Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
224 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Kitabın edebi değeri, Aziz Nesin’in kaleminin ustalığı tartışılmaz. Çocukların gözünden yetişkinlerin yalanlarını, kandırmaca işlerini, abartılı hallerini, görgüsüzlüklerini, eğitim sistemindeki aksaklıkları mizahi bir anlatımla okumak müthiş. Zeynep Yalkır ve Ahmet Tarbay'ın hikayesi bu.Eskiden sınıf arkadaşı olan ve şu anda farklı şehirlerde yaşayan ikili, birbirlerine mektup yazarak dostluklarını sürdürüyorlar. Okulda ve evde başlarına gelen komik olaylar büyük bir mizah ve hassasiyetle anlatılıyor. Yetişkinlerin de hatalar yapabildiğini, bazen de yetişkinlerin çocuklara kulak vermesi gerektiği çocukların gözünden çok güzel bir şekilde anlatmış. Küçüklerin hemfikir olacağı, büyüklerin de çocuklarla ilgili farkındalığını sağlayacak ve onların eğitimine bakış açılarını olumlu yönde etkileyecek, yazarın da kitabın başında belirttiği gibi; çocukların ve özellikle öğretmen ve anne-baba gibi eğitmen yetişkinlerin okuması gereken eğlenceli ve öğretici bir kitap Yazarın kitap. Sonunda çocuklara ayrıca mektubu var. Bir yetişkin olarak yetişkinlere yönelttiği eleştirileri bizzat üzerine alan bir üslupla; “Ben de öz çocuklarıma bütün öbür büyümüşler gibi davranıyorum. Çünkü, sanki aradan binlerce yıl geçmiş gibi, ben de çocukluğumu unutmuşum. Bunun yanlış olduğunu bilsek bile, başka türlü davranmak elimizde.''
Şimdiki Çocuklar Harika
Şimdiki Çocuklar HarikaAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 201916,7bin okunma
Öğretmenimizin sorduğu sorulardan biri şuydu: "Defterdar, Nişancı, Beylerbeyi, Acemioğlan kimlere denir? Sultan İbrahim zamanını anlatınız." Paydosta bize anlattığına göre, Osman sorulara, ilk birkaç satır doğru cevap yazdıktan sonra, Sultan İbrahim'e mektup yazmış. "Sayın Deli İbrahim Amca!" diye başlıyormuş mektubu. Uzun mektubun sonunda da öbür soruları şöyle cevaplandırmış: "Beylerbeyi, Boğaziçi'nde bir iskeledir." "Defterdar, defteri dar gelen adam demektir." "Nişancı, bizim sınıftaki Çetin'in lakabıdır. Biz onunla Kör Nişancı diye alay ederiz. Çünkü top oynarken, kaleye gol atacağım diye, okulun bütün pencere camlarını kırmıştır." "Acemioğlan, yine bizim sınıftan Rıza'dır. Çünkü bir türlü çattımattı oyununu öğrenemediği için her oyunda dayak yer."
Reklam
Okuma Listem
DÜNYA EDEBİYATI 📚 *HOMEROS İlyada Destanı ✓ Odysseia Destanı ✓ *DANTE ALİGHİERİ Yeni Dünya✓ İlahi Komedya✓
Aziz Nesin'in Komşusuna Mektubu
Aziz Nesin
Aziz Nesin
Aziz Nesin'in gürültü yapan komşusuna yazdığı mektup.
116 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Günaydın/ Rojbaş Cumartesi Anneleri
Bu bir İnceleme Değil! YAZIŞMALI SÖYLEŞİ Soru — İdam istemiyle yargılanan bir yurttaşsınız. Şiir dalının birinciliğini kazanmak sizde nasıl bir duygu, ne gibi düşünceler yaratıyor? Yanıt — ödülü düşlemek, onu almaktan daha mı güzeldi diye sorduğum oldu kendi kendime. Bu soru, ödülün ilk şaşkın sevinci durulmaya başlarken ağırlığını duyurdu.
