Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
647 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Sadece Rhysand için de okunabilecek bir kitap...
Hem arada kaldığım, hem de çok sevdiğim bir kitap oldu desem, tam yeri olur. Yazar çok güzel bir evren yaratmış, çok akıcı, tüm hisleri hissettiriyor. Ama aşk meselelerinde çok karmaşık yazıyor ve ben sevmiyorum. Başrollerde de, yan rollerde de aşk meselelerini çok çarpıtıyor ve bazen yoruldum desem, yeri. 600+ sayfalık bir kitabı severek 3 güne
Sis ve Öfke Sarayı
Sis ve Öfke SarayıSarah J. Maas · Dex Yayınları · 20202,946 okunma
Yüzünü tuttum, gözlerinin mavi derinliklerine baktım. O kadar doluydu ki. Binlerce ömür yaşasam da onun sonuna asla ulaşamazdım. O bir evren…
Sayfa 257
Reklam
Hepimiz, içimizde uyuyan güçten uzaklaşarak tanrısallığımızdan koptuğumuz için bir boşluk ve yalnızlık hissederiz. Bu yalnızlıktan kurtulmaya çabalamamıza ve hayatımızı yüzeysel şeylerle doldurmamıza şaşmamak lazım. Bizi derinden etkilemeyen ve asla mutlu edemeyecek hedeflerin peşinde koşmamızın sebebi de budur. Yaratıcılığımızdan uzaklaştığımız ve evren üzerindeki gücümüzü reddettiğimiz sürece hayat anlaşılmaz ve görünürde tesadüfi olaylarla üzerimize gelecektir. Lakin burada da yaşamımızı bu şekilde yönlendiren yine biziz. Acı acı yakındığımız bu durumu, biz meydana getiriyoruz. Dünya üzerindeki hiçbir şey, bu enerji olmadan mevcudiyetini devam ettiremez.
Ve kısacık bir an, bütün evren küçülüp altın sarısı gözlerinin ışıltısına sığdı.
"Bir daha asla," diye bağırdı adam, "bir daha asla, sabah uyandığımızda şöyle düşünmeyeceğiz: Ben kimim? Hayattaki amacım ne? Sabah kalkıp işe gitmesem gerçekten evrensel anlamda bir şey fark eder mi? Bugün en sonunda Hayat, Evren ve Her Şey'e dair içimizi kemiren küçük sorunları ortadan kaldıracak olan yalın ve kesin cevabı alacağız!"
Sayfa 193
"Evet," dedi Derin Düşünce. "Hayat, Evren ve Her Şey. Bir cevap var. Ama," diye ekledi, "bu konuda düşünmek zorunda kalacağım."
Sayfa 187
Reklam
Ha bunu diyenler , ha kenan evren ululayan gerzekler...
En sonunda da tahammül sınırımı aşan, katlanamayacağım, beklenen korkunç cümle geliyor: Pinochet bir diktatördü, biliyoruz, birilerini öldürdü ama en azından o zamanlar memlekette düzen vardı.
Sayfa 114 - Notos Kitap Yayınevi 3. Baskı 2016Kitabı okudu
Spinoza, tanrıya değil, dünyaya iman etmemiştir. Jakobi'nin ifade ettiğine göre o bir ateist değil akozmisttir. Ona göre, tanrı ve evren tektir, ruh ve beden, niyet ve eylemde aynı şekilde ve hepsi özünde tanrıya dayanmaktadır.
Sayfa 35
Bütün evren onu sevmek için yaratıldı!
Sayfa 91 - Domingo YayınlarıKitabı okudu
Jean Baudrillard - Alıntılar Kaybedilen gerçeklikler bir daha asla geri dönmeyecektir. Her geçen gün daha çok haber ve bilgiye karşın giderek daha az anlamın üretildiği bir evrende yaşıyoruz. Bir kadın sevilmemeyi bağışlayabilir ama bağışlayamayacağı bir şey varsa o da baştan çıkartılma­mak ya da baştan çıkartamamaktır. Ona karşı istediğiniz
Reklam
Bilimde ya da dinde olsun karşılaştığımız fikirlerin en garibi, en şaşırtıcısından söz edeceğim şimdi. Kanıtlanamadığı kesin. Hiçbir zaman da kanıtlanamaz. Ama yine de insanın kanını oynatan bir fikir. Denildiğine göre, sonsuz evrenler hiyerarşisi vardır. Öyle ki, elektron gibi evrenimizdeki bir temel zerreciğin içine girilebilse, tümüyle kapalı kalmış bir başka evren bulundurduğunu görebileceğizdir. Bunun içinde gökadaların ve daha küçük yapıların bölgesel karşıtı olan çok sayıda ve daha küçük element zerrecikleri vardır. Bunlar da bir alt düzeyin evrenleridir. Ve bu hep böyle gider. Evren içinde evren bulunması, aşağı doğru bir hiyerarşi oluşturduğu gibi yukarı doğru da oluşturur. Sonsuza dek. Bizim bildiğimiz galaksiler, yıldızlar, gezegenler ve insanlardan oluşan evrenimiz bir üstteki evrenin tek ve temel zerreceğinden biridir. Sonsuz bir merdivenin basamağı yani.
