Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biruni
Bana sorarsanız Bîrûnî o yılla rın Orta Asya'sının veya Batı Orta Asya’nın en büyük âlimidir. Hindistan’ı öyle iyi anlatır ki Ganj Ovası’nm oluşumu hakkında söyledikleri alınıp bugünkü jeoloji ders kitaplarına koyulsa hiç kimse yadırgamaz. Alüvyonların gelişini, bunları nehrin taşı masını anlatır. Minerallerin tayininde sırf renk yetmez bir de önemli olan onların özgül ağırlıklarım belirlemektir. Bunun için de yeni bir metot bulur. Hindistan’dan geldikten sonra bulunduğu yerin haritası nı çıkarmak gerektiğini düşünür. Harita çıkarmak için şehir lerarası mesafeyi ölçer. Fevkalâde de doğru ölçmüştür. Bîrûnî gerçek bir fen adamıdır, öteki taraflara pek bulaşmamıştır. O zamanlar âlim olanın dini de bilmesi gerekir. Bilgileri fen tarafindadır ve bundan pek ödün vermez. Meselâ îbn Sînâ sürekli hapse girer. Zindana atılır, kimisi “Bu zındıktır,” der
454 syf.
9/10 puan verdi
Mani inancına göre "İnsanların saadetini bozan iki unsur vardı.Biri servet,diğeri kadın.Bunlardan her ikisi de herkesin ortak malı olduğu takdirde yeryüzünden kötülük kalkacaktır."Ey Türk milleti,üstte gök yıkılmaz,altta yer delinmezse ilini,töreni kim bozabilir?"Bilge Kağan. Yoruma gelince yazar islam öncesi ve sonrası ile diğer dinlere mensup Türk devletlerini anlatmaya çalışmış. Bizim için İslam öncesi ve sonrası farklılıklar içeriyor. İslama geçiş ve sonrası çok yüzeysel. "Türkler nasıl Müslüman oldu?" Sorusuna cevap yok.ilim ve felsefe anlatılırken şimdi Farabi,İbn-i Sina,Hayyam,Biruni,Hanefi'den ve daha nicesi bilim adamlarından övgüyle bahsediliyor ama akıbetlerine değinilmemiş.Algı yönlendirmesi yapılmış. (Dinsizlikle suçlanıp katledilmiş hepsi.Mesela Farabi Yunan felsefesini ve bilimini temel alarak çalışmış) Doğru düşünen ve düşündüğünü yapmak iradesine sahip olan bir insan hürdür.Hem doğru düşünmüyor,hem iradeden mahrum bulunuyorsa behimi (hayvan gibi)'dir.
Türk Milli Kültürü
Türk Milli Kültürüİbrahim Kafesoğlu · Ötüken Neşriyat · 1997786 okunma
Reklam
İslam Bilim Adamları!..(1)
~•~ • Akşemseddin: Pasteur'dan 400 sene önce mikrobu bulmuştur. • Ali Kuşçu: Büyük astronomi bilgini. İlk defa ayın şekillerini anlatan bir kitap yazmıştır. • Ebul- Vefa: Trigonometri'de tanjant, cotanjant, sekant, cosecant'ı bulan büyük alimdir. • Biruni: İlk defa dünyanın döndüğünü ispat
Müslüman matematikçilerden el-Harezmi (Ölm. 850), Battani (Ölm. 929), Biruni (Ölm. 105l) gibi birçokları gök noktaları için kullanılan bir tabir olan "metali-i mustakime" ve "mail metali" (herhangi bir yıldızin metalii, itidal-ı rebii güneş etrafındaki yörüngesi üzerinde yirmi martta noktasından geçmek üzere başlangıç itibar olunan herhangi bir daire-i sia "bir mahallin baş ucundan geçen nisfünneharından başka diğer bütün nisfünnehar daireleri (Meridyen Düzlemi Öğle Vakti)" ile bu yıldızın göğün yörünge düzlemi üzerindeki ara kesitleri arasında kalan kavis) cetvelleri tertip etmişlerdir.
