Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-Aşk acısı acıların içinde en fasulyeden olanı... -Nasıl yani? -Sen anneni kaybettin mi? -Aman Allah korusun. -Değil mi? Allah korusun. Peki sana şöyle sorsaydım: Irmak seni hiç terk etti mi? Aman Allah korusun demezdin. -Hiç bir şey anlamıyorum. Fazla kaçırdın rakıyı... -Rakıyla alakası yok insanların hayatındaki insanları hep yanlış
Eylülde çıkacak olan kitaptan alıntıdır.
Kayıp babasıyla doğacak çocuğu arasında kalmış bir kadın… Hayatın anlamını arayan bir insan: Karen Kimya… Kapıları sırlara açılan bir kent… Sırların mucizelere dönüştüğü geceler. Mucizelerin hakikat sayıldığı zamanlar… Yedi yüz yıl öncesinden gelen bir fısıltı… Aşkı sadece aşkla tartanların ıtırlı soluğu… Ölümün yok edemediği bir sevda… Yıllara
Reklam
Ah, şu çocuk gözlerindeki minnet! Dünyada, bir parça iyilik edebilmekten daha güzel bir şey olmuyor. Fırtına içinde, viran bir gemi teknesi gibi sallanan bu sefil ve karanlık oda, ocağın kızıl akisleri içinde birdenbire öyle munis ve mesut bir yuva olmuştu ki… Biraz evvel hayata gösterdiğim emniyetsizlik için, kendi kendime utanıyordum.
İnkılap Yayınları
(COK UZUN VE KİTAPTA HERBİR SÖZÜN DÜŞÜNÜLESİ EN NAİF BÖLÜMÜ) “ Momo, şimdi o büyük salonun içindeydi. Burası en büyük kiliseden daha görkemli, en büyük istasyonların salonlarından bile daha genişti. Güçlü sütunların üzerinde yükselen tavan neredeyse görünmüyordu. Etrafta hiç pencere yoktu. Kocaman salonu aydınlatan altın renkli ışık çevrede
Zincirden Boşanmış Variller Örümceklerle olan savaştan sonraki gün, Bilbo ile cüceler açlık ve susuzluktan ölmeden önce çaresizlik içinde son bir çabaya kalkıştılar. Ayağa kalkıp, on üçünden sekizinin yolun bulunduğunu tahmin ettiği yöne doğru sendelediler; ama haklı olup olmadıklarını hiç öğrenemediler. Ormanda var olduğu kadarıyla gün
Sayfa 191 - İthaki Yayınları, Çevirmen: Gamze Sarı Özgün Adı: The Hobbit İthaki Yayınları - 562 3. Baskı, Aralık 2009, İstanbul E-kitap: 1. Sürüm, Şubat 2015 Aralık 2009 tarihli 3. baskısı esas alınarak hazırlanmıştır.)
İyi geceler
Bak yine hayli geç olmuş sızarım ben biraz sonra Hadi ara da uyuyayım sesin kulağımda kalsın
Reklam
Bir akşam saat 20:00 sularında, Saray’ın Marmara’ya bakan balkonunda, yirmi kadar tanınmış konuk Atatürk’le yemek yiyordu. Arkamda duran Atatürk: “-Efendi, efendi!..” diye bana seslendi. Döndüm. Hiç unutmam, elimde kristal rakı sürahisi vardı. “-Buyrun efendim. Bir emriniz mi var Paşam?” diye karşılık verdim. Cumhuriyet rejiminin kurulmasına
GARİP Şiir, yani söz söyleme sanatı, geçmiş yüzyıllar içinde birçok değişikliklere uğramış; en sonunda da, bugünkü noktaya gelmiş. Bu noktadaki şiirin doğru dürüst konuşmadan oldukça ayrı olduğunu kabul etmek gerek. Yani şiir bugünkü durumuyla, doğal ve günlük konuşmaya göre bir ayrılık göstermekte, bir ölçüde garip karşılanmaktadır. Fakat
-Seni seviyorum dedi mi sana? -Demedi. Ama seviyor gibiydi. Bana öyle geliyordu yani. Tamam, benim gibi sevmiyordu belki ama sevecekti. Beni sevmesi için gereken her şeyi yapıyordum. Tek istediğim umudumu kırmaması ve bana biraz güvenmesiydi. -Öyle olur mu lan? Sevmek dediğin, böyle bir şey değil. Süs bitkisi gibi ışığı suyu sağlayınca
Sayfa 23
ASAF HALET ÇELEBİ “YENİ”NİN, YENİLİĞİN PEŞİNDE KOŞUYOR Asaf Halet Çelebi (1907-1958) Sizi de anlamadılar bu toplumda, bu ortamda. Anladılar da işlerine gelmedi, belki.1907’de doğmuşsun İstanbul’da, sanırım Beylerbeyi’nde Asaf Halet Çelebi. Yaşçaçoğumuzdan büyüktün, S.E.S. dergisi, o güzelim sanat dergisi çıktığı sıra. Hemen hemenaynı
Reklam
Rahip sözün burasında durdu, tutuklu kız rahibin göğsünden hiriltı sesi çıkartan bir iç çekiş duydu. -Bir gün odamın penceresinden bakıyordum. Hangi kitabı okuyordum o zaman? Ah! Bütün bunlar kafamda bir girdap gibi dönüyor. Kitap okuyordum. Pencere bir meydana bakıyordu. Tef ve müzik sesi duydum. Düşüncelerden bu şekilde uzaklaştırıldığım için
Sayfa 309
İyi geceler 1K..
Bak yine hayli geç olmuş sızarım ben biraz sonra Hadi ara da uyuyayım sesin kulağımda kalsın
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.