Zülfü Livaneli'nin okuduğum dördüncü kitabı.
Okuduğum kitaplarının ortak noktası bir haksızlık, yanlışlık, adaletsizlik üzerine kurulmuş olmaları. Yazarın dikkat çekmek istediği bazı noktalar var ve eserleriyle bunu başarıyor.
Bu kitabında biraz mülteciler, biraz ruh hastalığı, biraz intikam, biraz affetme yani biraz biraz koca bir hayat var. 203 sayfaya çok güzel şeyler ve unutulmayacak bir mutluluk tanımı sığdırmış yazar.
"Herhalde mutluluk dedikleri bu olsa gerek: Biraz güvenlik, biraz can sıkıntısı."
Sami 80 darbesi döneminde Türkiye de yaşayan ne sağcı ne solcu kendi halinde bir üniversite öğrencisidir. Bir gün başına gelen trajik bir olay sonrası İşveç'e mülteci olarak gider. Burada başka başka ülkelerden gelmiş bir çok mülteci, onların hayal kırıklığı ve öfkeleriyle tanışır. Tabi bir de sanrıları ve takıntıları yüzünden yattığı hastanede hayatını mahvetmiş bir siyasetçiyle.
Dili, kurgusu, hikayenin iki farklı sonla bitmesi güzeldi. Özellikle yazarın anlattığı her bölümden sonra kahramanımızı el yazılarının eklenmesi bana yaratıcı geldi. Keyifli Okumalar