Büyük bilgin Ebu Reyhan Birunî, yıldızlar ilmi hakkında yazdığı eserin ilk bölümünde, yıldızları bilmenin bir bilim olduğunu anlatır. Olayların ve siyasetin gidişatını anlamak, insanları, padişahları, şehirlerin şansını keşfetmek ve bunları ifade etmek bu bilimden elde edilen özel bir yarardır. Onun için yıldızlar ilminde derin bilgili olmakla beraber bunlardan bir anlam çıkaramayabilirsiniz. Yıldızların seyrinden bir mana çıkarabilmek ayrı bir bilgi gerektirir.
Matematik coğrafyayı müstakil bir ilim haline sokan insan Biruni denen o büyük âlimdir. Yunanlılarda, Hintlilerde, matematik coğrafyanın ilk adımları atılmıştı. Biruni bunlara dayanarak matematiksel coğrafya diye muhteşem bir kitap yazdı. Bu kitap kaybolmuştu, bilinmiyordu. 1935 senesinde oryantalistler tarafından keşfedildi. Daha sonra Dünya Harbi çıkınca bu konunun üzerine fazla düşülmedi maalesef. Ancak bu kitap 1965 senesinde yayınlandı, İngilizce'ye tercüme edildi, şerh yapıldı. Fakat kitabın matematiksel coğrafya tarihindeki yerini geniş çapta ele alan bir etüt çıkmamıştı. Ben bunu üzerime aldım ve matematiksel coğrafyayı yavaş yavaş öğrendim ve şu realite karşıma çıktı: Bütün dünyada matematiksel coğrafya tarihi diye bir kitap yazılmamıştır. Yani İslam dünyasında değil tüm dünyada yazılmamıştır. Peki, neden yazılmamış- tır biliyor musunuz? Şundan dolayı: Matematiksel coğrafyanın % 80'i Müslümanların işi, %20'si ise Yunanlılar, Hintliler ve 18. yüzyıl modern Avrupa'sının işidir. Bu bilinmediği için matema- tiksel coğrafya tarihi yazılmamıştır. Allah'a şükrediyorum bana bunları yazmayı nasip ettiği için. Cenab-ı Allah bana, Matematiksel Coğrafya Tarihi'ni yazan dünyada ilk insan olma nimetini verdi.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Turan: "Din gerilemenin nedeni değildir, bilimle ters düşmez" demiştiniz. Tam da bu noktada, Kur'an, bilim konusunda neyi öğretir, bize ne söyler? Sezgin: Kuran'da birçok ayet vardır "Dünyayı geziniz, tanıyınız" diye. Ama ben konuşmalarıma hiçbir zaman Kur'an'ı karıştırmıyorum. Bazı Müslümanlarda
Doğu özgür düşünce geleneğinin tanınmış temsilcilerinden Ebu Reyhan Biruni (973-1048), Tanrı'yı bütün mevcut olanın ilk nedeni olarak kabul etse de, doğa olaylarına onun karışmasını ka­bul etmemiş, Müslüman ortodoksluğuna karşı mücadele vermiştir. Ali İbn Sina ya da Avitsenna (980-1037) dünyanın yaratılmadığı­nı ve nesnel nedensellik yasası ile geliştiğini söylemiş, bilimin dinden bağımsız olmasını istemiştir. İbn Rüşt ya da Averroes (1126-1198), sonsuz materyali dünyanın özü olarak kabul etmiş, tinin ölmezliğini reddetmiştir. Zekanın dinsel inancın etkisinden kurtulması için uğraşmış, bu amaçla o da gerçeğin ikiliği kuramı­nı ileri sürmüştür. Şair ve filozof Ömer Hayyam (1040- 1 123) o ha­rika rubailerinde dinsel hükümleri bilgece eleştirmiştir.
Biruni Arap harfleri yetersiz olduğu için, çoğaltılan ve çevrilen eserlere tam güvenilemeyeceğini söylemiştir.
176 syf.
