Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Baruch Spinoza
"Dua etmeyi ve boşuna göğsüne yumruk atmayı bırak! Yapmanı istediğim tek şey, dünyaya çıkıp hayatının tadını çıkarmandır. Eğlenmeni, şarkı söylemeni ve senin için yaptığım her şeyin tadını çıkarmanı istiyorum. Kendi inşa ettiğin tapınaklara gitmeyi de bırak. Oraların benim evim olduğunu söylüyorsun! Benim evim dağlarda, ormanlarda,
872 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Sokak Nöbetçileri
Merhabaaaa Spoiler var Öncelikle kitap birtık kopyaladı bence çok güzel bir kitap kaliteli bazı yerlerde edebi şeylerde içeriyor şaşırtıcı bir şekilde ama yarala Sara birtık fazla benziyor gerçekten yazar güzel yazmış ama yarala sar‘dan bayağı bir de benziyor yani hani bu az sanacak gibi değil bence çünkü kitabı okurken durmadan aklıma
Sokak Nöbetçileri 2
Sokak Nöbetçileri 2Aslı Arslan · İndigo Kitap · 20217,5bin okunma
Reklam
Bir gün bir dostum bana: 'Bir ölüye göre fazla nefes alıyorsun demişti'. Başta yadırgamış, ama sonradan ona hak vermiştim. Yaşamaya büyük bir yeteneğim olduğunu düşünüyorum. Yani nasıl yaşanması gerektiğini çok iyi biliyorum. İyi hayat nasıl geçirilir, çok iyi biliyorum. Ama ilgimi çekmiyor. Yani yaşamaya büyük bir yeteneğim var ama ilgimi çekmiyor. Durmayacak kadar yorgun ama ölemeyecek kadar hayattayım. Neden böyleyim? Ve neye dönüşeceğim? Sürekli, kendime bundan sonra ne yapacağımı soruyorum. Hep aynı soruyu. Yüz kez. Bin kez. Kendimi defalarca buluyor, defalarca kaybediyorum. Aynaya bakıp kendimi tanıyamamak, kendi anılarımı sanki başkası yaşamış gibi anlatmak, hiçbir şeyde kayda değer bir varoluş nedeni bulamamak o kadar korkunç ki. Ve bir şey farkettim. Hiç kimseye hiçbir şeyi tam olarak anlatamayacağımı keşfettim. Çünkü benim için ölüm kalım meselesi olan, diğerinin gözünde toz kadardı. Varlığıma nedensizlikten dolayı delirdim ben. Hiçbir varolma nedenini kendime yakıştıramadığımdan. Gerçekten de bu insanlarla aynı çağda yaşayamıyordum. Sorarlarsa 'Ne iş yaptın bu dünyada?' diye rahatca verebilirim yanıtını: Yalnız kaldım. Kalabildim. Altı milyar arasında doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçebildim aralarından.
"alıntı" bir gün bir dostum bana: bir ölüye göre fazla nefes alıyorsun demişti. bașta yadırgamış ama sonradan ona hak vermiştim. yaşamaya büyük bir yeteneğim olduğunu düşünüyorum. yani nasıl yaşanması gerektiğini çok iyi biliyorum. iyi hayat nasıl geçirilir, çok iyi biliyorum. ama ilgimi çekmiyor. yani yaşamaya büyük bir yeteneğim var
222 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Schopenhauer’ın hayatı ile ilgili o kadar araştırma ve sözlerini o kadar incele, ama kitabını okuma! Ne kadar acınası bir durum öyle değil mi? İşte ben bu hataya düşmüştüm çünkü bunca zaman boyunca araştırdığım bu üstadın eserini alıp okumamıştım, çok yanlış yaptığımın farkına vardım. Bu kitabı okurken sizlere öyle bir mutluluk verecek ki (şahsen ben ilk elime aldığımda havalara uçamam sebep olan bu eser) keşke daha önceden okumuş olsaydım diyeceksiniz, hani vardır ya düşünürsünüz saatlerce ama bunu dile getiremez nasıl anlatsam dersiniz ya, işte öyle sizin içsel yorgunluğunuzu ve içsel çatışmanızı topluma karşı olan bakışınızı tek tek kaleme alan bu kitapta tekrardan doğacağınızın güvencesini verebilirim. Dostluk nedir ve dostlar ile ilişkiler nasıl yapılmalıdır, dostum dediğin insandan beklemediğin şeylerin, aslında olabileceğini tek tek nitelendiren bir yaklaşım bir biçim olarak karşımızda. Lafı fazla uzatmak istemiyorum öyle şatafatlı bir inceleme yapıp sizlere kendimi bilgisiz ama bilgin gibi göstermeyeceğim. Sadece şunu nitelendirmek istiyorum bir felsefe sevdası ile yanıp tutuşan her bireyin genci ve yaşlının yani herkesin okumasını tavsiye ederim. Bu kitabı okuyun ve ne demek istediğimi anlayacaksınız. (Okuyun ve muhakkak okutun, gözünüz kapalı bir şekilde insanlara önerin derim) ve tüm kitap severlere keyifli okumalar dilerim.
Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
Yaşam Bilgeliği Üzerine AforizmalarArthur Schopenhauer · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20196,9bin okunma
Cahillik nedir nasıl anlatılır
Sonunda beni mektepten aldılar, mini mini bir ferace ve yaşmak hazırladılar. Ben babamın önünde, ''Mektepten nasıl ayrılacağım? Nasıl yapacağım? Ben cahil kalacağım.'' diyerek ağlayıp sızladımsa da fayda etmedi. Babam, ''Orasını merak etme kızım. Ağlama kuzum. Bu âdettir, kız on on bir yaşını geçince yaşmaksız, feracesiz sokağa çıkamaz. Biz âdetlere aykırı nasıl hareket edebiliriz! Sonra herkes bizimle eğlenir. Ama öğrenimini soracaksın... Senin öğrenmeye sevgin olduğu sürece kendi kendine de bildiklerini ilerletebilirsin. Ben de sana bazen ders verebilirim... Ne yapalım? İşte hâlâ kızlara mahsus mekteplerimiz, kadın hocalarımız yok ki... Erkek mektebine on beş yaşında bir kız nasıl gidebilir?''
Reklam
Ne verebilirim ki ben size! Ama bırakın da gideyim hemen, hiçbir şeyinizi almadan!
Sayfa 5 - İş Bankası Kültür Yayınları
Din
Değişmeliyiz… Değişmek zorundayız… Biz değiştik, Allah da celle celaluhu ) ( verdiği iman, izzet ve şahitlik sorumluluğunu bizden aldı. Şimdi bir daha, olumlu anlamda değişmeliyiz ki yitirdiklerimizi geri alalım. Aksi hâlde, değişim edebiyatı yapan dava edebiyatçıları gibi oluruz. İslam bizi değiştirmezse din gevezesi oluruz. Değişim nefislerde başlar. Ben değişmeliyim, sen değişmelisin, biz değişmeliyiz… Birçoğumuz haklı olarak soruyordur: Neyi değiştirelim ve nasıl değiştirelim? Bu soruya kendi adıma ve kendi nefsimi göz önüne alarak şöyle cevap verebilirim: Düşüncemizi ve eylemlerimizi, tasavvurumuzu ve tasdikimizi, ölçülerimizi ve algılarımızı, ahlakımızı ve inancımızı… bir bütün olarak vahye arz edelim; değişmesi gereken ne varsa; amasız, fakatsız değiştirelim… Değişmekten korkmayalım. Vahyin rehberlik etmediği, arzulara göre şekillenen değişimlerden korkalım. “Nasıl değişelim?” sorusuna gelince ise Kur’ân’ın mihmandırlığında değişelim… Zira Kur’ân’ın değiştirip dönüştürme gücü teorik bir iddia değildir. O, daha önce bir ümmeti değiştirip dönüştürdü. Çölde yaşayan dağınık insanlardan tarihin seyrini değiştiren ve tarihi yeniden yazan bir ümmet çıkardı.
Ben ne dersem, gerçek odur. Tüm dünyayı ateşe verebilirim ve buna yağmur diyebilirim.
Sayfa 358Kitabı okudu
Öğüt Kendime
Aşırılığa kaçma İtidalli ol. Sen de lazımsın hayatına Allah yaşama sevinci versin. Ben sevdiğime canımı verecek gibi seviyorum Her şeyimi verebilirim Ama bu değil ki Sonra ben savruluyorum gördüm ki -Allah yardımcım olsun,ne deyim ki kendime? 3 Ocak 2022
Reklam
Bana gerçek hayatın ne olduğunu soruyordun. Bu soruna cevap verebilirim şimdi. Gerçek hayat, insanın doğru bulduklarını yapabildiği bir hayattır. Hani masallarda insana üç dilekte bulunma hakkı verilir de akılsız kardeş bunu kullanmayı beceremez. Aslında insana tek dilekte bulunma hakkı verilir bence. Bunu iyi kullanırsan eğer, gerçek hayata da kavuşursun. Ben öyle düşünüyorum. Dileğim oldu. Bunun için Tanrı'ya şükrediyorum.''
