İlk sikiştiğimde kiminle sikiştiğimi hatırlamıyorum, ama doğum kontrolü hakkında hiçbir şey bilmiyor olsam gerek, çünkü gebe kaldım. Kürtajımı da hatırlıyorum. Yüz doksan dolar.
Büyük ve beyaz bir odaya girdim. Sanırım elli kız daha vardı. Birkaç yeniyetme ve kırklı yaşlarda iki yahut üç kadın. Kadınlar sıraya girmişti. Sandalyelerinde sızan kadınlar. Birkaç kadının yanında sevgilileri var. Onlar şanslı diye düşündüm. Çoğumuz yalnızdık.
Benim sıramdaki kadınlara uzun birer form verildi: Formlanın sonunda, kadınların doktora ne istiyorsa yapma hakkı verdiklerini ve sonunda ölürlerse doktorun kabahatinin olmadığını söyleyen bir paragraf vardı. Daha önce de Adamlara kendimizi peşinen teslim etmiştik. Bunun için buradaydık. Hepimiz her şeyi imzaladık. Sonra paramızı aldılar.
Benim fabrika hattım soluk yeşil bir odaya buyur edildi. Büyük beyaz odadaysa bir elli kız daha formlarını imzalamaya ve çalınmış, dilenilmiş ya da borç alınmış yüz doksan dolarlarını teslim etmeye başlıyordu.
Turuncu renkli küçük bir odada bize anlattılar: Ovaryumlardan bir yumurta düşer ve sik, UTERUS denen bu kanala girdiğinde, sayıyı hatırlamıyorum, milyonlarca sperm bırakır. Eğer bu spermler arasından sadece bir tanesi, düşen yumurtayla buluşursa dişinin başı bir sürü belaya girer.
(...)
Eh, ne yapayım, ben sikişmeyi SEVİYORUM, oğlan ÇOK sevimliydi, yapmaya değerdi
Sayfa 41 - 42 – *Sel Yayınları