Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Batı kapitalizminin ortaya çıkışı aşağı yukarı on üç, ön dördün­cü yüzyıllarda olan bir şey. "Ticaret devrimi" diyorlar buna. Nasıl ortaya çıktı bu durup dururken? Batılılar da bunu inceliyorlar. Be­nim görüşüme göre onuncu yüzyıldan itibaren İslam dünyasından kurumları almaya başlıyorlar. Hangi kurumların alındığını kesin olarak saptadık. Birincisi iş ortaklıklarını alıyorlar.
Sayfa 118 - Ufuk YayınlarıKitabı okudu
Torunu Ebü'l-Muzaffer şöyle anlatır: "Dedemin va'z meclisinde en az onbeşbin kişi olurdu. Çoğunlukla bu sayı çok daha fazla olurdu. Allahû Teâlâ, onun meclisinde olanların kalplerine doğruluğu koyardı. Kendisi dünyadan el çekmişti. Az bir dünyalıkla yetinirdi. Kendisini, ömrünün sonlarında minberde dinledim. Şöyle diyordu: 'Bu iki parmağımla, iki bin cilt kitap yazdım. Elimde yüzbin kişi tövbe etti. Yirmi binden fazla Yahudi ve Hıristiyan vesilemle Müslüman oldu.' İbn-i Cevzî hazretleri, her yedi günde bir, Kur'ân-ı Kerîm'i hatim ederdi. Cuma namazı ve va'z vermek hâriç, evinden hiç çıkmaz, kimseyle şakalaşmazdı. Helâl olduğu kesin olarak bilinmeyen şeyi yemezdi. Bu âdetini ömrünün sonuna kadar devam ettirdi.
Reklam
rüzgarla uçuşan bu yapraklar belki zaman belki bir yel değirmeni kim bilir belki de ansızın açan bir gökkuşağı ama kesin sadece akrep ve yelkovandan ibaret olmadığı. -venüs
Dün ben izinliyken kısa boylu, kapalı yaklaşık yirmili yaşlarda şirin bir kız güvenlik olarak işe başlamış. Her zaman ki öğretmen olmadan öğretmen olma geleneği uzun zaman sonra yine üzerime yapıştı. Amir sabah görev yerlerimizi söylerken ilk defa bugün tanıştığım bu kızla beni aynı yere verdi. Lafının sonunda "Aykut o iş sende" dedi. Ahan ayvayı yedik. İlla beni triplere sokacaklar. Tamam ben iş öğretmesine öğretirim de istemeden illet bir şekilde hem detaylı anlatıyorum hemde çevrenin krokisini çıkarıyorum. Sen benim ağzımla beynime ne güveniyorsun. Ben bile taşıyamıyorum. Neyse başa gelen çekilir. Kızın bugün ikinci günüymüş. İlk sordum "daha önce burada çalıştın mı?". Kız öyle bir cevap verdi ki beni bilen biri duysa "onu demiyecektin. Sen kaşındın" diyebilirdi. Kız bana "dün biraz çalıştım ama kodları unuttum. Zaten o kadar şeyi ben aklımda tutamıyorum" dedi. Ahan sen kaşındın. Kıza bir güzel kodları anlattım, işin işleyişini, çalıştığımız yerde ki kestirmeleri vs. hem kızın beyni tabiri caizse mıncıklandı hemde benim beynim alaz alaz yanıyor. Müşteriler gelmeye başladı hazır motoru ısıtmışım ya bir de onlar vursun. Beynim oldu navigasyon. Türkleri geçtim İranlılar son darbeyi vurmaya geliyorlar. Birkaç kelime Farsça konuşayım kanka oluyoruz bir de Azeriyse öf... Tutuşsun beynimde meydanlar. Türkçe - Farsça ver odunu verebildiğine. Kıza dedim "Bugün benim beynim yanacak kesin". Özetle bana cahil gelmeyin tutamıyorum kendimi. 😉
Türk partilerinin hazin sonu
Hitler'e göre, "bir hareket ne kadar çok makam tesis eder ve mevki dağıtırsa, o kadar daha düşük nitelikteki kişileri kendine çeker ve sonunda bu siyasi asalaklar başarılı bir partiyi öylesine sararlar ki başlangıçtaki hareket, eski günlerin dürüst savaşçılarının gözünde tanınmayacak hale gelir... Bu olduğunda, böyle bir hareketin 'misyonu' bitmiştir."
"İnsanoğlu ne garip değil mi? Kendi içeceği su kaynaklarını korumak için gerekli ihtimamı göstermeyen insanlar, kirlettikleri suları temizlemek için bazı zehirli dezenfektanlara müracaat ediyor... Neticesinde de yediden yetmişe her yaşta artan kanser için güya çareler arıyor. Bir yandan çare arıyor, bir yandan katlanılması güç harcamalara girişiyor, bir yanda da bütün bu yaşadıklarının Allah'ın imtihanı olduğunu sanıyor. Oysa Allah (c.c) bu konuda kesin hükmünü şöyle koyuyor:" Başınıza gelen herhangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir."
Sayfa 192Kitabı okudu
Reklam
Artık kesin kararım, bir kediye dönüşmekti. Kedi olacaktım. iş­te yazarın bilemediği en temel konulardan biri buydu. Artık hayatımda bir köpek olarak yaltaklanmalara, bağlanmalara, başkalarını kendime bağlama çabalarına, başımı okşatmaya, sevgi ve sıcaklık ihtiyacı içinde inssnların bacaklarına sürün­meye, kuyruğumla birlikte tüylü kıçımı da sallayarak sevimli görünme gayretine hiç yer yoktu. Uzun zaman önce bırakmış­ tım bunları. Köpek olduğum yıllarda hepsini yapmıştım, hem de fazla fazla; ama bu beni felakete götürmüştü. Ölümün kı­yısına gelmiştim. Ölümün kıyısı, ölümün kendisind en daha feci bir şeydir, bunu yaşayarak öğrendim. Bağlanmalar yü­zünden aklımı kaçırmanın kıyısında dolaşmıştım uzun süre. içime karanlık yerleşmişti: Bir türlü söküp atamadığım, ku­samadığm, çıkaramadığım bir koyu karanlık.