Sayfa 86 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
384 syf.
8/10 puan verdi
Şu an bu kitap yüzünden ağlamak istiyorum. Selamlar, sevgili okurlar; O kadar fena bir hâldeyim ki, ağlayamıyorum bile. Keşke ağlayabilecek kadar daha az üzülseydim ama bu kitap, bana sonlarında yaşattığı şokla bu dramı yaşattı. Kitabın konusunu zaten arka kapakta okuyup anlarsınız. Çocukluğundan beri hep karşılaştırılmış olan ve Nor’un aldığı
Mercan ve İnci Tacı
Mercan ve İnci TacıMara Rutherford · Martı Yayınları · 202351 okunma
479 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Üç'ün Çekilişi
Üç'ün Çekilişi
kesinlikle birinci kitaptan daha iyiydi.Ama gel görelim ki birinci kitaptan on kat daha kötü bir çeviriye sahipti.Cidden yani.
Silahşor
Silahşor
bunun yanında şaheser kalır.Ben böyle bi acemilik seviyesinde çeviri görmedim ve umarım bir daha da görmem.Kitapta “duyumsamak” ve “gereksinmek” kelimeleri havada uçuşuyor.Abartmıyorum her sayfada en az beş defa falan görüyorsunuz.Yahu arkadaş hissetmek/ihtiyaç duymak kelimelerinin suyu mu çıktı?Her okuduğumda gözlerim kanadı ya gözlerim.Bir de Dex yayınlarının çevirisini kötü buluyordum.Beterin beteri vardır dedikleri bu olsa gerek.Şükür diğer kitaplardaki çevirmen farklıymış. Çeviriye olan isyanımı kustuğuma göre gelelim kitaba.Üçün çekilişini ben daha çok beğendim.Çünkü olaylarda kopukluk yoktu.O yüzden su gibi aktı.Kafamda bazı şeyler yerine oturdu.Hikayemize dahil olan iki karakteri de sevdim.Özellikle Odetta karakteri.
Stephen King
Stephen King
in karakterleri bu kadar özenli yazmasına bayılıyorum.Kısa olaylarda gördüğümüz ve belki bir daha görmeyeceğimiz karakterlerin nasıl biri olduğu hakkında bile bilgi veriyor.Bu yönünü çok seviyorum. Birinci kitabın sonundaki kehanetler bir bir gerçekleşmeye başladı.Olaylar hiç hız kesmeden ilerledi.Hala kafamda bir sürü soru kalmış olsa da bu kitapta öğrendiklerim beni tatmin etti.Bu üçlünün yaşayacakları maceraları çok merak ediyorum.Ne desem spoiler olacağı için daha fazla yorumda bulunamıyorum.Ama şunu söyleyebilirim.Seriye başlarken birinci kitabı belki çok sevmeyebilirsiniz ve bu konuda size hak verebilirim.Ama pes etmemeli ve ikinci kitaba şans vermelisiniz.Çünkü yeni katılan karakterlerle birlikte hikaye çok daha ilgi çekici bi hale geliyor.
Üç'ün Çekilişi
Üç'ün ÇekilişiStephen King · Altın Kitaplar · 20061,410 okunma
672 syf.
3/10 puan verdi
Lordlar ve Varisler- N. G. Kabal
Beklentilerimi asla karşılamayan bir fantastik kitabı incelemeye geldimm. Çok uzun zamandır bu tarz kitaplar okumuyordum okuma tarzım değiştiği için ama bu kitap hakkında tek bir kötü yorum duymamıştım ve çok büyük bir hevesle başladım okumaya.. Ancak beklediğim gibi değildi, övüldüğü kadar iyi bulamadım. Sebeplerine gelmeden önce kısaca
Lordlar ve Varisler
Lordlar ve VarislerN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20217,4bin okunma
348 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı az önce bitirmenin verdiği büyük şok ve bu psikopatlardan kurtulmanın verdiği rahatlık ile ellerim kafamda 'O neydi öyle?' diyerek kitaba bakıyorum. Yani vay be! Vallahi evlerden ırak.. Kitaba büyük bir heyecanla başladım ve bu heyecan bir an bile sönmedi. Öncelikle o kadaaar akıcıydı kii. İlk başta (hatta sayfasını bile
Öteki Kadın
Öteki KadınSandie Jones · Epsilon Yayınları · 202270 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.