Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Elif Öztürk

“Sevgili dostlarım; yüce Tanrı bana akıl ve mantığımı yeniden bağışladı. Bana geçmiş olsun demekte gecikmeyin. Ben artık Don Kişot La Manche değilim. Şövalye hikayelerine de artık inanmıyorum.”
Sayfa 284Kitabı okudu
Reklam
“Efendimiz pek aklı başında bir insan değildir… Biz bundan faydalanmalıyız. Bu köyde bir saray ve bir prenses bulmamıza imkan yoktur. Fakat kısa bir zaman için prenses olmayı kabul edecek bir köylü kızı da bulamıyıcak değiliz ya! Onu efendimize Dulcinee’si olmadığını anlıyacak olursa yanıldığına yemin ederiz., ya da bir sihirbazın yeni bir oyununa kurban gitmekte olduğunu söyleriz. Böylece dayaktan da efendimizin öfkesinden de kolayca kurtulmuş oluruz.”
Sayfa 156 - İnkılap ve Aka YayınevleriKitabı okudu
“Fakir şairin bugünlerde şansı yoktur, iki yüzyıl boyunca da olmamıştır… İngiltere’deki fakir bir çocuğun, büyük eserleri doğuran o düşünsel özgürlüğe kavuşmak konusundaki umudu, Atinalı bir oğlundan yalnızca biraz daha fazladır. Bu kadar. Düşünsel özgürlük, maddi şeylere bağlıdır. Şiir, düşünsel özgürlüğe bağlıdır. Ve kadınlar, sadece iki yüzyıldır değil, zamanın başlangıcından beri daima fakir olagelmişlerdir. Kadınlar, Atinalı kölelerin oğullarından daha az düşünsel özgürlüğe sahip olmuşlardır dolayısıyla kadınların şiir yazmak konusunda en ufak şansları olmamıştır. İşte bu nedenle paraya ve kendine ait bir odaya bu kadar vurgu yaptım.”
Sayfa 152 - IndigoKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olamayacağını anlamaktır mutluluk."
Sayfa 23 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
"İki insan arasındaki içten dostluğun kuşkusuz bir bedeli vardır. İki insanın birbirinin eksikliğini fark etmeden ve bunlar için birbirlerini suçlamadan, iyi yanları görerek yaşaması için hayli büyük bir hayat tecrübesi, akla yakınlık ve içtenlik gerekir."
Sayfa 67 - Dorlion
Reklam
"... kısa bir süre önce Konrad Fro'ya incelemeyi yazabilmek için, en ideali şöyle dursun, ideal an olmadığı, çünkü asla ve asla hiçbir konuda ve hiçbir şeyde, en ideal şöyle dursun, ideal dakika ya da an ya da zaman diye bir şey olamayacağı gerçeğini idrak ettiğini söylemiş. Kendisinden önceki binlercesi gibi o da günün birinde, tek bir anda, bunun için tabiri caizse optimal zamanda incelemeyi planlı programlı, odaklanmış bir yazımla hayata geçirebilme saplantısına kurban gitmiş. ... onda en önemli şey eksikmiş: gerçekleştirme, hayata geçirme karşısında korkusuzluk, kafasını pat diye, göz açıp kapayıncaya dek, en insafsız şekilde ters çevirip içindeki incelemeyi kağıda dökme karşısındaki korkusuzluk."
Sayfa 174 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"Kelimeler düşünceyi indirgemek için icad edilmiş, ki bunu da vaktiyle yüzde yüz başarmışlar. Ne olursa olsun, kelimeler her şeyi yerle bir ediyor."
Sayfa 97 - YKYKitabı okudu
"Birdenbire kireç ocağına taşınmanın karısı için ne anlama geldiğini ilk başlarda kendine sormuyormuş, üstelik bunun onun için ne anlama geldiğini bildiği halde, bunu kendine sürekli sormuyormuş, insan sürekli bildiği pek çok şeyi kendine sürekli sormamalıymış. "
Sayfa 26 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"Yabancı bir şehirdeyim meselâ, gece vakti. Yanımda kimseler yok. Rastgele bir sokağa sapıyorum. Diyelim, karşıma bir lavantacı dükkânı çıktı. Dükkanda bir sürü cincik boncuk parçalanmış bir ebemkuşağı gibi öyle, renkli, cicili bicili, bir alay şişe... Derken biri dokunuyor omzuma, dönüp bir de bakıyorum, Kızkardeşim."
