Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dosya: Bukowski Okumaya Nereden Başlanır?
Merhaba sevgili 1k okurları; Uzun süredir başlıkta ki soruyu kendime sorup duruyordum ve pek yanıt bulabilmiş değildim. "Yahu Bukowksi okumaya nereden başlarız? Ne okuyacağız şiir mi, hikâye mi, anı mı?" Güzel bir yazı buldum ve bu yazı sonunda bir karara varabildim. Umarım bu soruyu soran okurlar için yararlı olur.
Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel Konusmasi)
Nigâr Hacızade Belaruslu gazeteci-yazar Svetlana Aleksiyeviç, savaşı, şahidin anlatma yükümlülüğünü, edebiyatını, ömrü boyunca yanı başında olan sesleri anlatıyor. Kaybedilmiş Bir Savaş Üzerine: Svetlana Aleksiyeviç’in Nobel Edebiyat Ödülü Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç, 7 Aralık’ta ödül
Reklam
Delilik hakkıda konuşuyor insanlar onlara deyin ki ;deli diye akıl saglindan başka herşeyini kaybeden insanlara denir
İşyerimdir, fazlası da vardır :)
“Korkarım ki aklımı yitiriyorum,” diyorum ona, “aynı işte on bir yıl, saatler sulu b*k gibi yığılıyor üstüme, bütün yüzler birer koca sıfır ve sürekli konuşuyor, anlamsız şeylere gülüp duruyorlar. Züppe biri değilim, Sanchez, ama bazen gerçekten bir korku gösterisinden farkları yok ve kurtulmanın yolu ya ölüm ya da delilik.”
Parantez YayınlarıKitabı okudu
Yaşasın delilik..
“Deli herhalde. Baksana, kendi kendine konuşuyor.”
Sayfa 61 - Metis yayınları(pdf)
81 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bir kaçış olarak değil, bir arayış, bir başlangıç ​​olarak.
"Yaşamın bir varsayımdı. Yaşlanıp ölenler bir geçmiş yığınıdır. İnsan onları düşününce, oldukları şey gelir gözünün önüne. Seni düşündüğümde olabileceğin şey geliyor. Sen bir olasılık yığını oldun, hep öyle kalacaksın." Eseri yayımcılara teslim ettikten on gün sonra Levé, Paris'teki dairesinde kendini astı. Arkadaşını anlatan
İntihar
İntiharEdouard Leve · Sel Yayıncılık · 20212,750 okunma
Reklam
... bütün yüzler birer koca sıfır ve sürekli konuşuyor, anlamsız şeylere gülüp duruyorlar. Züppe biri değilim Sanchez ama bazen gerçekten bir korku gösterisinden farkları yok ve kurtulmanın yolu ya ölüm ya da delilik.
92 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Delilik ve dahilik arasındaki ince çizgide sendeleyen feminist bir "dişi"nin sözleri bunlar. Evet, oldukça sert ve açık bir dille konuşuyor bizimle. Ne demek istediğini anlamak çok da zor değil. Keşke diğer eserlerini de okuyabilseydik, diye düşünüyor insan. Pek tabi bunun sebebi düşüncelerini onaylamam değil :) Freud'un kadınlığı
Erkek Doğrama Cemiyeti Manifestosu
Erkek Doğrama Cemiyeti ManifestosuValerie Solanas · Sel Yayıncılık · 20181,183 okunma
"Korkarım ki aklımı yitiriyorum," diyorum ona, "aynı işte on bir yıl, saatler sulu b*k gibi yığılıyor üstüme, bütün yüzler birer koca sıfır ve sürekli konuşuyor, anlamsız şeylere gülüp duruyorlar. Züppe biri değilim, Sanchez, ama bazen gerçekten bir korku gösterisinden farkları yok ve kurtulmanın yolu ya ölüm ya da delilik."
Güneş'in ışığına tutuluyorlar . . .
