillerle okumak da bir başka şaşırdığım konuydu. Bize pompalananın aksine hiç de hoşaf ekmekle yetinmek zorunda kalmadıklarını, ülkenin mevcud şartlarında iyi bir durumda olduklarını bile söylemek mümkünmüş. Tarihi Kahramanlıkları fazla abartmak damarlarımızda var. Cepheden gelen mektuplarla hüzünlenip, dünya devlerinin bu savaşı nasıl takip edip dünyayı adım adım nasıl savaşa sürüklediğini okuyacaksınız. Çanakkale bir cephe olmaktan çok ötede bir alem ve bambaşka bir dünya. Bütün şehitlerimizin ruhu şâdolsun
Osmanlı'nın Son Kilidi Çanakkale - 2
Osmanlı'nın Son Kilidi Çanakkale - 2Ahmet Emin Temiz · Çamlıca Basım Yayın · 201232 okunma
Rusların Vietnam'ı
Temmuz 1979'da, Kabil iktidarı ele geçirmiş Afgan komünistlerin elindeyken ve gerek İslam gerek yerel gelenekler adına onlara karsı çıkmak için silahlı hareketler örgütlenmeye başlarken, Washington kod adı "Siklon" olan ve isyancıları etkin biçimde desteklemeyi amaçlayan gizli bir operasyonu yürürlüğe koymuştu. Bu karar alınmadan
Sayfa 122 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
79 - 89 Sovyet - Afgan Savaşı... Marksistler kanlı tarihinizle yüzleşme vakti ... :D
Gerçekten de Afgan cihadı bugün ayağa kalkmaya başlayan devin uyanışını temsil etmektedir.
Sayfa 168 - Küresel KitapKitabı okudu
ABD. Arap kamplarını ve Afgan kamplarından birisini Kruz füzeleriyle vurunca, ortalık ABD'nin darbesiyle sarsıldı. Buna karşılık Molla Ömer, "eğer Afganistan'da sadece benim kanım kalsa, Usame bin Ladin'i ve Arap mücahidleri korurum ve onları teslim etmem." açıklamasında bulundu.
Sayfa 61 - Küresel KitapKitabı okudu
İbn Battuta anılarında, Afganistan'dan geçerken Sarobi geçidinde eşyalarının çalındığını, yolunun kesildiğini, kitaplarının ve elbiselerinin alındığını aktarır. Şöyle der: "Afgan beldelerini ziyaret ettim. Buralar adam öldürmenin ve yol kesiciliğin yaygın olduğu bölgelerdir." Bu durum Taliban öncesine kadar hakikaten böyledir.
Sayfa 57 - Küresel KitapKitabı okudu
Reklam
Taliban Hareketi Nasıl Kuruldu?
Hareket, Kandahar'da bulunan küçük bir grup Afgan şer'î ilim talebesi ve Mevlevîler'in, Kandahar civarında yolcu kafilesini soyan ve birkaç kadını kaçıran bazı eşkıyaları takibe almaları ve başlarında Molla Muhammed Ömer'in bulunduğu talebelerin hırsızların silahlarını ele geçirip kadınları ölü bir hâlde bulmaları üzerine başlamıştır. Sonrasında eşkıyalar Kandahar'dan kaçmışlardır. Bunun üzerine halk, eşkıyalara karşı bir yaptırım uygulayamadığından Rabbani'ye bağlı valiyi azlettiler ve Molla Muhammed Ömer'i emir seçtiler. Bu gelişme üzerine onlar da ele geçirdikleri Kandahar'da şeriatı tatbik edeceklerini ilan ettiler.
Sayfa 38 - Küresel KitapKitabı okudu
Saddam Hüseyin şüphesiz ki, konu uluslararası hukuk olduğunda Suudiler’in özel muamele gördüğünün de farkındaydı. Washington’ daki iyi dostları, dünyanın büyük bir kısmı tarafından terörist derecesinde radikal olarak nitelendirilen fanatik grupların finansmanı ve uluslararası kaçakların barındırılması da dahil bir çok Suud eylemini görmezden geliyordu. Gerçekten de, ABD, Usame Bin Ladin’in Sovyetler Birliği’ ne karşı yürüttüğü Afgan savaşı için Suudi Arabistan‘dan açıkça finansal destek istemiş ve almıştı. Reagan ve Bush yönetimleri, bu anlamda, Suudiler’i cesaretlendirmekle kalmamış, başka bir ülkeye de aynısını yapmaları ya da en azından, başlarını diğer yöne çevirmeleri için baskı uygulanmıştı.