Sayfa 283 - Onuncu Bölüm - Sonsuzluğun İpucuKitabı okudu
"Bu evren içinde biliriz ölümlüyüz yalan mı gördüğümüz"
(*) Doğa yasaları sarkacın bir o yanında, bir bu yanında rasgele değiştirilemez. Eğer evren birçok kez bir o yana bir bu yana gidip geldiyse ortaya çıkmış olabilecek birçok çekim gücü yasası uyarınca, çekim gücü öylesine zayıf kalmış olurdu ki, genişlemenin başlangıcını toparlayamazdı evren. Evren bir kez böylesi bir çekim yasasına mahkûm edilirse, artık bir daha sarkacın öteki ucundaki deneyimi geçiremez ve bir daha yeni bir doğa yasasına kavuşamaz. Bu nedenle evrenin var olmasından çıkarabileceğimiz sonuç, ya evrenin belirli bir ömrü olduğu ya da sarkacın hem o yanında, hem bu yanında uygulanan doğa yasalarının belirli ve sınırlı bulunduğudur. Eğer fizik yasaları bir o uçta, bir bu uçta rasgele değiştirilmiyorsa, hangilerinin değiştirilmesine, hangilerinin değiştirilmemesine olanak verilip verilmediğini belirleyen kurallar var demektir. Bu kurallar da var olan fizik yasaları üzerine yeni fizik yasalarını oturtacaktır. Bu noktada dil zenginliğimizin azaldığını fark ediyoruz. Böyle bir fizik yasasını ifade için elimizde hazır bir deyim yok. Bu konularla epey ilgisiz faaliyet gösterenler "metafizik" ve "parafizik" deyimlerini kullandılar. En iyisi "trans-fizik" demek olur herhalde.
Sayfa 277 - Onuncu Bölüm - Sonsuzluğun İpucuKitabı okudu
Büyük Patlama
Çok büyük bir olasılıkla, evren, Büyük Patlama'dan bu yana genişlemektedir. Fakat sürekli genişlemeye devam edeceği kesinlikle belli değildir. Genişleme duraklayabilir, durabilir ve gelişmenin tersi olabilir. Eğer belirli bir yeterlikteki maddeden daha azı varsa evrende, gerilere kayan galaksilerin çekim gücü genişlemeyi durduramayacaktır. Ve evren sürekli genişleyip gidecektir. Ama eğer bizim görebildiğimizden daha çok madde varsa evrende örneğin kara deliklerde saklı ya da galaksiler arası sıcak ve görünmez gazlar içinde- o takdirde evren çekim gücünün etkisiyle bir araya gelecek ve Hindu dininde söylendiği gibi evreler dizisinin bir dönüm noktası olacak. Genişlemenin ardından büzülme olacak, evren evren üstüne binecek ve sonu olmayan bir Kozmos'a dönüşecek. Böylesine sallantılı bir evrende yaşıyorsak, demek oluyor ki Büyük Patlama Kozmos'un yaratılışı değil, yalnızca bir önceki evrenin sonudur.
Sayfa 275 - Onuncu Bölüm - Sonsuzluğun İpucuKitabı okudu
Eğer genişleyen bir evren ve Büyük Patlama görüşü doğruysa, o takdirde, daha güç sorularla karşılaşacağız. Büyük Patlama anında koşullar nasıldı? Ondan önce ne olmuştu? Maddeden yoksun küçücük bir evren vardı da ardından madde birden hiç yoktan mı yaratıldı? Bu nasıl oldu? Birçok toplumun kültüründe Tanrı'nın evreni hiç yoktan var ettiği yanıtı verilir. Ama soruları savsaklamak demektir bu. Eğer soruyu yüreklice sürdürürsek, bir adım daha atarak Tanrı'nın nereden çıktığını sormalıyız. Eğer bu soruya yanıt verilemez dersek, kendimizi boşuna yormadan, evrenin başlangıcı sorusunun yanıtsız kalacağı kararına neden varmayalım? Ya da Tanrı'nın her zaman var olduğunu söylersek, evrenin her zaman var olduğunu neden söylemeyelim?
Sayfa 271 - Onuncu Bölüm - Sonsuzluğun İpucuKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.