Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Ben usandım.” “Sigaradan mı?” “Her şeyden. Her şeyden. Hiçbir şeyin anlamı yok. Hiçbir şeyin. Bilirsin, bazen bir yere gidersin ve kendine, neden buradayım, diye sorarsın. Ben sürekli böyle hissediyorum. Bir an önce gitmek istiyorum. Bulunduğum yerden başka bir yere. Hiç bitmiyor. Yemin ediyorum, ödleğin teki olmasaydım kendimi çoktan öldürmüştüm.” . Zor bir dönemden geçiyordum. Kendimle ne yapacağımı bilmiyordum. Yalnızdım, bütünüyle yalnız. Büyük bir aşk yaşama özlemi içindeydim. Böyle olduğumda genellikle kendime bir hobi bulurum - resim, gitar, ne olursa. Sonra, kaptırabilirsem, kendimi daha iyi hisseder, dünyada kimsem olmadığını unuturum. Fakat bu sefer hiçbir makrame kursunun bana yararı olmayacağını biliyordum. İnanabileceğim bir şeye ihtiyacım vardı. Beni hiç terk etmeyecek büyük bir aşka.
İçimde müthiş bir hafiflik, bir genişlik duyuyorum. Belki de hakikaten sevmek budur. Belki de ben şimdiye kadar sahiden sevmenin ne olduğunu bilmiyordum…
Reklam
592 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Masumiyet Müzesi - O. PAMUK /Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.
Haydi bir ilk yapalım ve sanal bir müze gezisi ile başlayalım incelememize! Sizi yormadan bağlantıyı da buraya bırakayım: artsandculture.google.com/story/KAVxIqBek... Masumiyet Müzesi, 20. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'un panoraması... Aşk nedir?
Yeni Hayat
Yeni Hayat
isimli kitabında "Aşk teslim olmaktır," der
Orhan Pamuk
Orhan Pamuk
,
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 200841,5bin okunma
Belki de ben şimdiye kadar sahiden sevmenin ne demek olduğunu bilmiyordum.
sanki hayat durmuştu ve ben nasıl yaşayacağımı veya ne yapacağımı bilmiyordum. Zaman algımı kaybediyor, bir tür depresyon haline bürünüyordum.
Uyurgezer gibiydim. Döşeme soğuktu ama ben soğuk bana ulaşmıyordu. Düşte görülen denizin soğuğu gibiydi. Onun sularında yüzüyordum. Çıplaktım ve yüzmeyi bilmiyordum. Fakat ne soğuğu hissediyor, ne de boğuluyordum.
Reklam
Yalnızlık duygusu iliklerime işlemişti ve hiçbir zaman Dayanışma gemisine binmeyi beceremiyordum. Ne olursa olsun, ben minik sandalımda kürek çekmeye devam ediyordum; belki eskisine oranla biraz daha umutsuzdum, belki nereye gittiğimi bilmiyordum, yine de kayığımdan inmemekte direniyordum. Zaten istesem de, belki kayıktan inmeme fırsat olmayacaktı. Akıntıya kapılmış sürükleniyordum ve küreklere tutunabilmek için var gücümü sarf ediyordum. Kürekleri bırakacak olsam, boğulup giderdim. Kimileri boğuldu. Kimileri kendi dürüstlüklerinin ve soylu amaçlarının kurbanı oldu, çok can kaybedildi...
Kaldırımları dar yapanlar, o zamana dek rahat yürünebilecek kaldırım planlamasıyla onurlu bir vatandaş olma arasındaki bağ üzerine kafa yormamışlar. Ben de bilmiyordum. Ama farklı örnekleri görerek anladım ki ben de bir insanım ve doğuştan getirdiğim haklarım var.
Sayfa 88
Dağ Rüzgarı Kaderde senden ayrı düşmek de varmış Doğrusu bunu hiç düşünmemiştim... Seni tanımadan Hele seni böyle deli divane sevmeden Yalnızlık güzeldir diyordum Al başını, kaç bu şehirden Ufukta bir çizgi gibi gördüğün dağlara Rüzgarın iyot kokularını taşıdığı denizlere git Git gidebildiğin yere git diyordum Oysa ki, senden kaçılmazmış Yokluğuna
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.