Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Diyarbekir Memleket :)
Olancası bir tutam can, Kadasına, belasına sunduğum, Ben öleydim loooy… Elim boş, Ayağım pusu. Bir ben bileceğim oysa Ne afat sevdim. Bir de ağzı var dili yok Diyarbekir Kalesi…
Sayfa 96 - Metis yayınlarıKitabı okudu
Memleket Farqin :)
Mervaniler döneminde Meyafarkin (Silvan) ve Diyarbekir kütüphanesinde bir milyon kırk bin (1.040.000) cilt kitap mevcuttu. Bu dönemde oluşturulan ve zenginleştirilen çok önemli kütüphanelerden biri Meyafarkin’de ve diğeri de Amid Cami-i Kebir (bugünkü Ulu Camii)’de bulunmaktaydı
Reklam
AMED
Diyar diyar dolaştım Diyarbekir kadar bana hoş gelen başka bir memleket görmedim. Memleketimi seviyorum.
Kürt Teâli Cemiyeti'nin Maksadı Vücuda gelmeye başlayan bu teşekküllerden başka, memleket dahilinde daha birtakım teşebbüsler ve teşekküller de vukua gelmişti. Bunlar arasında Diyarbekir (Vesika: 8, 9), Bitlis, Elâziz vilayetlerinde, İstanbul'dan idare olunan Kürt Teâli Cemiyeti vardı. Bu cemiyetin maksadı, yabancı himayesi altında bir Kürt hükümeti vücuda getirmekti. Mayıs 1919 (Gazi Mustafa Kemal, Nutuk, s.34)
Bazı vilâyet isimleri de mâzilerini tedâî ettiren şekilleri mantıksız bir sûrette bozularak değiştirilmiştir. Meselâ "El - Aziz!.." Bu vilâyetin asıl adı "Ma'müretü'l-Aziz." idi. Sultan Aziz merhum Diyarbekir Vilâyeti'nin bir kısmını imar ederek eski "Harput" Kasabasını merkez ittihazı sûretiyle vilâyet haline
Sayfa 172 - SEBİL YAYINEVİKitabı okudu
..umûm Kürdistân ahâlîsinin Şâh İsmâ‘îl’in tâbi‘iyyetini[ni] terk etmesi şâh-ı müşârün-ileyhi iğdâb eylediğinden, mukaddimede tafsîlen beyân olunduğu üzere Diyârbekir şehrini bir buçuk sene muhâsara eylemiş ve elli bin bu kadar nüfûsu şâmil bir memleket ahâlîsi artık cânlarından ümîdi kat‘ etmiş iken; bizim Yiğid Ahmed Ağa Sultân Selîm Hân Hazretleri tarafından mukaddimetü’l ceyş olarak imdâd-ı memlekete yetişmiştir.
Yiğid Ahmed Ağa
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Direktör Âli Beyin 1885-1888 yılları arasında yaptığı gezide kaleme alınan kitap. Klasikler ifadeleri kullanmayacağım, ilgimi çekip aklımda kalan birkaç özelliği belirtmek istiyorum. Yazar, Urfalıların misafirperverliğinden bahsetmekle beraber Diyarbakır ve Diyarbakır halkıyla ilgili “Diyarbekir ahalisinin müzevirlikle(Arabozan) meşhur olması üzücü. Diyarbekir’in evleri,köpekleri ve ahalisinin kalplileri karadır.(s 18) açıklamasını yapıyor. Kerbela’da ölenler mağaralara konulur. Üç beş yılda bir boşaltılır. Boşaltılan kemikler, külhanlarda yakılmak üzere hamamcılar tarafından satın alınır.s 87) Banyanlar, bir ineğin sidiğiyle yüzlerini yıkamadıkça mağaza ve dükkânlarını açıp ticaret yapamazlarmış. Reenkarnasyona inandıkları için ölülerin mutlaka bir hayvan şeklinde ve kutsal kişilerin mutlaka bir inek vücudunda tekrar dünyaya geldiklerine inanırlarmış. Onun için inek ve öküz onlarca kutsal sayılır.(s 123) Mısır’da mandalinaya “Yusuf Geliyor “denilmektedir.(s 132) Belki de bu, Hz Yusuf’a âşık olan Züleyha’nın hakkında çıkan dedikodular yüzünden bölgenin ileri gelen kadınları davet edip ellerine bıçak ve mandalina/portakal verip ellerini kesmeleri kıssasına dayanıyor, bilmiyorum. Cizre, Dicle’nin kabardığı zamanlar kalesinin hendeklerine su girip memleket ada şeklinde kaldığı için bu adı almıştır. Parsiler ölülerini mezara gömmezler. Tapınaklardaki bahçede daire şeklinde ve çatısız kulelerin içine ölülerini bırakırlar böylece kartallar gelip ölüleri yerler. Daha değinemediğim bir sürü özellik var, tarihimizin karanlık sayfalarında kalmış hayatların okunmasını tavsiye ediyorum.
