Son zamanlara okuduğum en etkileyici kitap olduğunu söylersem, kesinlikle abartmış olmam. Kitabın türü korku değil; korkuyorsunuz. Kitabın türü dram değil; ağlıyorsunuz. Kitabı okuduğum an etkilendim ama bundan daha fazlası olacak. Hepsi birbirinden farklı olan her bir kitabı elime aldığımda aklıma bu hikâye tekrar tekrar gelecek ve yine
Ahmet Ümit okumayı, polisiye eserler içerisinde kaybolup ipucu aramayı seven ben; bu eserde hiçbir tahminimde doğru çıkmadım, planladığım son ile karşılaşmadım ve kimin hangi kılığa girdiğini bir kez hariç çözemedim. Alt metinlerinde bir sürü şey açıklayan bu eserde yoğun duygular arasında boğuşurken; zihnimde sıralı olan polisiye ve Türk roman
DİKKAT! BU İNCELEME TEHLİKELİ OYUNLAR İÇERİR.
"Bütün dünya bir sahnedir.
Ve bütün erkekler ve kadınlar sadece birer oyuncu; girerler, çıkarlar.
Bir kişi birçok rolü birden oynar."
Shakespeare
Oğuz Atay'ın okuduğum ikinci kitabı ve ben yazarı çok beğendim. Kullandığı dili, ustalık isteyen mizahı ve
Quasimodo,
Aşık olunamayan adam;
içinde yaşadığı çağ gibidir, çarpıktır, biçimsizdir, bir gözü kördür, sağırdır, sevgisizdir, ruhu karanlıktır. Uzaktan bakmak istersiniz. Acınasıdır ama sevilesi değil.Halktır.
Phoebus,
Aşık olmayan adam;
ün düşkünüdür, gösterişlidir, bencildir, kibirlidir, kan emicidir, vicdansızdır. Çekinilesi ve
1.Tolstoy çok gözlü,
Dostoyevski ise çok sesli bir yazardır.
2.Tolstoy dışarıya,
Dostoyevski içeriye bakar.
3.Tolstoy aklın ve mantığın yazarıdır,
Dostoyevski ise çelişkilerin yazarıdır.
Servet-i Fünun döneminin en güçlü eserlerinden biri olan Mai Ve Siyah dönemin hayal dünyasına ve karışık yapısına ışık tutar. Halit Ziya Uşaklıgil tarafından 1898 yılında kitap haline getirilmiş ve 1938'de yazar tarafından sadeleştirilerek okuyucuya sunulmuştur.
"İnsan emellerini yalanlayan şeyleri istediği şekilde yorumlamaya çalışarak kendisini sürekli arzuları içinde oyalamakla gecikir."
Vakitsizdir her ölüm..! Ahmet Cemil’in hayalleri de böyle vakitsiz bir ölüm ile hüsrana uğrayınca yazmaya olan tutkusu artık “Mai” olan hayalleri ile “Siyah” olmuş hayatının pusulasını yeniden Mai’ye yöneltmiş...
Romanın ana karakteri Ahmet Cemil, hayalperest ve emeli için delice bir istek duyan genç bir delikanlıdır. Babasının vefat etmesi üzerine tüm sorumluluğu kendi üzerine alarak ailesine bakmaya çalışır. Ancak bu süre içerisinde okulu da devam ettiği için oldukça zorlanmaktadır.. Çeviriler yaparak ve zengin ailelerin çocuklarına dersler vererek ailesini geçindirmeye çalışır.. Bir süre sonra Mir'at-ı Şuun gazetesine girer. Maddi durumları biraz daha düzelmiştir ve emeline daha yakındır: şimdiye kadar görülmemiş eşsizlikte bir şiir yaratmak... İçini yakıp kavuran tek emeli de bu değildir: en yakın arkadaşı Hüseyin Nazmi'nin kardeşi Lamia'ya âşık olmuştur...
Dram, çaresizlik ve acı dolu bir kitap. Sadece Ahmet Cemil’in dramı değil üstelik; kız kardeşi İkbal, hem eşini hem de kızını kaybetmiş olan annesi, hem de aşık olduğu kadın Lamia’nın dramları da arka planda kalmasına rağmen çok güzel işlenmişti.
Mai ve SiyahHalid Ziya Uşaklıgil · Bilgi Yayınevi · 201826,7bin okunma
İş yerinin yoğun çalışma ortamından biraz olsun sıyrılmak, nefes almak için arkadaşımla beraber bahçeye indik. O sigara ile nefes alacak bense onun yüzündeki rahatlamayı görerek kendime telkinlerde bulunacaktım. Çıktık dışarı. Hava oldukça kasvetliydi, öğlen olmasına mukabil insanda, akşam hissi uyandırıyordu. Havadan sudan muhabbetlere daldık.
Kitap, yazarımızın ilk kitabı. Fakat 15 yılın birikimi olan bu eserde yazarımızın kalemi ve kurgusu oldukça güçlü. Betimlemeler yeterli ve tam yerli yerindeydi. Olayları ve karakterleri gözünüzde canlandırmanızı kolaylaştırıyor. Dönemi çok iyi yansıtmış hatta Osmanlı Türkçesi ile yazılan kelimeler sayesinde, anlamını bilmediğim kelimeleri
"Belki de susmak, gerçeği anlatmanın tek yoluydu."
İhsan Oktay Anar'ın okumuş olduğum ikinci kitabı olan "Suskunlar" tek kelimeyle "olağanüstü" bir kitap. Karakter ve mekan tasvirleri mükemmel. Kurgu şaşırtıcı ve kusursuz. Her ne kadar Osmanlıca kelime fazla olsa da anlatımı akıcı ve insanı sarıyor. Yazarın