Ari mantık olarak ampirik ilkelere sahip değildir, demek ki aklın normuna (Kanon) hiç etkisi olmayan psikolojiden (ara sıra insanın kendini kandırdığı gibi) hiçbir şey almıyor. Bu kanıtlanmış bir doktrindir ve içindeki her şey a priori-algı ve deneyimden bağımsız tamamen kesin olmalıdır.
Geleceğe duyulan korku bugüne sarılmamıza sebep olurken geleceğe duyulan inanç değişime açık olmamızı sağlar. Zengin veya fakir olsun, güçlü veya zayıf olsun, çok şey başarmış veya pek az şey başarmış olsun, herkes gelecekten korkabilir. Bugün bizim için mükemmelse ve olsa olsa bunun gelecekte de düzgünce sürmesini umabiliyorsak, değişim ancak bozuluşu ifade edebilir. Bu nedenle, olağanüstü başarı sağlamış ve dolu dolu, mutlu hayatları olan kişiler sıkı yeniliklere genellikle karşıdırlar. Sakat veya orta yaşını geçmiş kişilerin muhafazakârlığı da geleceğe yönelik korkudan doğmaktadır. Bunlar etrafta çürüme alametleri ararlar ve herhangi bir değişimin iyilikten ziyade kötülük getireceğine inanırlar. Düşkün yoksulun da geleceğe dair bir inancı yoktur. Bunlar için gelecek, içine mayınlı tuzaklar gizlenmiş bir yol gibi görünür. Bu yolda ihtiyatlı yürümek gerekir. Bir şeyleri değiştirmek bela aramak demektir.
Reklam
iradeyi sınırlandırmak fikri neden çalışmaz?
İnsan iradesinin bu denli düzeltilmeye muhtaç olduğu kararını neye göre veriyorsunuz? Sözün kısası, bütün bu düzeltmelerin insana fayda sağlayacağı sonucuna nasıl ulaşıyorsunuz? Açık konuşmak gerekirse, aklın ve matematiğin desteklediği, normal olarak görülen çıkarlara uygun hareket etmemenin, insanlar için bir kanun bile sayılacağına nasıl bu kadar kesin bir şekilde inanıyorsunuz?
Okula yeni başlamıştık, ilk iki gün sınıftan çıkmamıştım. Üçüncü gün çıktığımda onu gördüm. İlk gördüğümde vurulmuştum daha. O günden sonra her gün özenle gittim okula. Beni farkettiğini düşündüm. Aklımdan çıkarmadım. Hayatımın temeline onu koydum. Onunla kalktım onunla yattım. Onunla konuştuğumuzu, onunla güldüğümüzü düşündüm. Hiç kesintisiz sevdim onu. 8 ay geçti üzerinden bu bir ara okula gelmemeye başladı. 3 hafta falan göremedim. Çok özlemiştim. Bir gün okula giderken gördüm onu. Yanında bir kız vardı. Kol kola girmişlerdi. Sanki kalbime bir bıçak saplandı. Dünya durdu o an sanki. Çok sıktım kendimi okula gidene kadar. Sonunda sınıfa girdiğimde kendimi tutamadım. Gözyaşlarım hiç bu kadar fazla akmamıştı sanırım. İlk defa bu kadar içten ağladım. Ondan sonra her şeyim değişti. Hayata bakış açım, düşüncelerim, müzik zevkim. İyi yönde mi, yoksa kötü yönde mi bilmiyorum ama değiştiği kesin. Daha sonrasında ondan başkasını gerçekten sevemedim. Hala daha onun için ağlıyorum. Hiç olmadığını ve olmayacağını bile bile.
540 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Sarah'tan okuduğum ilk kitaptı
Bu kitabın neden ikincisi var? Anlamadım değil. Sonu ne açık uçlu bitti ne de kötü. Sadece merak ettiğim Rhys. Başka hiçbir şey merak etmiyorum. Ama kitaba gelirsek güzeldi derim. Bu kadar abarttıkları Sarah bu muydu demedim değil. Ama ikinci kitabı daha çok beğeniliyor. Ondan seriye kesin devam edeceğim (Tek sebebi Rhys). Konusu ilgi çekiciydi,
Dikenler ve Güller Sarayı
Dikenler ve Güller SarayıSarah J. Maas · Dex Kitap · 20163,850 okunma
Bu partal kılıklı köy kızlarının da aslında en soylu ailelerin çocukları kadar değerli olduğunu, doğal üstünlük, incelik, zekâ, iyilik tohumlarının en yüksek aile çocukları kadar bu çocukların kanında da bulunduğunu unutmamalıyım. Benim boynumun borcu işte bu tohumları geliştirmek olacak. Bu görevi başardıkça mutluluk bulacağım kesin değil mi?
- 2024 Yılı Hedef -
Kalan 7 ay boyunca bu kitapları "kesin" okuyacağımı düşünüyorum, geçmişte aldığım kitapları eritmek şart olduğundan bu listenin yapılması da şart oldu.. 1.
İz
İz
2.
Teftiş
Teftiş
3.
Gülme
Gülme
4.
Mizah
Mizah
5.
Adı Sanı Belirsiz Bir Olay
Adı Sanı Belirsiz Bir Olay
6.
Sırça Fanus
Sırça Fanus
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.