"Delilerin aklı olmadığını bize kim söyleyebilir.Yahut kim Leyla'nın Mecnun'una akılsız biri diyebilir?" "Ama kimse deli değildir de diyemez." "Doğru üstâdım, lakin Mecnun'un elbette aklı vardı, ama aklını bütün gücüyle yalnızca Leyla'ya kapatmıştı.Bizim hastalardan çoğu işte onun gibi.Akıl melekeleri çalışıyor, ama kendilerini yalnızca bir hedefe kilitledikleri, akıllarını sevdikleri kişiyle örttükleri için başka hiçbir şeye tepki vermiyorlar.Sevdikleri bir güneş ve onlar da güneşin ışığına tutuluyorlar.Güneşten kaçmaları mümkün olmadığı gibi onu kuşatmaları da mümkün değil. İşte bu yüzden varsa yoksa güneşe bakıp ağlıyorlar.Güneşe bakıp ağlayan birinde irade söz konusu mudur?Kim güneşe bakar da gözleri yaşarmaz ki? Yani ki bu hâl onların akılsız olduklarını değil, akıllarının yönündeki sapmayı gösterir.Bu da şiddetle veya zincirle değil, baş okşamayla, sırt sıvazlamayla doğru alana yönlendirilebilir." "Yani azizim gıpta ediyorum sana, beni Mecnun'un akıllı olduğuna inandıracaksın neredeyse." "Deli olsaydı yüzyıllar boyunca bunca akıllı insan oturup onu konuşuyor olur muydu üstâdım!"
Sayfa 40 - Kapı YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
"Çevreyi tanımlamak değil, duygularla yaşamak gerekir..." Her sevginin başlangıcı ve süreci, o sevginin bitişinin getireceği boşluk ve yalnızlık ile dolu. Belirsizlikler arasında belirlemeye çalıştığımız yaşam gibi. Sevgi isteği, kendi kendine yaşamı kanıtlama dileği kadar büyük. Belki kendilerine yaşamı kanıtlamaya gerek duymayan
176 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Delirttiğimiz Kadınlığımızın Öyküleri
Okunması zor bir kitap. Cebinde bir yerde cüzdan yerine vicdan taşıyanlar için. Aslında o da ayrı bir konu ya. Erkekliği cebinde cüzdan taşımak yerine yüreğinde vicdan taşımak olarak öğreten bir kültür olsaydı bu deli(ren) kadın hikayeleri hiç olmayacaktı ha ne dersiniz. 20 vurucu hikayeden sonra kitap çok iyi bir 21. hikayeyle noktalanıyor. Bütün hikayelerde kadınlar konuşuyor, susuyor, deliriyor, çığlık atıyor, intihar ediyor. Bütün hikayelerde tecavüze uğrayan, cinsel istismara maruz kalan kız çocukların, şiddete maruz kalan kadınların hıçkırıkları saklı. Türkiye'de bir kadın delirmişse mutlaka delirtilmiştir, delilik kesinlikle kendi tercihi değildir, tıpkı doğumundan ölümüne hiçbir şeyin tercihi olmadığı gibi. Tıpkı ortadoğunun kocaman bir kadın mezarlığı oluşu gibi.
Deli Kadın Hikayeleri
Deli Kadın HikayeleriMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20198,8bin okunma
Akıllılar dünyası, kendi değerlerini mutlak sayan küçük ilahlar ve ilahelerle dolup taşıyor. Kibir içinde, kendilerinden emin dolaşıyor, konuşuyor, eylem yapıyorlar. Kendilerinden, görüşlerinden, görüşlerinin doğruluğundan en ufak bir şüpheleri yok.
Sayfa 14 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
119 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Bir insan acıdan delirdiğinde, diğerleri onun acısını değil, deliliğini görürler. - Murat Menteş    Bitik Adam kitabımız "Uzun süre tasarlanmış bir intihar, diye düşündüm, umutsuzluğun birden ortaya çıkarttığı bir eylem değil." cümlesiyle başlıyor. Daha ilk cümleden kitabı özetleyen başka bir kitap, anlatım var mı bilmiyorum.   Dahi bir
Bitik Adam
Bitik AdamThomas Bernhard · Yapı Kredi Yayınları · 20201,448 okunma
Akıllılar dünyası, kendi değerlerini mutlak sayan küçük ilahlar ve ilahelerle dolup taşıyor. Kibir içinde, kendilerinden emin dolaşıyor, konuşuyor, eylem yapıyorlar. Kendilerinden, görüşlerinden, görüşlerinin doğruluğundan en ufak bir şüpheleri yok.
Sayfa 14 - 8. 10. 1988Kitabı okudu
190 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.