Şafak Türküsü
Şafak TürküsüNevzat Çelik · İmge Kitabevi · 2010492 okunma
Mükemmel bir hayal gücü... Harikasın Osman :D :))
Osman sağımdaki sırada oturur. Tarih dersindeydik. Öğretmenimizin yazılı ödevlerimizi okuyup okumadığını anlayacağım, dedi. -Nasıl anlayacaksın? - Sonra söylerim. Öğretmenimizin sorduğu sorulardan biri şuydu: "Defterdar, Nişancı, Beylerbeyi, Acemioğlan kimlere denir Sultan İbrahim zamanını anlatınız." Paydosta bize anlattığına göre, Osman sorulara ilk bikaç satır doğru cevap yazdıktan sonra, Padişah Sultan Ibrahim'e mektup yazmış. "Sayın Deli İbrahim Amca!" diye başlıyormuş mektubu. Uzun mektubun sonunda da öbür soruları şöyle cevaplandırmış: "Beylerbeyi, Boğaziçi'nde bir iskeledir." "Defterdar, defteri dar gelen adam demektir." "Nişancı, bizim sınıftaki Çetin'in lakabıdır. Biz onunla Kör Nişancı diye alay ederiz. Çünkü top oynarken, kaleye gol atacağım diye, okulun bütün pencere camlarını kırmıştır." "Acemioğlan, yine bizim sınıftan Rıza'dır. Çünkü bi türlü çattımattı oyununu öğrenemediği için her oyunda dayak yer." Osman okul bahçesinde bunları anlatırken hepimiz kahkahalarla gülüyorduk. Ama ben onun söylediklerini gerçekten yaptığına inanmıyordum. Şaka yapıyor, atıyordu. Ertesi gün Osman korkuya kapıldı. Öğretmen yazdıklarını ya okursa diye korkuyordu. İki-üç gün bu korkusu sürdü. Öğretmenden hiçbir tepki gelmeyince rahatladı. Kendi söylediğine göre, o günden sonra her yazılı ödevdeki soruları saçmasapan cevaplandırıyormuş. Yalnız ilk bikaç satır doğru cevaplar yazıyormuş ki, öğretmen kâğıdına ilk göz atışta yaptığı saçmalıkları anlamasın.
Sayfa 55 - Nesin YayıneviKitabı okudu
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Aziz Nesin - Şimdiki Çocuklar Harika #arkakapak •Bu romanı salt çocuklar için değil, anababalarla öğretmenler için de yazdım. •Bu romanda çocukların gözüyle büyüklerin nasıl göründüğü anlatılıyor. •Bu romanda çocuklar anababalarını, öğretmenlerini ve büyüklerini eleştiriyor. •Bu roman çocuk eğitiminde gerekli sanılan, günümüzde geçerli birtakım
Şimdiki Çocuklar Harika
Şimdiki Çocuklar HarikaAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 201916,7bin okunma
143 syf.
·
Puan vermedi
Turnusolle İmtihan
20. yy'ın son çeyreğinde Türk "düşün" dünyasının ve bu dünyadan bir çatı olan Türkiye Yazarlar Sendikası'nın "Kürt Sorunu'na" resmi ideolojiye rağmen bir bakış açısı ve de duruş getirmemesi üzerine bir süreç okuması. Kitap genel olarak milenyumun son demlerinde Türkiye'nin resmi ideolojiye aykırı bir ses iddiası olan yazar kesiminin ne denli resmi ideolojinin diline ve rengine bulandığını gözler önüne seriyor. Dönemin parlayan "aydın"ı Aziz Nesin'in, devletin resmi ideolojinin yansıması olan davranışlarının eleştirildiği kitapta, sendikanın üyesi olan yazarı iddia ettiği demokratlığının aksine ne denli yalnız bıraktığı ve hatta dışladığı anlatılmak istenmiş. Yazarın üyesi olduğu sendikaya yazmış olduğu son mektubu, adeta eserin özeti niteliğinde. Devletin hiç olmazsa yemek, ekmek gibi ihtiyaçlarını fatura etmesine karşın, sendikanın tutukluluğunu buğzetmekten dahi imtina ettiği üyesinden aidat istemesi, "sivil" örgütün ne denli etkili olduğunun ifadesi olmuş.
