Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Benim de kimsem yok, iki çift laf edecek, birini soracağım bir arkadaşım yok. Elbette fikrini soracağım kişileri sokakta arıyor değilim, ama siz istisnasınız. Sizi sanki yirmi yıllık dostmuşuz gibi tanıyorum...
İnsan ya muhtaçlık, mecburluk olmadan sevmeli yahut da benim senin gibi amansız, vurgun...
Sayfa 80 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Benim gibi felaketler içinde yaşayan biri ölünce kendini şanslı saymaz mı?
Sayfa 18 - XVII. Basım, Ağustos 2023, İstanbul
"Olmamış gibi yapabilenlerin dünyası bu, benim değil. Ben yapamıyorum. Ben sosyal bukalemun olamıyorum. Bulunduğum kabın şeklini, bindiğim dalın rengini alamıyorum."
Ben Tanrı'dan bile korkardım. Tanrı'nın sevgisine değil, gazabına inanırdım. İnanç. Bu yalnızca Tanrı'nın kırbacını yemek üzere mahkemeye çıkıyormuşum gibi bir histi. Cehennemin varlığına inansam da cennet benim için yoktu.
Sayfa 75 - İthaki Japon KlasikleriKitabı okudu
Sevgili çocuk Hem sevgili hem de çocuk olan Ah, bir de büyümeye çalışmasan Anneni sev, çiçeğini kokla Kaplumbağana biraz yeşillik ver Durma benim gibi yağmur altında Sevme benim gibi Ölme benim gibi…
Reklam
"En çok nefret ettiğim erkekler bana öğüt vermeye kalkışanlar ya da beni yaşadığım hayattan kurtarmak is­tediğini söyleyenlerdi. Onlardan daha çok nefret etmem, benden daha iyi olduklarını ve yaşamımı değiştirmek için bana yardımcı olabileceklerini sanmalarıdandı. Şövalye gibi görürlerdi kendi­lerini; başka koşullarda oynayamadıkları bir roldü bu. Benim dü­şük bir insan olduğumu anımsatarak, kendilerini soylu ve üstün hissetmek isterlerdi. Kendi kendilerine, "Ne harika bir insanım ben. Şu sürtüğü çok geç olmadan ba­taktan çıkarmaya çalışıyorum," derlerdi. Onlara bu rolü oynama fırsatını vermezdim. Her allahın günü beni döven bir adamla evliyken hiçbiri beni kurtarmaya yanaşma­mıştı. Âşık olma aptallığım yüzünden kalbim kırıldığında da hiç­ biri yardımıma koşmamıştı."
"Umduğum şeye ulaşmaya çalışmıyordum. Çünkü ne kadar uğraşırsam uğraşayım, bir yola baş koymuş hayalperest gibi ne kadar özveride bulunursam bulunayım, zavallı önemsiz bir me­mur olarak kalacaktım. Bütün zavallıların erdemi gibi, benim de erdemim iyi bir nitelik ya da değer olarak görülmeyecek, bir tür aptallık ya da basitlik sanılarak aşağılanacak, yoksulluktan da fazla hor görülecekti. Son erdem kırıntısını da, kanımdaki son kutsallık damlasını da atma zamanı gelmişti. Artık gerçeğin farkmdaydım. Ne istediğimi biliyordum. Yanılsamalara yer yoktu artık."
Bendim benim gölgelerimdi yaklaşan dağlara ayaklarını satan ve bakır kazanlardan taşarken roma yorgun bir karanlığa ileten kendini o acı çığlıkları güzle ağartan ben ki sesimle coşturup al binitimi bir koşu yetiştirdim o çılgın yaza o zaman Roma'ya tutuşurdu tanrılar çocuklara unutulurdu savaş giysileri ama kimlerdi durmadan seslenen bana kimlerdi durmadan sarışın olanlar kimdi o bilinmez yapının taşları sırtında gece gibi geçti köprülerinden şehrin silahı kendi dalgınlığına çarptı birden büyük bakır kazanlarda inledi mevsim yel çözdü saçlarımı örgülerinden ben ki hala alnımda imparatorluklar bezgin, yorgun yüzlü ve sarışın olanlar.
“Kendime engel olamıyorum: Yanımda sıcak bir varlık bulunca bencil oluyorum. İnsan, sevdiğini üzmek pahasına ondan yararlanmağa çalışıyor. Bu arada benim gibi, aşağılık durumlara düşüyor. Çünkü neden? Çünkü yalnızlık ve karanlık onu vahşileştiriyor.”
İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Diğer yarı/ Uçurum
Ey anı kendini güneşe çıkar, canın sıkılsın orda kendini unut orda, sarar kendinden kaçtıkça kendine rastla ey geçmiş ve sarı kumar. Uçurumu anladım inadım bitti artık
* “En ağır silleleri vursa da kader; Ezilir belki ama eğilmez başım.” *Hastane Şiirleri (Hospital Sketches): İngiliz şair, editör, eleştirmen William Ernest Henley’nin (1849-1903) kitabı. Gençliğinde eklem iltihabından ötürü bir bacağı kesilen şair uzun bir hastane/tedavi sürecinden geçmek durumunda kalır. En ünlü eseri, bu ruhsal durumunun
Sayfa 325 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükleri fakat bu ihtiraslar yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük meblağlar elde etmek gibi maddi emellerin tatminine taalluk etmiyor. Ben bu ihtiraslarımın gercekleşmesini vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle ifa edilmiş bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona ( bu büyük fikre ) çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım.
Beniın mektuplarımı benim seninkileri beklediğim gibi bek­liyor musun?
Kendimizin dışına çıkma arzusu:
Başkayı bir bilsem, bilsem ki başkası da var, bu olanlardan başka türlü olabilecek de var, sanki ben de başkalaşırım gibi geliyor. Her başka beni ilke taşıdı, her başkalık aynılığın bildik lezzetini yüzüme üfledi, hele kokusu, uzaktan gelen kokusu ile yine yine, yine o geliyor, benim hayatım geliyor dediğim hep o geldi. Hep hayatım geldi. Halbuki ben hep öbürü gelsin, gelsin artık istedim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.