Sayfa 251 - April YayıncılıkKitabı okudu
375 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Çocukların ağladığı bir dünyada Bütün kahkahalar zalimdir...
Uçurtma Avcısı Afganistan doğumlu Amerikalı yazar Khaled Hosseini’nin(Halid Hüseyni) ilk romanıdır. Bir Afgan tarafından yazılmış ilk roman olma özelliğine de sahiptir. Kitapta, Afganistan'ın Kâbil kentinin Vezir Ekber Han bölgesinden bir Peştun olan Emir isimli bir çocuğun hikâyesi anlatılmaktadır. Bütün olayları Emir’in gözünden bakıp,
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,7bin okunma
Türkistanlıların Cemal Paşaya Tepkisi
Türkistanlılar, Ruslara karşı bağımsızlık savaşı vermekte olduklarından, Cemal Paşa'nın İngiltere aleyhinde ve Ruslarla işbirliğine dönük çalışmalarından hoşlanmazlar ve kendisini sert bir üslupla uyarırlar. Bu arada Bolşeviklerin Afganistan'a dönük çalışmalarından başından beri rahatsız olan Afgan yönetimi de Ruslarla işbirliği yapmak fikrinden gittikçe uzaklaşmaya başlar.
Sayfa 536Kitabı okudu
Reklam
375 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Spoiler olabilir.
Uçurtma Avcısı … Kitabın bittiği, sözün başladığı yerdeyiz. -1975 yılında başlayan bu kitapta aynı evde yaşayan, aynı yaşlarda olan birinin evin ağa oğlu olan Emir ve hizmetli olan Hasan’ın hüzünlü ‘arkadaşlık’ hikayesi. Kitabın adını alması sağlayan her yıl Afganistanda yapılan Uçurtma Şenliği sonrası Hasan’nın Uçurtmayı yakalamak istedikten
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,7bin okunma
Mayıs 1996'da bir Suudi milyarderin on yedinci oğlu olan Usame Bin Ladin kiralık bir Ariana Afgan havayolları uçağıyla Afganistan'a uçtu. CIA'in aksine kendi zevki için uçak kiralayabiliyordu o. Yanında global İslam savaşı vizyonu ile ateşlenmiş bir sürü radikal Arap vardı.
Ahulgo'da yaşanan felaketten bir yıl sonra 1840'ta Şamil'in tek­rar ortaya çıkmasıyla kıyasıya mücadele yeniden başladı. Ne re­form yapmaktan ve daha merhametli bir yönetimden bahseden Ruslar için ne de daha önce Müritlerle tam anlamıyla ittifaka yanaşmayan dağlılar için artık bir orta yol bulmak mümkündü. Dağlılar, akın akın
Ahulgo'da yaşanan felaketten bir yıl sonra 1840'ta Şamil'in tek­rar ortaya çıkmasıyla kıyasıya mücadele yeniden başladı. Ne re­form yapmaktan ve daha merhametli bir yönetimden bahseden Ruslar için ne de daha önce Müritlerle tam anlamıyla ittifaka yanaşmayan dağlılar için artık bir orta yol bulmak mümkündü. Dağlılar, akın akın
Şamil, bölgeye ilk temsilcisini 1843 yılında göndermişti. 1850 yılında daha güçlü bir ismi, Naip Muhammed Emin'i görevlen­dirdi. Bu kurnaz adam, aşiretleri birbirine düşürdü. Korkunç bir şiddetle hükmeden Muhammed Emin, bir yandan düzeni sağla­ma kisvesi altında katliamlara girişiyor, diğer yandan aldığı rüş­vetlerle cebini dolduruyordu. En
247 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.