Batılı ülkelerin demokrasi, insan hakları, huzur ve sükun beldeleri olduklarına dair algı bir anda yıkıldı. Batılılar için "Gerçek düşmanlar olmadan, açık ve hoşgörülü, bağışıklık mekanizmalarından yoksun bir şekilde yaşamaya alışıklar ve bu yüzden önlerine gerçek bir tehdit çıktığında paniğe kapılıyorlar," şeklinde değerlendirmeler yapıldı.