9/10 puan verdi
Ancak iz bırakan öğretmenler kalıcı olur.
Öğretmenler, çocukların bedenlerinde değil, kalplerinde ve ruhlarında kalıcı izler bırakmalı, ve bu izler müspet izler olmalı… *** "Biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik. Hepsi de onu yüklenmekten kaçındı ve ondan korktu. İnsan ise onu yüklendi.”  (Ahzâb Suresi, 33/72) Bu ayetten de anlaşılacağı üzere, insan emaneti yüklenendir,
Yeni Nesil Öğretmen Olmak
Yeni Nesil Öğretmen OlmakMetin Özdamarlar · Timaş Yayınları · 2022568 okunma
Reklam
Düşünce bir köprü, kıldan ince, kılıçtan keskin… Kalabalıklar geçemez üzerinden. Ülkeler asırlarca habersiz yaşamış birbirinden. Ne Asya Avrupa’yı tanımış, ne Avrupa Asya’yı. El Biruni boşuna anlatmış Hint’i çağdaşlarına. Kıt’alar kapalı birbirine. Yalnız Kıt’alar mı? Aynı mahalledeki insanlar birbirlerine yabancı. Her ev meçhule giden bir
Sayfa 224 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Gazneliler, özellikle en büyük hükümdarları Gazneli Mahmud'un saltanatı sırasında, İslamiyet'i ciddi ölçüde Hindistan ovalarına kadar indiren ilk hanedandı. Böylelikle zaten çok katmanlı bir tabiata sahip Hint uygarlığına ilave bir katman daha eklenmişti. Bu muhtemelen aşağı yukarı üç bin yıl öncesindeki Hint-Ari istilalarından beri eşi
Sayfa 78 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Siyasi çevredeki değişiklikler El Biruni'nin tecessüús alanını da ister istemez etkileyecekti. Önceleri matematikle astronomiyi merak ederken sonraları kronoloji ve tarihle hayatının son yıllarında da optik, tıp, madeniyat, farmakoloji ile uğraşacaktır. Fakat alaka merkezi ne olursa olsun daima dindar bir adam olmuştur. Bhagavat-Gita'dan yaptığı iktibaslar, Doğu Asya'daki dini şölenler için yazdıkları, dini anlamak için ne büyük bir çaba harcadığını ispat eder. Mukayeseli din hakkındaki eseri en önemli kitaplarının arasındadır. Felsefi eserleri kaybolmuş fakat felsefeyi derinden derine incelediği muhakkak. En çok ilgilendiği anti-Aristocu filozoflar, bilhassa Râzi. Râzi'nin Sır el Esrar kitabını kırk yıl aramış ve nihayet bulmuş. Kitabın hatalarını sergileyen bir de eser yazmış. Vedanta ile de çok uğraşmış. Büyük eserlerinden başka astronomi ve coğrafya ile ilgili risaleler yayımlamış. Bir kısım risalelerinin konusu da felsefe. Eserlerinin sayısı kesin olarak belli değil. Katip Çelebi'ye göre yüz on üç, Yakut'a göre yüz seksen. Eserlerinin çoğu Arapça, birkaçı Farsça. Anadili ise Harzemce. Arapçayı çok sever çünkü evrensel bir dildir. Şöyle der: "Ilimler Arapçaya çevrilmiş, güzelleşmiş, gönüllere nüfuz etmiştir. Dilin güzelliği damarlarımızdaki kana karışmıştır." Kitab-ı Tefhim hem Arapça hem Farsça yazılmıştır. Eser, hiç şüphesiz Farsça yazılan ilk ilim kitaplarının en mühimidir, Acem nesrinin ve dilinin ilk kaynakları arasındadır.
Sayfa 213Kitabı okudu
Hür düşünceyi savunan Râzî'ye daima destek çıkmış olan Biruni "bilim, insanların ihtiyaçları neticesinde ortaya çıkmaktadır ve hayat için vazgeçilmezdir," yazmıştı.
Sayfa 479Kitabı okudu
271 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.