Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir yüzyıl sonra da aynı yerdeyiz…
Bulguru siz mi yiyorsunuz ki bu ka­dar celalleniyorsunuz, bulguru nefer yiyor, sesi de çık­mıyor, Allahına şükrediyor... İmparatorluğun önemli meseleleri dururken, böyle iki çuval buğdaya taktırma­yın aklınızı... İngiliz gelmiş burnumuzun dibine, bura­ da Arabı azdırıyor, binbir komplo düzenliyor, biz ona bakalım, bulgura başkası baksın...
Reklam
Düşünün bakalım televizyon karşısında muhallebi gibi gevşemiş bir Müslümanda değil cihat etmek, acaba kalkıp bir farzı ifa edecek kuvvet ve istek kalmış mıdır?”
134 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Aslında bu kitaba inceleme yapmak niyetinde değildim ancak bir iki kişi isteyince -hadi bakalım bir küçük değineyim- dedim. Kendisi sonradan tasavvuf yoluna girmiş ve bu yolda nefsini terbiye etmeye çalışmış biri olan İskenderi, bu kitapla gönlünüze şevk, şuur ve korku aşılıyor adeta. Tasavvuftan uzak veya bihaber olan varsa durmasın edinsin bu
Gelin Tacı
Gelin TacıAtaullah İskenderi · Üsküdar Yayınevi · 20042,981 okunma
Göz göre göre ölüme gitmek ne zor..
~ ❝ Peki, tamam öyleyse! Ölüm karşısında yürekli davranıp o korkunç düşünceyi ellerimizin arasına alalım ve izleyelim. Ona amacının ne olduğunu, bizden ne istediğini sorup her yönüyle inceleyelim, bilmeceyi heceleyelim ve mezara uzaktan bakalım. ❞ ~
Sayfa 62 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"Oğlum Ökkeş, ne pehlivan gibi üzerime atılıyorsun?" dedi. Ökkeş : "Ben atılmıyorum ki emmi," dedi. "Cip atıyor." "Az daha kafamı camdan dışarı çıkaracaktın." Ciptekiler gülüştüler. Cipçi Osman: "E Ökkeş, bakalım bana Istanbul'dan ne getireceksin diye sordu. Ökkeş : "Şeker," dedi. Bakkal sordu, ona da: "Şeker, " dedi. Kim sorsa, Ökkeş, "Şeker," diyordu. Çünkü Ökkeş şekeri çok seviyordu. Sanıyordu ki, dünyada en güzel yiyecek şekerdir. Ondan başka güzel yiyecek yoktur. ...
Reklam
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat Durma kendini hatırlat Durma göğe bakalım
GÖĞE BAKMA DURAĞIKitabı okudu
Öz eleştiri
"Oruç tut sıhhat bul." Hadisinden yola çıkarak orucun insan sağlığına faydalı olduğunu söyledik. Hadi ordan insan aç kalarak sağlıklı olabilir mi dediler. Sonra elin Japonu bunu ispatlayarak Nobelin tıp alanında ödülünü aldı. Bizim o en güzel üniversitelerimiz de okuyan sözde bilim adamlarımızda tv kanallarına çıkıp hadisleri yalanlamaya devam ede dursun bakalım. Belki birgun kibrinizi değil de bilimi konuşuruz...
Bakalım Tanrı bir kez daha görüşmemize izin verecek mi?
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yolumuzdaki engeller
Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacak? Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri birer birer geldiler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girdiler. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. Halkından bu kadar vergi alıyor, ama yolları temiz tutamıyor. Sonunda bir köylü çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere indirdi, iki eli ile kayaya sarıldı ve ıkına sıkına itmeye başladı. Sonunda kan ter içinde kaldı ama, kayayı da yolun kenarına geçti. Tam küfesini yeniden sırtına almak üzereydi ki, kaya'nın eski yerinde bir kesenin durduğunu gördü. Açtı. Kese altın doluydu. Bir de kralın notu vardı içinde . "Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir" diyordu kral. Köylü bugün dahi pek çoğumuzun farkında olmadığı bir ders vermişti. "Her engel, yaşam koşullarınızı daha iyileştirecek bir fırsattır."
BERİKAN YAYINEVİKitabı okudu
Reklam
Tehdit edin bakalım! Ama bakın: Kız sizden korkmuyor!
Hekime yalvardım: bir ilaç söyle! Nabzımı tutarak baktı yüzüme: "Nerende ağrı var? Göster bakalım" Elini götürdüm kalbim üstüne!
Sayfa 11 - Remzi Kitabevi YayınlarıKitabı okudu
Geçmişi mümkün olduğu kadar unutmaya bakalım.
Hah ha :D
"Gülümser Hoca. Coğrafyacı. Bugün yine acayip bir etek giymiş. Dizinin bir karış üstünde. Masasına otu­runca nerelere kadar çıkıyordur Allah bilir. Kemal'in bu konuyla ilgili bir planı var, bakalım uygulayabilecek mi. 'Tam dokuz zayıfı var ama Kemal zeki bir çocuk bence. Öğretmen masasının bize bakan tara­fındaki suntayı söktü. Soranlara da 'Kırılmış, değiştirmek için hademeler söktüler.' diye bir yalan attı. Yarın ilk iki saat coğrafya var. Bakalım neler olacak. Operasyon başarıyla neticelendi. Za­yiat yok. Coğrafyacı yine süper bir miniyle teşrif etti, ma­sanın durumunu fark etmedi bile. Oturdu. Ayak ayak üs­tüne attı. Kırk dakika sınıftan çıt yok. 'Aferin, uslanmış­sınız siz.' diyerek gitti. İkinci ders yine aynı. Çıt çıkma­dı kimseden. Kadın salaklaştı resmen. Ders bitiminde şaş­kınlık içerisinde çıktı sınıftan. Kemal ve arkadaşları diğer derslere girmediler. Kemal ve ekibi bu sabah okula aca­yip fiyakayla geldiler. Kahraman gibi karşılandılar. Hepsi de banyo yapmış. Okulun son günlerindeyiz ve her­ kes Kemal'in başarısını konuşuyor. Öğretmenler de hâlâ, yurdu düşmanlardan nasıl kurtardığımızı anlatı­yorlar."
"İkimiz birden sevinebiliriz Göğe bakalım."
Turgut Uyar
Turgut Uyar
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.