''Ayasofya açılmalıdır! Türkün kapanık bahtıyla beraber açılmalıdır!..''
Derler.
Ayasofya'nın cuma namazından çıksam, "Hovardalıktan geliyor," derler.
Sayfa 41 - Tekin Yayınevi, 8. Basım, 2001.Kitabı okudu
Hak gelince bâtıl, güneş doğunca da gece zâil olur.
Sayfa 150Kitabı okudu
Meydanları dolduran, "Zincirler kırılsın; Ayasofya açılsın" diye yürüyen İslam'ın çocukları, bir kez daha gösterdi ki gökyüzünün rahminde bütün puttan adamları eritecek, bütün zincirleri parçalayacak bir şafak var.
Sayfa 155Kitabı okudu
İstanbul'u fethettikten sonra Ayasofya'yı camiye çeviren Fatih Sultan, ileriki yıllarda zuhûr edecek siyasi iradenin burayı ibadetten başka bir amaç için kullanacağını hissetmiş olmalı ki vakfiyesine onlara dair beddua cümlesi dercetmiştir.
Sayfa 154Kitabı okudu
Haya güzeldir fakat kadında olursa daha güzeldir.
Sayfa 79Kitabı okudu
Ayasofya, küfre karşı İslam yurdunu korumak amacıyla örülen muazzam surdaki kilit taşıdır. Ne var ki, "Değmesin mâbedimin göğsüne nâmahrem eli" diyen bir milletin medeniyet havzasından sökülüp batının hayvâni uygarlığına teslim edilmiştir.
Sayfa 141Kitabı okudu
Ayasofya, siyasette Yavuz'u, ilimde Ebussuud'u, donanmada Barbaros'u, şiirde Bâki'yi, mimaride Sinan'ı yetiştiren mukaddesat merkezidir.
Sayfa 139Kitabı okudu
Kostantiniyye'nin düşme sürecinde katoliklerle birleşmeyi reddeden Ortodoks liderlerden biri şöyle dedi; "Bizans yurdunda Latin şapkası görmektense Türk sarığı görmeyi tercih ederim."
Sayfa 114Kitabı okudu
Allah Rasûlü her hâliyle müminler için "üsve-i hasene"dir. Bedir muzaffer, Uhud ise mağlub kumandanlar için örnektir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Gönye ve pergel çok önemli masonik figurlerdir. İnanışa göre Tanrı ya da "Evrenin Ulu Mimarı" yaratılış eylemini pergelle yapmış ve gönyeyle ölçmüştür. Bazı gösterilerde pergelle bir çember çizilmiş ve pergelin bacaklarının arası boş bırakılmıştır. Bu, yaratılış eyleminin devam ettiğini göstermektedir. Bu bağlamda gönye, pergel ve Eski Mısır'ın Ankh işaretine benzeyen Justinyanus monogramının alt kısmının kırılması çok anlamli bir rastlantı dır.
Sayfa 140Kitabı okudu
Library of Alexandria /İskenderiye Kütüphanesi
“Eski Yunanlıların, yani Atinalıların ve diğerlerinin böyle geniş kütüphaneler kurmadığı biliniyor. Açıktır ki, İskenderiye Kütüphanesi eski çağların en eski kütüphanesiydi ama kütüphaneciliğin başlangıcı değildi. Babilli kralların arşiv kütüphaneleri sadece kendi dillerinde değil, Sümerce metinler de içerir. Bu ayrı dili öğrenmiş ve metinleri
Sayfa 56
Pantokrator Manastırı Kilisesi'nin birbirini tamamlamak için inşa edilen üç şapeli, yaşadığı semtle iç içe olmasına rağmen her zamankinden daha yalnız ve unutulmuş görünüyordu. İstanbul'da Ayasofya'dan sonra ayakta kalmayı başarabilmiş Bizans Kilisesi artık, Müderris Zeyrek Mehmet Efendi'nin ismi ile anılıyor ve Camii olarak hizmet vermeyi sürdürüyordu. Zeyrek Camii...
Sayfa 77 - Hiç YayınlarıKitabı okudu
HİLAL'e düşman kim desem,
"Haç" değil mi gardaş?
Haç!...
Ayasofya benim desem,
"Suç" değil mi gardaş?
Suç!...
Sayfa 237 - Kadim YayınlarıKitabı okudu
Bihruz bey, bazen Bayazıd Camii'ne, bazen Ayasofya'ya, bazı defa da Şehzade Camii'ne gider; güzel sesli hafızların etkili Kuran okuyuşlarını dinlerdi.
Sayfa 185Kitabı okudu