Sayfa 103Kitabı okudu
Değersizlik Duygusu
"Değersizlik duyguları yaşayan biri için diğer insanlar ya kendinden üstündür ya da aşağı; eşiti yoktur. Bazı insanları küçümser, çünkü onlarda kendisine benzeyen bazı özellikler görür ve bu insanları, hoşlanmadığı benliğini kendisine yansıtan bir ayna gibi algılar. Ama bunun bilincinde olmadığı için onları kendisinden daha değersiz bulur. Aslında, başkalarını küçümseyen insan, kendisini de küçümseyen, dolayısıyla küçümsenmekten korkan biridir. Bir başkasının onu küçümsemesi, aslında kendinin de kendisini küçümsemekte olduğu gerçeği ile yüzleşmesine neden olur. "
Sayfa 75 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
TEMBİH
"Bir insan, yapmak zorunda olduğu iki ya da iki düzine şey arasından tek biri için azıcık daha güçlü isteğe sahipse iyi ya da kötü olması fark etmeksizin, kesinlikle o tek şeyi yapacaktır. Eğer iyiyse vicdan muhasebesinin tüm aldatmaları bile, dürtünün gücünü zerre kadar yükseltemez ya da kişinin eylemden alacağı rahatlık ve tatmini arttıramaz."
Sayfa 73 - dedalusKitabı okudu
"Bak Momo," derdi, "ne oluyor, biliyor musun? Bazen önüme upuzun bir caddeye çıkıyor. Öyle uzun ki insan bunun sonu gelmez sanıyor."... "O zaman acele etmeye başlıyorsun. Gittikçe daha çok acele ediyor insan. Her önüne baktığında yolun hiç de kısa almamış olduğunu fark ediyorsun. Daha hızlı ve daha gayretli çalışıyorsun; sonunda nefesin kesilip güçsüz kalıyorsun. Ve cadde hala upuzun bir şekilde seni bekliyor."... "İnsan caddenin tamamına bakıp hemen bir karara varmamalı. Her zaman adım adım ilerlemeli. Sürekli bir adım sonrasını düşünmeli, bir adım, sonra derin bir nefes, sonra bir süpürge. İşte o zaman hayat zevkli olur. Önemli olan işini iyi yapmaktır. Öyle de olmalı."... "Bir de bakarsın ki adım adım bütün yolu bitirmişsin. Nasıl olduğunu anlamadan ve yorulmadan."... "Önemli olan da budur."
Sayfa 43 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Sizler de güzelsiniz ancak bir şey ifade etmiyorsunuz. Sizin için ölmeyi değmez. Yoldan geçen biri benim gülümün sizlere benzediğini sanabilir, ama benim gülüm sizden farklıdır ve hepinizden daha değerlidir. Ben onu suladım, rüzgârdan korumak için fanusun altına sakladım... Tırtılları ona zarar vermesinler diye öldürdüm. Onun sızlanmalarını, övünmelerini, hatta kimi zaman da suskunluğunu dinledim. Çünkü o, benim biricik gülümdür."
Sayfa 117 - Çocuk GezegeniKitabı okudu
"Evet, eğer iyiyi beklersen iyiyi bulursun, sevgili Haim."
Sayfa 63 - İletişimKitabı okudu
"Coşku ile sevmek coşku ile yaşamak demektir. Sonsuza dek sevmek sonsuza dek yaşamak demektir. Sevgi olmadan sonsuz yaşam mümkün değildir. Sonsuz ve yaşamla sevgi arasında sımsıkı bir bağ vardır. Neden hepimiz sonsuza dek yaşamak isteriz? Çünkü yanımızdaki insanla bir gün daha geçirmek isteriz. Çünkü hayatımızı hem sevgimize layık hem de bizi layık gördüğümüz şekilde seven biriyle geçirmek isteriz. Çünkü yaşamak sevmektir. Evcil hayvanlara mesela bir köpeğe duyulan sevgi dahi insanın hayatına anlam katabilir. Hayatla arasında böyle bir sevgi bağı bulunmayanların yaşamaya devam etmek için de sebepleri kalmaz."
Sayfa 268 - CanKitabı okudu
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.