Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Resulullah (s.a.v)'in yanında bulunduğum sırada Benî Seleme Kabilesinden bir adam çıkageldi ve Resûlullah (s.a.v)'e şöyle dedi: "Ey Allah'ın Elçisi! Anne ve babamın ölümünden sonra onlar için yapabileceğim bir iyilik kaldı mı?" Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu: "Evet kaldı. Onlara dua etmek, istiğfar etmek, onların verdiği sözleri yerine getirmek, dostlarına yakınlık göstermek. Ana-baba tarafından olan akrabalarına yakınlık göstermeyi sürdürmektir."
Malik b. RâbiaKitabı okuyor
Rivayet olunduğuna göre Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Allah Teala buyuruyor ki, Ben kulumda iki korkuyu ve iki emniyeti bir arada bulundurmam. Dünyada benden korkanı ahirette güvende tutarım. Dünyada benden korkmayanı ahirette korkuya düşürürüm." (İbn Hibban, 460.}
Sayfa 17 - Gelenek
Reklam
Resulü Ekrem (S.A.V)'in Güzel Geçimi
Kâinatın Efendisi Peygamber (S.A.V) Efendimiz, güzel geçim hususunda insanların en iyisi idi. Herkes ile güzel görüşür, daima güler yüzlü bulunurdu, sohbet esnasında kimsenin sözünü kesmezdi. Ancak münasebetsiz bir konuşma olursa o zaman keserdi. Ve her kavmin büyüklerine daima ikram eder, onları kendi kabilelerinin reisliğine tayin buyururdu. Yapılan davetlere icabet eder, verilen hediyeleri kabul buyurur, karşılığında da hediyeler verirdi. Şer'i şerife muhalif olmayan hususlarda insanlara muhalefet etmek istemezdi. Hoşuna gitmeyen bir şey görünce görmemezlikten gelirdi. Ancak o şey günah olursa, o zaman müdahale ederdi.
Sayfa 594
..Bugün modern algılar da kadını farklı bir biçimde kullanmaya çalışıyor. Kadınlar cahiliye döneminde eziliyor, haksızlık görüyordu derken bugün de eziliyor, haksızlık görüyor.. işte Efendimiz (s.a.v.) bu dezavantajla sonuna kadar mücadele etti.
Asr-ı Saadet devrinin takdir edilen şairilerinden Kåb b. Züheyr'in kalbi, artık imanın nuruyla çarpmaktadır. Çünkü iman, öyle bir nasiptir ki; keskin cümleleri yumuşatan derin bir mana, taş kalpleri eriten bir sıcak şuledir. Kâb b. Züheyr (r.a.), Resulullah Efendimiz'den (s.a.v.) müsaade isteyerek huzur-ı saadetlerine diz çöküp, gönüllere huzur nakşedecek kasidesini okumaya başlar. "Muhammed (s.a.v.), kınından çıkmış keskin bir kılıçtır. Cihan, onun ilahi nurundan feyz alır." cümlelerine geldiğinde, Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.), sırtındaki mübarek hırkasını çıkarır, mübarek elleri ile Kâb b. Züheyr'e (r.a.) giydirir.
Reklam
| Sevgilide bulunan sıfatın benzerini başkasında gören onu da sever. Benzemek önemlidir. İyileri de ancak bu şekilde bulabiliriz; önce sevgiliyi tanımalı, bilmeliyiz. Öyleyse biz Efendimiz'e (s.a.v.) yaşayış biçimi, ahlak ve ibadet bağlamında benzediğimiz sürece kurtulacağız.
Sayfa 51 - Profil KitapKitabı okudu
Mademki yol olarak Efendimiz (s.a.v.)'in yolu seçilerek işin sonundaki mükâfatlara talip olunmuş, o halde bu dünyada başa gelen bela ve musibetlere de O'nun bize mirası gözüyle bakılması gerekir.
Sayfa 156Kitabı okudu
Mescid-i Aksa bizim için neden önemli?
Mescid-i Aksa alelade bir bina değil Allah Teala'nın Kıymet verdiği bir toprak parçasıdır Burası Peygamber Efendimiz'in(sas) hadislerinde "Yeryüzünde sadece 3 yere Allah rızası için gidilir:Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa" diyerek övdüğü bir yer. Peygamber efendimiz(sas) yeryüzünde yapılan ibadet mekânlarının derecelerini bildirirken şöyle buyurmaktadır: "Mescid-i Haram'da yapılan her bir ibadetin sevabı yüz bin ile,Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa'da yapılan ibadetin sevabı ise bin ile çarpılmaktadır" İçinde son derece kıymetli bir yer vardır: Kubbetü's-Sahra,yani Kaya Kubbesi. Kubbeden ziyade kayanın kendisi son derece kıymetlidir.Allah Teala yeryüzünü yaratmaya önce bu Kayadan başlamıştır. Nice peygamber bu kayaya yüz sürmüş, altında ve üstünde kurbanlar kesmiş, ibadet etmiş ve hepsinden önemlisi Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem Bu kayanın üzerinden Mirac'a yükselmiştir.Kısaca ifade etmek gerekirse yeryüzünde Allah'a yakın olmanın son noktası bu kayadır.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.