Bir Aydın Bir Örgüt ve Kürt Sorunu
Bir Aydın Bir Örgüt ve Kürt Sorunuİsmail Beşikçi · İsmail Beşikçi Vakfı Yayınları · 199046 okunma
Az sayfalı (150sf civarı) güzel dediginiz kitap önerisi verir misiniz? GÜNCELLENDİ ARŞİV EKLENDİ 107 KITAP😊 arşiv yaptım buyurun :) Kısa Kitap Önerileri (Max. 200 sf civarı) Benim okuduklarım: Okumanızı tavsiye ettiklerim; 1-Mutsuzluk Zamanlarında Mutluluk (Wilhelm Genazino) (Çok iyi) 2-Bağlanma - Aşkı Bulmanın ve Korumanın Bilimsel Yolları
SAĞCI MISIN, SOLCU MUSUN ?
Hastanenin o odasında üç karyola vardı. Karyolanın biri boştu, birinde kafası, yüzü gözü, eli kolu sargılar içinde bir delikanlı yatıyordu. Delikanlı olduğu, sesinin körpe dinçliğinden anlaşılıyordu. Yoksa, mumya gibi sarıp sarmalanmış bu insanın yaşını belirtecek hiçbir görünür yanı yoktu. Yalnız tek gözüyle ağız boşluğu sargisızdı. Kapı
Sayfa 353Kitabı okudu
Reklam
68 syf.
·
Puan vermedi
Yazara dair
3 sene önce başladım Stefan Zweig'in eserlerine satranç ile. Yazar affetsin merak kadar fiyat etkisi de vardı. Kütüphanemde işaretliyorum ama genelde bitirdiğim yerde birine hediye ediyorum. Tekrar okumayı düşünmediğim veya kütüphanemde mutlaka olmalı dediğim kitaplar arasında olmadığından. Güzel yazıyor, duru sade anlatımı var. Yabancı yazarlardan çok sabahaddin ali, aziz nesin öykülerini anımsatıyor bana kitapları. Tekrar tekrar okunabilir tabi zevkler ve renkler ama bu aralar başlamayı bekleyen çok fazla kitap birikti. İsteyen olursa kargo ücreti karşılığında yollarım elimde olan kitaplarını derdim ama kargo fiyatı kitabı geçiyor. Tüm kitaplarını bitirmeyi düşünüyorum.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,8bin okunma
ZÜBÜKLÜK NEDİR? İlçe Ortaokul Almanca Öğretmeni bir arkadaşına şu mektubu yazıyordu: Canım kardeşim, i... Yarın burdan ayrılıyorum: Sevinçliyim sanma, üzüntülüde değilim. İçinde bulunduğum ruh halini sana bilmem ki nasıl anlatsam... İster istemez yine sana Zübükzade denilen insanlık dışı yaratıktan söz etmek zorundayım, insanın bu kadar
YANLIŞ GİDİYORUZ İlçe Ortaokul Almanca Öğretmeni bir arkadaşına şu mektubu yazıyordu: Sevgili.............. Burda boğuluyorum artık. Edebiyat yapmıyorum. Gerçekten boğuluyorum, hava yetişmiyor, soluğum kesiliyor. Hıdırlık Doruğu'nda insanı yere çalan sert yel bile, ciğerlerime boğucu gaz gibi doluyor. Ancak kendimi bilmemesiye, kendimi
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.