Düşündüğümüzü sanmakla geçen insanlık tarihi bilakis bir önsezi karmaşasından başka bir şey değildir.Bilgi bir yanılsama kümesidir. Bilgi yoktur. Bilginin yokluğunun neticesinde hayattayızdır. Bilen ölür. Çünkü bilgi öldürücüdür. Habis ve tehditkardır...
Can yayınları
Garip bir yoldan geçiyorum.Bazen bir şiir bazen bir türkü tadında.
Gölgem saklansa da ay ışığının karanlığına, yüzümde bin sene öncesinden kalma tebessüm, uçu acık yaralar, merhemi bir başka diyarda.
Evet memur bey, bu bölüm.
Aras, Ada'nın yanağından bir makas aldı. Ada cilveyle gülümsedi ve ağbim denize doğru koştu. Kör uçuşu balıklama atladı.
"TAK!" diye bir ses duyduk.
O kadar! Başka hiçbir şey duymadık.
ΤΑΚ!..
Sert bir cismin başka bir sert cisme sertçe çarpma sesi.
Hepsi o kadar!
Bir daha Aras olmadı!
Aras atladı ve bitti.
Sayfa 277
Astalavista Osman
Bu kaçıncı vedalaşmamız diye soracak olursan, sonuncusu derim. Bu mektupların da sonuna geldik anlayacağın. Gezegenin bir yerlerinde olduğunu bilmek benim için her zaman güzel. Lütfen soluk mavi noktamızda kalmaya ve tadını çıkara çıkara yaşamaya devam et, ben öyle yapacağım.
Başka bir hayatta görüşmek üzere,
Astalavista Osman!
Sayfa 126Kitabı okudu
Bu belirsizlik Dr. Mavi'yi boğuyor, ona nefes aldırmıyor, yaşam alanını daraltıyordu. Ölmüş olduğunu bilse rahat edecekti. Ölmek bile bir belirliliktir. Ölen insanın bir mekanı vardır. Bedeni toprağın altındadır. Ruhu başka bir aleme gitmiştir.
Sayfa 21Kitabı okudu
İnsan öleceğini biliyor ama yine de buna inanmıyor. Ölüm ertelenebilir mi?
Bir yandan, bir gün ya da bir başka gün ölmek kaçınılmaz bir şey. İnsan, ölmeye yazgılı bir varlık, bu kaçınılmaz. Diğer yandan, şu ya da bugün ya da ölmek asla zorunlu değildir. Mantıksal olarak, asla zorunlu değil, ama uzun vadede asla ölmemek de saçma olurdu. Bütün
Sayfa 19 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
Bir haz gibi bekliyorum her günkü mektubunu
yüreğim bir karaca gibi hopluyor habereinin geldiğini görünce
Ve düşlüyorum ki ikimiz yapayalnız belki üçümüz bir
kayığa bineceğiz ve dünyada hiç kimse
hiçbir şey bilmeyecek bizim bu hiçbir
şeye yünelmeyen ama başka yere doğru
sonsuzca sürecek güzel yolculuğumuzdan
Dünyanın bütün mavisinden daha mavi daha da mavi
bu denizde
İnsanın hiçbir zaman “Kara!" diye haykırmayacağı bu
denizde
Senin ağırbaşlı güzellliğin için şarkılarım yükselecek
bütün sözlerden daha temiz dalgalardan daha özgür
En güzel alıntı
Edip Cansever'in şiiri gibi:
Maviyi soruyordun, gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi
Bir renk degildir mavi huydur bende
Ve benim yetinmezliğimdir
Ve herkesin yetinmezliğidir belki
Denecektir ki bir süre
Ve denecektir
Bir akşamüstü düsünmek bir akşamüstünü düşünmekten
Baska nedir ki...
Sayfa 198Kitabı okudu
“Ama minyatürün görüntüsü sanki, nasıl desem, biraz çocuksu gibi…”
“Bunu daha önce de başka bir Frenk’ten işitmiştim. Çocuksuluk.” Sinan Bey gülümsedi. “Bellini Efendi, şimdi size bir soru sorayım: çocuk göğe bakar mavi semayı görür, yere bakar kahverengi toprağı görür öyle değil mi?”
“Evet, doğru söylüyorsunuz.”
“Peki şimdi söyleyin, hangimizin resimlerinde gök mavi?”
…
Sayfa 606 - Kopernik Kitap, 1. Baskı: Mart 2019
Zaman Kırıntıları
ZAMAN KIRINTILARI
Biz, zaman kırıntıları,
Zaman sinekleri,
Tozlu camlarında günlerin sessiz kanat çırpanlar
Ve lüzumsuz görenler artık
Sayfa 73 - Dergah YayınlarıKitabı okuyor
