Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Neyi düşünüyorsun hapis yaşayan ruhum? Nesinden hoşlanırsın kara günlerimizin. Joachim Du Bellay
Bulanlar arayanlardır ..
Ne mutlu Odisseus gibi güzel bir yolculuk yapana Ne mutlu Altın Post'u bulanın yaptığı yolculuğa. Joachim du Bellay
Reklam
Sevda bir yalım yöresinde tutuk yüreğin, Bu gözler ki ruhumu delip geçen oklardır. "Joachim du Bellay"
Sayfa 14 - Varlık YayınlarıKitabı okudu
"Felsefî söz, açıkça hedeflediği hakikati yakalayamaz; söylediği şeye yaklaştığı, yakından konuştuğu ölçüde doğrudur. Du Bellay'in L'Olive'inin XII. Sone'sinde yazdığı şeyi söyleyebiliriz belki: "Karanlık bana aydınlık, ışıksa karanlık; Sizinim ben, benim olamam [...] Elde etmek isterim, diyemem. Öyle yaralar ki beni, iyileşmek istemem Bu kör, okçu ve çıplak yaşlı çocuk."
Sayfa 86 - Felsefî Söz ÜzerineKitabı okudu
Du Bellay, Fransız Dilinin Savunusu ve Açıklaması(1549)
''Bana şairlerin şair olarak doğduğunu söylemesin kimse, çünkü şairlik, şairleri doğallıkla heyecanlandıran zihinsel canlılıktan ve sevinçten anlaşılır, bu olmazsa bütün öğretiler onlar için eksik ve yararsızdır. [ ... ] insanların ellerinden ve ağızlından etrafa yayılmak isteyen biri, uzun zaman odasında kalmalıdır: gelecek kuşakların anısında yaşamak isteyen ise, kendi kendine acı çeker gibi, defalarca ter döküp titremelidir, ve bizim saray şairlerimiz nasıl canları çektiği gibi yiyor, içiyor ve uyuyorlarsa, onlar da tersine açlık, susuzluk ve uzun zaman uykusuzluk çekmelidirler. Bunlar insanların yazdıklarının gökyüzüne uçurduğu kanatlardır."
Sayfa 48 - Öteki, Açı Yayıncılığın Kuruluşudur.Kitabı okudu
Du Bellay
En vôtre esprit le ciel s’est surmonté Nature et art ont vôtre beaité Mis tout le beau dont la beauté s’assemble ( Gökyüzünün parlaklığı ruhuna yansıyor Güzelliğinde doğa ve sanat birleşiyor Her türlü güzelliği içinde taşıyor)
Reklam
Pierre de Ronsard
...daha on sekiz yaşında iken kulakları sağır oldu. kendini edebiyata verdi. yunanca ve latince dersi almaya başladı. yakın zamanda ''la pleiade'' mektebini kuracak olan arkadaş çevresine son katılan ise du bellay'dır. mektep bu aşamadan sonra kuruldu. ''pleiade'' ismini almalarının sebebi, eski ''culture''e olan hayranlıklarıdır. yunan mitolojisine göre, hayâl sükutuna uğrayıp, intihar etmiş yedi kız kardeşin ruhları ölümlerinden sonra ''yıldız'' olmuş. bunların teşkil ettiği burca da ''pleiade'' (ülker) adı verilmiş.
Sayfa 125 - can yayınları 1984 ikinci basımdanKitabı okudu
Venedik'in sözde deniz üstünlüğüne hiç kanmayan Fransız Joachim du Bellay onlarla şöyle alay ediyordu: Denizle evlenmeye giden su ihtiyar boynuzlular Onlar kocalık ederken, Türkler de denizle zina yapar.
Du Bellay
"En nefret ettiğim şey bilgiçlik taslayan bilgidir."
SONNET
Sevda bir yalım yöresinde tutuk yüreğin, Bu gözler ki ruhumu delip geçen oklardır. Joachım du Bellay
Sayfa 14 - Varlık YayınlarıKitabı okudu
Reklam
16. yüzyılda klasikler yalnızca incelenmekle kalmıyor, seviliyor ve hatta onlara tapılıyordu. Fransız bilgin Muret, ''Her üstün araştırma, eğitimli bir insan için dikkate değer her bilimsel bilgi, kısacası, yüksek bilgiye ilişkin ne varsa, yalnız Yunan Edebiyatı'nda yer almaktadır'' diye yazmıştı. Joachim du Bellay, Roma'nın kalıntıları üzerine soneler yazarak şunu dile getirmişti: ''Rome fut tout le monde et tout le monde est Rome'' (Roma tüm dünyadır ve tüm dünya Roma'dır)
Sayfa 117
Her şeyin ötesinde en çok ukala bilgiden nefret ediyorum Du Bellay
Eğer Elisabeth bir Shakespeare'da ya da bir Ben Johnson'da hayranlık uyandırıyorsa, Mary Stuart da aynı şekilde bir Ronsard'da ya da Du Bellay'de hayranlık uyandırıyordu.
Sayfa 113
Un Sonnet De Joachim Du Bellay (1522-1560)
Yaptığım işten çektiğim azaba bakınca, Beni sonsuz üzüntüye boğan baş belası endişeme , Ve bütün o yakınmalarıma bakınca;  Biliyorum hayret ediyorsun; Nasıl hala şiir yazdığıma...! Şiir değil yazdıklarım, Magni; Dertlerime ağıt yakıyorum...! Daha doğrusu kan ağlayarak yazıyorum bunları...! Buna rağmen onları yazarken haz duyuyorum...! İşte bu yüzden gece gündüz şiir yazıyorum, Magni! İşte hep böyle söyler türkülerini; İşini yapan işçi, Tarlasını süren çiftçi, Kutsal yolda pişmanlığı yaşayan hacı, Kadınını özleyen maceracı, Küreğini çeken denizci, Lanet okuduğu hapishanenin esiri ... 
Bunlar, bu sırma saçlar, Sultanım, bağlardır, Özgürlüğümün bu oldu şaşkınlığı ilkin, Sevda bir yalım yöresinde tutuk yüreğin, Bu gözler ki ruhumu delip geçen oklardır. JOCHIM du BELLAY
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.