Seyahat Jurnali
Seyahat JurnaliÂli Bey · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019721 okunma
"Memleketi taksim mi ederlermiş? Memleketin zaten neresi benim? Ereğli'de kömür Fransız! Haydarpaşa'da demir Alman! Yalnız Yemen'de dökülen kan Türk! Üstünde ölüp altında gömülecek kadar bir toprak; bu mu memleket? Elçi tercümanlarının çiğnedikleri leşe siz Osmanlı İmparatorluğu mu diyorsunuz? 'Maliyeyi düzeltelim!' Bunu padişah baş başa kiminle düşünüyor? Sadrazamla mı? Hayır! Alman Baştercümanı Testa ile!.. Ermeni ihtilalinde yirmi beş Ermeni'yi Osmanlı Bankası'ndan çıkarmaya Sultan Hamit kimi gönderiyor? Zaptiye Nazırı'nı mı? Hayır! Moskof Baştercümanı Maksimof'u!.. Siz ne diyorsunuz Nail Beyefendi? Hangi devlet; hangi imparatorluk? Diyarbekir'de bir Türk bir Ermeni'nin nasırına bassa devletler Galata'ya bir düzine karakol gemisi gönderiyor. Avrupa hariciye nazırları vilayetimize dahiliye nazırımız kadar karışıyor. Sonra da 'Avrupa bizi takdim etmez, çünkü Sultan Hamit padişahtır!' diyorsunuz. Demek ki Abdülhamit'ten korkuyorlar?"
Memleketi taksim mi ederlermiş? Memleketin zaten neresi benim? Ereğli'de kömür Fransız! Haydarpaşa'da demir Alman! Yalnız Yemen'de dökülen kan Türk! Üstünde ölüp altında gömülecek kadar bir toprak; bu mu memleket? [...] Diyarbekir'de bir Türk bir Ermeni'nin nasırına bassa devletler Galata'ya bir düzine karakol gemisi gönderiyor. Avrupa hariciye nazırları vilayetlerimize dahiliye nazırımız kadar karışıyor.
Sayfa 88 - Oğlak YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Şehir gezmeleri -Diyarbekir
Ahmed Arif
Ahmed Arif
şiiriyle ile Diyarbekir Surları'nı gezmek fevkâladeydi 😊 "Ay karanlık Maviye,maviye çalardı gözlerin, Yangın mavisine. Rüzgarda asi, Körsem, Senden gayrısına yoksam, Bozuksam, Can benim,düş benim, Ellere nesi? Hadi gel Ay karanlık..." diye devam eder gider. Güzel memleket Diyarbekir e selam olsun 💙
Reklam
“Sultan Mehmed-i Râbi” ve “Avcı Mehmed” olarak da bilinir, Sultan İbrahim'in oğludur. (...) 6,5 yaşında tahta çıkmış, saltanatının kırkıncı yılında hal' edilmiştir. Ava düşkünlüğüyle ünlenen IV. Mehmed, padişahlığının yaklaşık 25 yılını İstanbul dışında, çoğunca da Edirne'de geçirdiğinden hükümet işleri de Edirne'de
Sayfa 299 - 19- Sultan IV. MehmedKitabı okudu
32 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.