Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bölüm 10
…bu mutluluk da birinin çıkarlarının ötekinin düşüncelerinde öncelikli bir yerinin olmadığını gösterdiği gün sona erdi.
Az ama devamlı
Aslında harekete geçmek bin bir küçük eylemi yerine getirmktir. Büyük bir bilinç yöneticisi olan Bossuet, "büyük atılımlarla tırmanılan ama sonra sert bir düşüşle aşağı inilen olağanüstü çabalar"dansa "bazen en büyük çileyi veren ve yok edici olabilen küçük fedakarlıkları", mütevazı ama kesin kazançları, kolay ama sürekli yinelenerek farkına bile varılmadan alışkanlığa dö­nüşen fiilleri tercih ediyordu... az her güne yeter, yeter ki her gün o az kazanılsın.
Reklam
"Ve herkes bir gün gider; insan kendine kalır sonunda."
Verimli bir bilgi
Her tatilde, yani yıl­da üç kez ormanda veya deniz kenarında çok hoş olabilecek bir tür inziva içinde faydalı derin düşünmeleri baştan sona yeniden ele almakta yarar vardır. Bu tür "inziva"lar sonsuz derecede yararlıdır. İradeyi yeniden çelikleştirir, öğrenciyi bi­linçli bir şahsiyet haline getirirler. Ama ders yılı boyunca da faaliyetlerin aralarında birçok kez kendisi hakkında düşü­necek anları bulmak gerekir. Akşam uykuya dalarken veya gece uykudan uyanınca veya dinlenme anlarında, bilincin bayağı uğraşlar tarafından istila edilmesine izin verileceği­ne, alınmış iyi kararları yinelemekten ve uğraşlar veya boş zamanlar hakkında kararlar almaktan kolay ne olabilir? Sa­bah uyanıldığında, giyinirken, işe gidilirken, "iyi arzuları ye­niden yeşertmekten" ve gün için eylem planını belirlemekten daha faydalı ne olabilir? Bu düşünme alışkanlıkları çok hızlı edinilebilir. Zaten bunlar verdikleri iyi sonuçlar bakımından o kadar verimlidir ki gençlere bu alışkanlığı bir ihtıyaç hali­ne getirmelerini ne denli öğütlesek azdır .
" Aşk hakkında ahkam kesecek değildim. Vaktiyle söylediklerim bile ters yollara sapmışken bugün ne desem boştu. Bildiğim tek şey Bahar'a bir anda aşık olmadığımdı. Görür görmez başlayan aşklar var mıdır bilmiyordum. Ama Bahar bir çocuğun kumbarasına atılan madeni paralar gibi günden güne içime doldu. En kıymetli hazinem haline geldi. Onu harcamaya kıyamazdım. Orada öylece dursun ve büyüsün isterdim. Ona sorarsanız, o hep birinin kendisini çok sevmesini isterdi. Çok, çok sevmesini... Ben onu her geçen gün artan bir aşkla seviyordum. Kelimelerin anlatabileceğinden daha çok, her şeyden ve herkesten çok. Hissediyor muydu hala? Çünkü ben kırmızı valiziyle kapıma gelip "Karalahana sarması yapmaya geldim," diyen kızı sevmekten bir an bile vazgeçmedim."
Sayfa 309 - Pukka Yayınları, OzanKitabı okuyor
Narkolepsi
Narkolepsi, kişinin gün içinde kontrol edilemeyen ve istenmeyen "uyku atakları" yaşadığı harap edici bir uyku bozukluğudur. Narkolepsisi olan insanlar, konuşurken, yemek yerken ya da yürürken uykuya dalabilir. Bozukluk, çoğunlukla, katapleksi (bilinç kaybı olmadan, kaslarda ani gevşeme) ile birlikte gider.
Sayfa 264 - Kaknüs PsikolojiKitabı okuyor
Reklam
Bir gün, Güzellik ve Çirkinlik deniz kıyısında karşılaştılar. Biri, öbürüne “Haydi yıkanalım“ dedi. Soyunup suya daldılar. Biraz sonra, Çirkinlik kıyıya çıkıp Güzelliğin giysilerini giydi ve yoluna devam etti. Güzellik de sudan çıktı. Giysilerini bulamayınca, çıplak kalmaktan da çok utandığı için, Çirkinliğin giysilerine büründü. Sonra, kendi yoluna gitti. İşte, o gün bu gündür, erkekler ve kadınlar Güzellikle Çirkinliği birbirine karıştırdılar. Ancak, kimi insanlar, ona ait olmayan giysilerine rağmen Güzelliğin yüzünü gördüler ve onu tanıdılar. Kimi insanlar da tanırlar Çirkinliğin yüzünü; giysiler onu gözlerinden saklayamaz.
"Köpeklerde de durum aynıydı: Yıllarca sahiplerinin onları beslemesine ve okşamasına izin verirler, sineği bile incitmezler, hayvanlar içinde en dost olanlardır, ama bir gün, sahip birden dengesini kaybeder, tökezleyip düşer. Birkaç saniye içinde köpekler başına üşüşür, çenelerini boynuna geçirirler, ısırıp öldürürler, bazen işi parçalamaya kadar götürürler. İçgüdüdür bu: Yere düşen şey zayıftır, yerde yatan şey avdır."
Sayfa 373Kitabı okudu
Okuduğumuz şiirlerden en az birini kendime tekrar etmediğim tek-bir-gün bile olmadı. Benim dengemi bozmayınız. Ali. İyidir beraber olmamız. Ali. Ve nasıl göz gözeyiz ansızın bir infilak. Ali. Biliyorsun ben hangi şehirdeysem yalnızlığın başkenti orası. Ali. Hepimiz yaşadık, nedir ki zaman! Ali. Bir kurban gibi yeniden başlamak gerekiyor işte. Ali. Doğduğum çöller ardımdan gelecektir. Ali. Ne kadar rezil olursak o kadar iyi. Ali!
Gün olur Gün olur,alır başımı giderim, Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda Şu ada senin,bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra. Dünyalar vardır,düşünemezsiniz; Çiçekler gürültüyle açar; Gürültüyle çıkar duman topraktan. Hele martılar,hele martılar, Her bir tüylerinde ayrı telaş!.. Gün olur,başıma kadar mavi; Gün olur,başıma kadar güneş; Gün olur, deli gibi...
Reklam
"Her kalp eninde sonunda bir gün dururdu."
Senin Bir Ceylan Gibi O Mahzun Bakışını
Senin bir ceylan gibi o mahzun bakışını. Ve ne varsa, öylesine yürekten sevdiğim o bakışta. Unutmadım, üst üste yığılan hüzünlü yıllarda Fakat görüntün, zihnimde gitgide dumanlandı. Gün gelir, yürekte hüzün de söner artık. Ne mutluluğun, ne acıların olduğu bir yerde Düşler de, anımsayışlar da silinir gitgide Kalır sadece, her şeyi bağışlatan bir uzaklık...
İvan Bunin
İvan Bunin
Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Kendini tanıyacaksa ruh, diyorlardı, Bir başka ruhun derinliklerine bakması gerek Ve kürekler vuruyordu denizin yaldızına Gün batarken.
"Kastetiğim onu kalbimde öldürmek." 'İyiliğini istemekten vazgeçmek.Derken bir gün ölüp gidecek."
Sayfa 146 - @CAN Sanat Yayınları.Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.