Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
147 syf.
9/10 puan verdi
ŞU EVDEKİ KÜTÜPHANELERİ YIKMANIN ZAMANI GELMEDİ Mİ?
Evde oluşturulan kütüphaneler hakkında hiç olumlu düşünmüyorum. Son zamanlarda gerek gerçek hayatta gerekse de sosyal medyada gördüğüm ev kütüphaneleri beni aşırı rahatsız etmeye başladı. Ara ara "başvurulmayacak" kitapların, kitaplıkta durmasını artık tıpkı bir ceset gibi görmeye başladım. Okunmaya bırakılmış ya da yıllarca sonra
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 20109,9bin okunma
Sonsöz
Güzel bir söz sarfetmiş bulundum. "Maneviyatın dem tutması." İnsan olarak aslında en büyük eksiğimizin sevgi olduğunu düşünüyorum. Maneviyatın temeli zaten sevgidir. Bunu saf bir şekilde kalbimizde var edebilmemiz, sadece iyi insanların yapabildiğini düşündüğüm bir olaydır. Bu sevginin en yararlı hali tabiki de karşılık bulduğu halidir. Tek başınada kalbi güzelleştirir ama yorar. Çünkü mutluluk, tek bir kalple ulaşılabilecek Bir şey değildir. Her kalbin mutluluğu başka bir kalpte gizlidir. Sadece aşk olarak adlandırmadığınızı düşünüyorum. Manevi bağlar çekirdekte hep iki kalp bulundurur. Bağların kuvveti sevginin derecesinde midir yoksa sürekli ve sonsuz oluşunda mı? Bana göre sürekliliği daha güvenli elbette. Kısacası iki kalp ortak paydada buluşup mutluluk kapısına eriştiğinde, kapının ardındaki yolda önemli değildir azlık çokluk. Emin olabildiğimiz en kesin yargı mutlu olunacağıdır ki bu, tek başına yeterlidir. Evet umarım maneviyatınızın dem tuttuğu bir kalp ile karşılaşırsınız. Benim gibi demli seviyorsanız işiniz zor bilesiniz.
Reklam
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Söz Bu Son Kaşık
“Hasan Ali Toptaş” daha önce ismini hiç duymadığım bir yazardı. Siteye üye olduğum ilk günlerden bugüne sürekli ismini duymaya başladım. Yazarın kendisini tanıdıktan sonra “Kuşlar Yasına Gider” kitabı çıktı. Daha öncesinden yazarla ilgili birçok yorum okudum. Yorumların ortak özelliği ‘Hasan Ali Toptaş’ın Türkçeyi kullanmadaki ustalığıydı. İsmi ve
Kuşlar Yasına Gider
Kuşlar Yasına GiderHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 201919,8bin okunma
300 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Tabuları Yıkmak
Herkese merhaba. Kurgu dışına nadiren çıkabilen ve bu tarz kitapları diğerlerinden daha yavaş ve daha zor okuyabilen biriyim. Ancak okuduğum son dört kitaptan üçü bu şekilde oldu ve ben bunlar arasında en etkileyici, en sarsıcı bulduğum -belki de ben bu tarz kitaplara alışık olmadığım için bana üst düzey geliyor- üslup olarak da en beğendiğim;
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186,1bin okunma
Lütfen çocuklarınız arasında kız veya erkek farketmez ayrımcılık yapmayın!
Kadın hamile. Bebek erkekmiş. Aile mutlu, çok mutlu. Bebek doğdu, pipisini amcalara gösterdi. Amcalarda bayram sevinci. Dünyanın en gerekli organını gördüler çünkü. Bebek terledi, çırılçıplak soydular, evde, misafirlikte, mahallede böyle gezdi. Bu hakka sahipti çünkü pipisi vardı. Bebek biraz büyüdü. Sünnet olacak. Davullar, zurnalar,
481 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Gözümde yaşlarla bu satırları yazıyorum şuan. Gözyaşlarıma sebep olan olayların gerçekliği mi, insanların acımasızlığı mı, yoksa kitabı bitirince en sevdiğim insandan ayrılmış hissinde olmamdan mı bilmiyorum. Öyle muhteşemdi ki, öyle bir atmosferin içindeyim ki şuan, sanki Max'dan gözyaşlarıyla ayrılan bendim, sanki elimde o kemanı ben
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020137,2bin okunma
Reklam
Evet bir gün daha bitti. Bugün de kustuk nefretimizi, rahatladık. Kafamızı kuma gömmeye devam edebiliriz artık. Nasılsa bu kadar tepkiden sonra kendine gelir erkekler, ölmez daha fazla kadınlar. 221 diyor anıt sayaç. Emine Bulut, Tuğba Erkol eklenmemiş daha. Tuğba Erkol da 20 yerinden bıçaklanmış kocası tarafından . Adam,"namus için pişman
182 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
José Mauro De Vasconcelos - Şeker Portakalı İncelemesi
> Merhaba, bilmem farkında mısın? Ama bugün seninle yollarımız yine kesişti ve sen benim bir incelememi daha okuyacaksın. Ama maalesef üzülerek ifade etmem gerekir ki, bugün bu incelemem pek keyif verici geçmeyecek gibi görünüyor. Konu başlığından da anladığın gibi, bugün burada konumuz Zezé! Evet, evet o masum, kendi halinde, iç dünyasında
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231,4bin okunma
Allah’ımmm yalnız değilmişim :D
Bu yalnızca benim başıma mı geliyor, yoksa uygarlık sayesinde ikinci bir hayata kavuşmuş bütün insanlara olur mu, bilmiyorum. Ama bana öyle geliyor ki, ben ve benim gibi hisseden herkes için, yapaylık doğallığın yerini aldı, doğallık ise tuhaflaştı. İyi ifade edemedim: Ya­paylık doğal hale gelmedi; doğallık değişti. Günümüze özgü araçları iğrenç, yararsız buluyorum; bilimin ortaya koyduğu, hayatımızı kolaylaştıran ürünleri -telefon, telgraf gibi- ya da kaprislere hitap eden yan ürünleri -gramofonlar, hertz alıcıları-, bunlardan keyif alan in­ sanlar için hayatı daha eğlenceli kılan bütün bu şeyleri iğrenç, yararsız buluyorum. Bunların hiçbiri beni ilgilendirmiyor, hiçbiri içimde istek uyandırmıyor. Oysa kıyılarında o büyük kenti ba­rındırdığı için Tejo Nehri’ni çok seviyorum. Aşağı Şehir’ deki dar bir sokakta, dördüncü kattaki bir evden görebil­diğim için, gökyüzünü çok seviyorum. Ne kırlar, ne doğa, ne de herhangi bir şey, ay ışığı ile yıkanmış dingin şehrin, Graça’dan ya da Sâo Pedro de Alcântara’dan hay­ranlıkla izlediğim karmaşık görkemini bana sunabilir. Benim için hiçbir çiçek buketinin, Lizbon’un güneşin altında parlayan renk demeti kadar değeri yoktur.
Can Yayınları
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.